Gündemden düşmeyen mesele;
Yeni anayasa başkanlık sistemi.
İster istemez akla gelen rejim sorunu mu var.
Veya rejim sorunu olanlar mı var.
Bir anda kafalar karışıyor.
Rejim taraftarları ve karşıtları.
Bir kere altını çizmek gerekir.
Ülkem insanı Cumhuriyet rejimini benimsemiştir, demokratik Cumhuriyetle kimsenin sorunu olamaz.
Bununla beraber rejimler ve yasalar uygulandığı toplumların huzur ve refahı için vardır.
Eğer bir takım sıkıntılar varsa önlemler alınmalı, çareler üretilmeli.
Kanun ve yasaları insanlar yaptığına göre elbetteki zaman içerisinde ihtiyaca göre yeni düzenlemeler yapılmasında da bir sakınca yoktur.
Uygulanan kanunlar ve yasalar doğrultusunda rejimle ilgili sıkıntılar da doğuyorsa, bu sıkıntılar da mutlaka giderilmelidir.
Bu memleketi ve bu milleti seven herkes ülke’nin huzuru için atılacak adımları atmalıdır.
Huzura ve refaha katkı vermeyenler bu milleti sevdiğini söyleyemezler.
Şimdi gelelim ana meseleye.
Ülkede anayasa sorunu var mı?
Var.
Hemen hemen herkes darbeci bir anayasa yerine sivil bir anayasa yapılması konusunda mutabık.
Derhal acil eylem planı hazırlanmalı, ilgili merciler kollarını sıvamalı, gereğini yapmalı.
Bu ülkede buna ihtiyaç var.
İpe un sermeye de gerek yok.
Gerekirse yeni anayasa halk oylamasına sunulur, halkın desteği alınır.
İyi niyet çerçevesi içerisinde her hangi bir sorunda olacağını zannetmiyorum.
Başkanlık sistemine gelince;
Biraz daha tartışılmalı, biraz daha sorgulanmalı.
Elbette gerekiyorsa,bu ülke insanının huzur ve refahına katkı sunacaksa niçin olmasın.
Her türlü bilgiler,bulgular değerlendirilir.
Sonuç yine halka götürülür,halk onayı ile yeni sistemlerde oluşturulabilir.
Vatandaşa rağmen yol haritası belirleyenler yolda kalmaya mahkümdur.
Vatandaşa rağmen rejim dayatmasında bulunanlarda ülke insanına zulüm etmiş olur.
İyi niyet çerçevesi içerisinde bu ülke insanı yeni anayasasını yapar.
Gerekiyorsa başkanlıkla ilgili yol haritasını da belirler.
Acil olan bir an önce sivil anayasamızdır.
Unutulmasın ki katkı koyanları millet ödüllendirecektir.