23 ARALIK 1930 YILINDA GERİCİLER ÖĞRETMEN KUBİLAY’I KATLETTİLER

23 ARALIK 1930 YILINDA GERİCİLER ÖĞRETMEN KUBİLAY’I KATLETTİLER

Kurtuluş…
Kuruluş…
Ardı ardına başlayan yenilikler…
Yapılan yenilikleri sindirenler, sindiremeyenler!
Aydınlıktan korkup, Sultanlık ve Halifeliği özleyenler!
Bazen güpegündüz gün ışığında…
Bazen gecenin zifiri karanlığında…
Hiç beklenemedik bir zamanda hortlayıp ortaya çıkıyorlardı!
İşte bu olaylardan birisi 88 yıl önce Menemen’de yaşandı…
Yıl; 1930
Aralık ayının 23 günü
Manisa’dan yola çıkan gerici bir güruh…
Yani Nakşibendi Tarikatını yaymakla görevlendirilen;
Giritli Derviş Mehmet
Şamdan Mehmet,
Sütçü Mehmet…
Küçük Hasan
Nalıncı Hasan
Ve yol-boyu toplayıp, kandırabildiklerini kandırıp, bir gurup irticacı Menemen’e girmişler…
Köse Köy Mescidine girip, yeşil bayrağı ellerine aldıktan sonra başlarlar halkı tahrik etmek için salyalı sloganlarına;
“Din elden gidiyoooorr!”
“Kafirler bizi dinimizden ayırmaya çalışıyooorr!”
“Şapka giymeye zorluyooorrr!”
Ve ardından da bu sloganların daha inandırıcı olabilmesi için Nakşibendi lideri Derviş Mehmet, kendisinin peygamber olarak geldiğini ve şeriatı getirmekle görevlendirildiğini söyledikten sonra sözlerini şöyle sürdürür;
“Menemen 70 bin Arap askeri ve Halife Ordusu ile kuşatılmıştır.”
Bir an önce şeriat bayrağının altında toplanılması…
Toplanmayan ahalinin kılıçtan geçirileceğini…
Kendilerinin efsunlu olduğu için; top ve merminin işlemeyeceğini! bangır-bangır bağırarak ilan ettikten sonra şöyle sürdürür salyalı sözlerini;
“Ben mehdiyim!”
“Şeriatı ilan ediyorum!”
“Bana kurşun işlemez!”
Olayı bastırmak için yedek subay olarak askerlik görevini yapan (öğretmen) Mustafa Fehmi Kubilay görevlendirilir…
Ve Yedek Subay öğretmen Kubilay, isyancıların yanına gelerek, yaptıkları eylemden vazgeçmelerini söyler…
Söyler-söylemesine de; Yedek Subay öğretmeni kim dinler?
Tam tersine önce Bekçi Hasan’a ateş edilir…
Daha sonra da gerici caniler tarafından Yedek Subay öğretmen Kubilay’ın başı testere ile kesilir…
Ve -kesilen başı- bir sırığa takılarak sokaklarda teşhir edilir…
Gericilerin bu isyanıyla;
Cumhuriyetin ilk öğretmen şehidi verilmiştir…
Olaylar bastırılır…
İsyancıların birçoğu tutuklanır…
Ve olaydan bir gün sonra;
Yani 24 Aralık günü gericilerin katlettiği; Bekçi Hasan’la birlikte, Yedek Subay Öğretmen Mustafa Fehmi Kubilay’ın cenazeleri Menemen’de toprağa verilir…
Ve daha sonra yaptırılan anıtın ön yüzüne de şöyle bir yazı yazdırılır;
“İnandılar,
Dövüştüler,
Öldüler…
Bıraktıkları emanetin bekçisiyiz”
Aradan 88 yıl geçse de…
Karanlıklar; aydınlığın üstüne küme-küme gelse de!…
Güneşin önü nasıl balçıkla sıvanamayacağı’na göre;
Toplumsal aydınlanmanın önünü de kimse kesemez..
Kesemeyecektir…
Sadece ve sadece geçici bir süre engelleyecektir…
Işıklar içinde uyu genç öğretmenim…
Işıklar içinde uyu canını aydınlanma yolunda feda eden fidan boylu teğmenim…
Işıklar içinde uyu…

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?