EĞİTİM SİSTEMİ SÜREKLİ DEĞİŞİYOR PEKİ SİZCE NE YAPILMAK İSTENİYOR

EĞİTİM SİSTEMİ SÜREKLİ DEĞİŞİYOR PEKİ SİZCE NE YAPILMAK İSTENİYOR

Sevgili dostlar,
Değerli canlar,
Ne zaman bu sayfa üzerinden yönetsel güçlerin yanlışlığını dile getirmeye çalışsam; eleştirdiğim kişilerden çok, yalakalığı sanat haline getirenler rahatsız oluyor…
Örneğin desem ki; “Gün geçtikçe, iyice at izi-it izine karıştı”
Birdenbire yağcı ve yalakalar ortaya çıkıp; “Gün geçtikçe sözünden neyi ve hangi günü kastediyorsun?”
“At demekle kime at, kime it demek istiyorsun?”
Bu ve buna benzer saçmalıklarla, ipe-sapa gelmez, abur-cubur gevezeliklerle insanı bayağı rahatsız eden yağcı ve yalaka takımı cirit atıyor ortalıkta!
Örneğin sen bir eğitimci olarak eğitim sistemini mi eleştiriyorsun;
O yalaka vatandaş bu konuları pek bilgisi olmasa da, kalkıp sana ahkam kesiyor ve senin öğretmenliğini takmıyor ve adeta sana ders vermeye kalkıyor…
Örneğin hasta oldu da hastaneye mi gitti; kalkıp bu kezde ukala bir şekilde doktora ders veriyor…
Nasıl ilaç yazması gerektiğini söylüyor…
Hatta dediğini yapmazsa, ukalalık yaptığı yetmiyormuş gibi gücü yeterse dövüyor…
Yani efendilerine yaranmak için yalakalık ve yağcılıkta iyiden iyiye uzmanlaşıp ve yüzünün astarı yırtılıp, iyiden iyiye nasırlaştığı için senin doğruların, onun yanlışlarının yanında para etmiyor…
Yani cehaletine tavan yaptırıp ve ukalalık da sınır tanımıyor…
Yaaa!..
Gördünüz mü; ukalalık bana da sirayet etti ve bir türlü konuya giremiyorum…
Ama kimse kusura bakmasın, bu tip türevleri tarifi etmeden de konuya balıklama dalarsak, anlatmak istediğimiz konunun ayakları yere sağlam basmıyor ve havada asılı kalıyor…
*** **** ***
Bir-iki gündür cep telefonuma ‘eğitim sisteminin değişikliği’ ile ilgili birçok eğitimci arkadaşım mesaj gönderiyor…
Ve kısaca diyor ki; “Eğitim sistemini bir yerlere taşımak istiyorlar lütfen duyarsız kalmayın” diyorlar…

Örneğin, Türkiye Öğrenci Meclisi şöyle sesleniyor bizlere;
“Türkiye Öğrenci Meclisi olarak Atatürksüz bir müfredata HAYIR diyoruz” diyerek, bizlerden de destek istiyorlar…
Ve haklı çağrılarını şöyle gerekçelendiriyorlar;
“Atatürk’ün izinde büyüyen ve gösterdiği hedefe durmadan yürüyeceğimize ant içen gençleriz ve Mustafa Kemal Atatürk gelecek nesillere unutturulmak isteniyor”
“Milli Eğitim Bakanlığı yeni müfredata göre 1. sınıftan 8. sınıfa kadar eğitim-öğretim programında Atatürk’ü anlatan ders olmayacak” haberini kamuoyuna duyurmak istiyorlar…
Haksızlar mı?
Veya da ‘Atatürksüz’ bir eğitim sistemi getirmek isteyenlere karşı bir tavır takınmasınlar mı?
“Siz ne yapmak istiyorsunuz Allah aşkına?” diye sormasınlar mı?
Yani kısacası sormayalım mı?
Vay anasını be!…
1977 yılının 22 Mayıs tarihli gazetesinde Necmettin Erbakan’ın şöyle bir demeci çıkmıştı da gülüp geçmiştik…
“Yok artık, daha neler” demiştik…
Ve bizim gülüp geçtiğimiz haberin özeti kısaca şöyleydi;
“5 Hazirandan sonra bütün okullar İmam-Hatip olacak”
Ve bu demeci verdiği günden 13 gün sonra 5 Haziran tarihiydi ve birdenbire bütün okullar İmam-Hatip olmadı ama sürer içerisinde ve ağır adımlarla…
Bizleri doldurdukları kazanın altını yakıp, ağır’dan-ağır’dan ısıtıp, sıcaklığa alıştıra-alıştıra bugünlere geldik ve bugünlere gördük çok şükür!
Ve bugün Milliği Eğitim Bakanlığının resmi verilerine göre yurt sathında 1607 (yazıyla da ifade ediyorum) bin altıyüz yedi İmam Hatip Lisesi varmış…
Varın öteki Fen lisesi, öğretmen lisesi, Endüstri Meslek Lisesi ve diğer liselerin kaç tane olduğunu da lütfen siz araştırın…
Veya bilen birisine sorun bakalım ne yanıt alacaksınız?
Peki neden bütün okullar İmam-Hatipleştiriliyor?
Neden bütün okullar İmam-Hatip statüsüne kavuşturulurken, diğer ‘Meslek Liselerine’ ikinci sınıf muamelesi yapılıp ağırdan ağırdan ve çaktırmadan kapılarına kilit vuruluyor?
Hani bu ülkeye ‘ara elaman’ ve ‘teknik eleman’ yetiştirilecekti?
Hani bu ülkede bir an önce öğretmen açığı kapanıp ve bir an önce muasır medeniyete yükselip ve ileri ülkelerle aramızdaki mesafe kapanacaktı?
Niye öteki meslek liseleri hep arka planda kaldı da ve diğer bir meslek okulu olan İmam-Hatip okullarının sayıları artılarak öne çıkarılıyor?
Yani kısaca demem o ki; İmam-Hatip Okulları, ülkemize İmam ve Hatip görevlileri yetiştirmenin dışında başka meslek dallarıyla da mı uğraşmaya başladı?
Amaaaan!
Hele siz düşünmeye durup, benimde canım sıkılmaya başladı!
Hem bana ne elin etlisinden sütlüsünden!
Yaz-boz tahtasına dönüştürülen ve gittikçe bilimden uzaklaşan eğitim sistemine çoğunluğun sesi-soluğu çıkmıyorsa…
Üstüne-üstlük yapılan bütün değişikliklerin ‘kendi zararına’ olduğu halde efendilerine yalakalık olsun diye kuyruk sallıyorsa…
Durup-dururken ben niye başımı ağrıtıyorum ki?
Bu sıkıcı sohbet yazısını eğer sonuna kadar sıkılmadan okuyup bitirdiniz ise, şimdi söz sırası sizde…
Buyurun bu konuda ne söyleyecekseniz söyleyiniz…
Ben çekiliyorum…

Sosyal Medyada Paylaşın:
Sonraki Yazı

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?