HOŞ GELDİN BAHAR

HOŞ GELDİN BAHAR

 

Hoş geldin bahar hoş geldin . Sen hoş geldin ama  insanlar ne kadar hoş biliyor musun .?

Bilmiyorsun. Bence  de hoş değiller. Her yeni güne uyandığımızda sabahın  hangi haberi doğuracak  olduğunu bilemiyorken nasıl “hoş” olsunlar .

Ne garip bir millet olmuşuz. Kimi çok okumaktan ,kimi ise hiç okumamaktan şaşırmış yolları. Doğruluğunu bilmeden yargılamak, yargılamadan düşüncenin darağacında infaz etmek . Ve sonrasında falanca diyorsa kesinlikle doğrudur diye inandırmak. Hal böyle iken bahar gelse ne olur gelmese ne olur. Yine de tüm bu olumsuzluklara rağmen “hoş gelmiş bahar.”

Aklımda deli sorular .

Elimde sihirli bir değnek olsa televizyon kanallarında gösterilen dizi senaristlerine altın küre ödülü verirdim. Yok böyle bir şey. Reytingler artınca konu saptırılıyor. İlk başlangıçta işte bu diye izlemeye başladığım bir yetimhane dizisi vardı. Bu nasıl bir düşüncedir ki oradaki çocukların yaşamını anlatıp onların ufkunu açacağı yerde her birinin hayatlarını paramparça etmekten büyük keyif alır gibi tam gaz yola devam. Hele sapık bir üvey babayı halan polis yakalayamadı .Adam seri katil ,elini kolunu sallaya sallaya olaylara devam. Bir ara olayı Müge Anlı’ya yazıp ne olur şu adamı siz bari yakalayın diyecektim ama nafile . Bir Müge Anlı hangi birine el atsın. Kadının işi dağlar kadar . Ekranlarda yaptığı sorgulama adliyelerde yapılmıyordur. İçimden kadına seslice “helal” olsun demek düşüyor.

Bir çok dizilerde ahlaki değerler hiçe sayılırken işlenen kadın cinayetlerini çok görmemek gerekir. Çünkü ; izlerken sanki gerçek hayatmış gibi yapılan yorumlar  zaten beyni bulanmış olan bir insanı şüpheci duygusunu artırıp şiddete ardından da katil olma yoluna sürüklemesi gayet doğal. Her birinde silah .Dereye taş atar gibi insan üzerine mermi yağdırılıyor. Valla evlilik programları da olmasa koca aptal kutu çekilmez olur. RTÜK çok ayıp yapıyor. Sen on yıldır ses çıkarma şimdi gel bu programların zararından bahset. Programlar da boy gösteren bir çok aday dizi yıldızlarından daha çok meşhur olmuşken yayın yasağı ne demek oluyor. Yıllarca tarım alanlarını yok ettik de ne oldu .?

Yada dünyayı kirlettik de dünya dönmekten vazmı geçti .?

Üzülenlere ,bende gidecektim şimdi ne olacak diyenlere güzel bir haberim var.

RTÜK hummalı bir çalışma ile özellikle evlik programına bir kılıf arıyor. En azından çocukların uykuda olacağı bir saate ayarlanacağı söyleniyor.

Hal böyle olunca vurdulu kırdılı dizileri de gündüz saatlerine alırlarsa çocuklarımız açısında iyi olur. En azından kendilerini savunmayı, entirikaların nasıl döndüğünü ve hatta birbirilerinin kız yada erkek arkadaşlarına nasıl racon keseceklerini öğrenirler. ..

Racon demişken aklıma Cübbeli Ahmet Hoca geldi. Yine yaptı yapacağını.

Adam bir videosunda aynen yazdıklarımı anlatıyor.

“Çocuklarınızı okutup ne yapacaksınız. Doktor olacak,Mühendis,Öğretmen vs. köyde ki  tarlanın sürecek evladın kalmayacak. Sonra mesleğine atılacak şehirli kız alacak .Seni beğenmeyecek. Çocukları olacak köye geri dönmeyecek. Köyde ki arazin çorak kalacak. Sonra aç kaldığında kağıt parçası olan diploma karnını doyuracak mı.?”

Şimdi konuşan mı suçlu ?

Konuşturan mı .?

Adam haklı. Dinleyeni ve alkışlayanı çok olunca her konuyu diline dolaması mübah.

Hoş geldin bahar. Bunca olumsuzluklara rağmen  yorgunluğa ,mutsuzluğa ,evde kalmışlara ,umutsuz olan gönüllere inşallah ilaç gibi gelirsin.

Ömrü olana yüreğinde sevgi tohumlarının yeşereceği bir  bahar dilerim.

Saygı ve sevgilerimle .

 

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?