Dün Denizlispor maçında yoktu, bugün Balıkesirspor maçında var. Bir hafta önce bir başka Giresunspor, bir hafta sonra bir başka Giresunspor. Bir futbol takımı bir hafta sonra tam tersine futbol oynuyorsa bir tarafta bir noksanlık var galiba. Futbolda böyle ilginç olaylara çok az rastlanıyor. Ama inşallah Giresunspor bir daha böyle ilginç sonuçlar yaşamaz.
Neyse bir Giresunspor Balıkesirspor maçına bakalım. Giresunspor öyle istekli öyle arzulu başladı ki bu ligin en çok para harcamış futbol takımlarından bir tanesi Balıkesirspor’u kendi sahasına mahkûm etmiş. 37. dakikaya kadar yani penaltıya kadar rakibi karşısında net olarak 3 gol pozisyona giriyor. Rakip Balıkesirspor Giresunspor ceza sahasına bile giremiyordu. Futbolcular demek ki bu maçın önemini çok iyi kavramış kendilerini affettirmek istiyorlardı. Denizli maçındaki kadronun aynısı çıkmış sadece Özgür müdafaaya yerini almıştı. Bu kadar mı etkiler bir futbolcu Giresunspor’u. Futbolun takım oyunu olduğunu unutmamız lazım. Tabi ki teknik direktörün seçimi de çok önemli. Sadece futbolcularda suç aramak gerekmiyor. Neyse Giresunspor ilk devreyi galibiyetle kapatıp ikinci devre Abwo’yla başlıyor.
Balıkesirspor takımı Giresunspor ceza sahasında çıkmıyor. Onur’un bir anlık sakatlanmasını fırsat bilen Balıkesirspor forveti adam markajından kurtulup beraberlik golünü atıyordu. Golden hemen 2 dakika sonra orta sahanın yıldızı Dodo topu sağa taraftan Abwo’ya veriyor. Abwo 25 metre sürüp nefis bir orta yaparak topu Fevzi’ye alda at diyordu. Zaten penaltıyı yaptıran Fevzi gününde olduğu için Giresunspor’u şahane bir kafa golüyle 2-1 öne geçiriyordu.
Golden sonra tekrar Balıkesirspor Giresunspor’un müdafaasını teslim almış var gücüyle gol arıyordu. Giresunspor müdafaada kaleci Anıl, sol bek Hüsamettin, Onur ve Özgür bu sezonun en iyi futbolunu oynuyorlardı. Orta sahada Tugay, Dodo ve Fevzi çok iyi anlaşıyor. Bir hafta önce aynı orta sahada oynayan futbolcular gibi değillerdi. Belki hatalarını affettirircesine onurlu mücadele ediyorlardı.
Belki Erkan Hoca Alaattin’i on dakika daha erken alabilseydi biraz daha etkili olabilirdik. Ama mühim olan 3 puan almaktı. Onu da zor rakibinden almasını bildi.
Şimdi Giresunspor’un gol yollarında oynayan forveti ne sağa açık ne sol açık zaten yok. Ne de santrafor Vedat Muriç tam lazım olacağı zamanda sahada eski gücünden eser kalmamıştı. Yakaladığı gol pozisyonları kaçacak cinsten bile değildi. Bir daha böyle fırsatları yakalayabilir mi? Nerden çıktıysa bu transfer dedikodusundan sonra tamamıyla eski gücünü kaybetti.
Ona bir kardeş bir ağabey nasihatinde bulunacağım. Güzel insan oynadığın Giresunspor takımının bugün Türkiye’de çok büyük saygınlığı var. Bu formanın hakkını ve kıymetini bil. Bugün Konyaspor’u düşünüyorsun. Neden daha güzel futbol oynayıp daha çok çalışıp daha becerili goller atsan neden üç büyükleri veya Avrupa’yı düşünmüyorsun. Çalış aslanım çalış. Biraz daha gayret. Küçük düşünme. Futbolda küçük düşünen çok erken kayboluyor. Bu gençliğin bir daha geri gelmez.
Neyse biz Giresunspor’un yarınını düşünelim. Önümüzde on maç kaldı. Bu saatten sonra Giresunspor taraftarı sizlerden hiç olmazsa ilk altıya kalmanızı istiyor rica ediyor. Biz ister kötü yazalım ister iyi takdir hakkınız artık sizindir. Bu başarıyı da son on maçı çalışarak hem de çok isteyerek amacınıza ulaşabilirsiniz. Giresun halkı ve taraftarı ilk altı heyecanını yaşatacak sizlere güveniyor.
Sizler bu güveni boşa çıkarmayın lütfen. Yolunuz açık olsun.
Son söz Giresunspor taraftarına. Giresunsporlu olmak ayrıcalıktır. Yensek te yenilsek te Giresunspor’u tribünlerde yalnız bırakmayalım. Eğer Giresunsporlu isek…
Şimdi Giresunspor yönetimi teknik direktör Giresunspor futbolcular ve Giresunspor taraftarı hep beraber el ele Giresunspor’u ilk altıya olsun taşıyalım. Birlikten güç ve kuvvet doğar.