Milliyetçi Hareket Partisi’nde 1 Kasım secim sonuçları açıklandıktan sonra, başlayan değişim rüzgârı genel başkan adayları netleşmeye başlamasıyla sert esmeye başladı.
Önce Sinan Ogan aday olduğunu açıkladı. Pazar günü basın toplantısıyla Sayın Meral Akşener göreve hazır olduğunu, kurultay delegelerimiz, parti iradesi emanetinde olan ülküdaşlarımızdır. Ülkücülüklerinin gereğini yapacaklarına inancımız tamdır diyerek yola çıkan ve Sayın Süleyman Sazak, ve Koray Aydın gibi isimlerin de bugün MHP’de değişim iradesinin çok kuvvetli olduğu görüşünü savunanların kim olur, kim olmalı sorusundan daha önemli olan Ülkücü tabanın özlemlerine, beklentilerine cevap verilmesidir.
2002 Seçimlerinden sonra MHP’sinde İktidara gelmek için bekleyen taban ve teşkilatlar, ülkücü hareket ne zaman başarı yakalansa bir bilinmezler tarafından bu başarı törpüleniyor ve firene basılıyor. Bu gidişe dur demenin zamanının geldiğini tabanda, refleks olarak başlayan, tavanda değişim hareketi olarak devam edeceği görülmektedir. Son on üç yıl ise MHP’nin hep geriye gittiği, politika üretemediği, ülkeyi yönetecek güveni vermediği yıllar oldu. Dünya hızla değişirken, değişmeyen, yenilenmeyen, güncellenmeyen, eskimiş politikalarla yönetilirdi. Ülkenin dağlaşan problemleri karşısında tek bir proje üretilemediği.. MHP, dışındaki güçler tarafından değil, bizzat kendi içinden çökertildi. Toplumsal karşılığı olan, ilgi odağı olmaya başlayan her kişi sudan sebeplerle tasfiye edildi. MHP’ye ülkücülerin sızmaması için her şey yapıldı.
Son hezimetten sonra bugünkü yönetimin hiç bir şansı kalmadığı görülmektedir. Üretmeyen, çalışmayan, iktidar umudu vermeyen bir kadro ile devam MHP’nin intiharı olacaktır. Mesele sadece bir kadro değişimi ile halledilmeyecek kadar derindir. Kadro değişimi kadar elzem olan zihniyet değişimidir.
Adaylıklarını açıklayan adayların , Tüzük değişikliği ve Olan üstü kongreyi toplama kararlığı değişim rüzgarını yakalayacak mı ?.Siyasi tarihimizde bir çok örneği bulunan girişimlerin tarihimize geçmiş olan sonuçları ,Siyasette yeni bir değişimin yol haritası , Demokrasimize yeni kazanım sağlayacağı gibi başarmak zorundadır. Ülkücü hareket de, toplumda heyecan yarattığı gibi, siyasetin ve parti içi demokrasinin yeni kazanımlar elde edileceği görülmektedir.
Günümüzün problemlerine çözüm önerileri getiren, topluma güven veren, ülkeyi daha iyi yöneteceğine toplumu ikna eden bir anlayış… Hem kendi içinde,üzerine oturduğu zeminle, hem de bütün Türkiye ile barışık bir kucaklaşma.
Fikirlerini parti duvarlarının dışına taşıyarak Türkiyelileştiren, bir başka ifadeyle fikirlerini bütün Türkiye’ye mal eden bir yönetim anlayışı MHP delegesi artık sadece MHP ye bir genel başkan seçmek
istemiyor, Türkiye’de siyasette bir değişim başlatmak istiyor.