BAŞKA SİLAHLAR DA KULLANILACAK MI?

BAŞKA SİLAHLAR DA KULLANILACAK MI?

Güneydoğu il ve ilçelerin bazılarında önce çalışan öğretmenler izinli sayılarak evlerine gönderildi.

Sonra bölgeye hafif donanımlı 11 bin asker ve sayısı bilinmeyen oranda batı illerinde görevli polis kaydırıldı.

Diyarbakır merkez Sur, Silvan, Şırnak Cizre, Silopi ilçelerinde yoğun olmak üzere; diğer il ve ilçelerde de kısmen PKK nın şehir yapılanması YDG – H adındaki örgüt ile; örgütü destekleyen yandaş sivillerle amansız çarpışmalar başladı.

Daha önce parke ve asfalt altına yerleştirilmiş bombalar, cadde ve sokaklara kazılmış hendek ve barikatların arkasındaki silahlı militanla güvenlik güçlerimiz;bir ayı aşkın bir zamandır göğüs göğüse çarpışıyor.Çarpışmalar yüz yüze olduğundan yüzlerce PKK lının öldürülmesine rağmen, yüzlerce de şehit veriliyor.

Bu amansız çarpışmada PKK tabanca tüfeğin yanında roket,her türlü uzaktan kumandalı bombalar,hendeklere,sivillerin evlerine,hatta kullandıkları malzemelere yerleştirdikleri bubi tuzakları ile kalleşçe savaşıyor.Asker ve polis ise bunlara tüfek ve hafif silahlarla cevap vermeye çalışıyor.

Bölgede oturan sivillerin ekserisi çarpışmadan rahatsız oluyor.T ürk Devletinin şefkatli kollarına sığınıyor.Bazı kandırılmış ve kudurmuş siviller askerimizi Üzerlerine çekerek, tuzak kurup şehit ediyor.Bu yüzden gün geçtikçe bölgeden gelen şehit sayısı gün be gün artıyor.

Ocak ayı sonunda Ankara’da yapılan son MGK toplantısında bu vaziyet çok geniş kapsamlı değerlendiriliyor. Sayın Başbakan Ahmet Davutoğlu :”Asker riskli bölgelerde tank kullansın “diyor.

Asker bu emre ihtiyatlı yaklaşıyor. Önce 14 yıldır bu konularda uygulamalarını bildiği,Kürt yanlısı politikalar izlediği için mevcut Hükümete güvenmediğini ima ediyor.Hükümetten iki adet güvence istiyor.

,1-Bu iç savaşta görev alan ve ağır silahları kullanan tüm askeri personele; Tıpkı MİT Müsteşarına çıkarılan” koruma kanunu” gibi hiç bir hesabın sorulamayacağına dair bir kanun çıkararak güvence verilmeli.

2-Ölecek olan sivillere karşılık ne pahasına olursa olsun asker savunulmalı ve bu harekât sonuna kadar durdurulmamalı.

Anlaşılan. Şehitleri azaltmak,hainleri yuvalarından temizlemek için; ordunun gerekirse tank ve diğer ağır silahlarını devreye sokma ihtiyacı duyulmaya başlanıldı.

Ordu işi kökünden halletmek istiyor.

Ancak bölgede devlete bağlı siviller tahliye edilmesi lazım.Ondan sonra ordunun inisiyatifine kalan şehirde; bir tane sağlam bina kalmadan yerle bir edilmeli.,PKK ve hain sıçanların saklandıkları delik ve yuvaları dağıtılmalı.Osmanlı’nın dediği gibi; “taş üstünde taş,baş üstünde baş bırakılmamalı”!

Muhakkak önce şehirler günahsız sivillerden boşaltılmalı. Zira bu çok önemli.

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?