UNUTULAN  KÜLTÜRLERİMİZ

Her  mevsimin  kendine  has  özellikleri  vardır.   Ama  kış mevsiminin  bence  günümüzde  daha  fazla  özelliği  var.  Artık  evlerimize  televizyon  ve  internetin  girmesi  ile  evde  sohbet  ve  aile  ortamında    sorunlar  görüşülmüyor.

Mevsimin  kış olması nedeni   ile  kapalı yerde  oturmak  mecburiyetinde   kalıyoruz.   Bu  nedenle  dostlarla  sohbet  imkanı  bulmuş oluyoruz.   Yaz  aylarında   deniz  kenarına  veya  yaylalara  tatile  gidildiği  içinde  gönül  dostları  ile    görüşme  imkanımız  pek  olmuyor.

Çarşamba  günü saat  13:00  civarında  evden  çıktım,  telefonum  çaldı baktım  Hamza  TÜTÜNCÜ Bey  arıyor,  telefonda   karşılıklı  hatır  sorduk   ve  “Görüşemiyoruz  nerdesin   ben  G  CİTY  deyim    gel  sohbet  edelim”   dedi.

Yaklaşık  20  dakika  sonra  buluştuk   girişte  ayakta  sohbet  ediyorduk,    o  esnada    Uğur  LARÇIN   Bey  geldi  tokalaştık  ve   üçlü  sohbete  başladık,   Hamza  bey;  “Ben  sizlere   kahve  ikram  edeyim  sohbete  ofisde  devam  edelim”  dedi  ve  bizi   ofisine  davet  etti,   birlikte   ofisine  gittik.

Kahve  ve  çay  ikramından  sonra   başladık  geçmişten  sohbete,   bu  güzellik  tabi  kış ayının  güzelliği   yoksa  her birimiz  farklı yerlerde  tatil  yapıyor  olurduk.   Türk  milletinde  sohbet  olurda  mide  konu  olmaz mı?  Uğur  bey,  Hamza  bey’e;  “Artık  senin  o  eski  döner kebabın  ve  ilimize  özgü yaptığın  köftenin  lezzetini  bulamıyorum  gittiğim  lokantalarda”   dedi.

Uğur, Giresun  mutfağından  ziyade  ulusal  ve  uluslararası yemeklerin   artık   müşterilere    sunulduğunu  söyledi.  Eski  yıllarda  hem  lokantanın  olduğunu  hem de   restaurantların  olduğunu  şimdiyse  bu  kültürün  yok  olduğunu  üzülerek  söyledi.

Hamza  Bey’de  Uğur  Beyi   doğrular  nitelikte  sözler  söyledi  ve  ekledi,  rahmetli  babam  ilimizde  18  yıl  bende  42  yıl  toplam  60  yıl  ilimize  hizmet  sunduk  mutluyum  dedi.    Geçen  zamana     bakınca  bir  ömrün  böylece  geçtiğini  görüyoruz.

Hamza  Bey  lokantada  yaptığı yemeklerin  maliyetinden  hiçbir  zaman  ödün  vermediğini   kaliteyi  her zaman  koruduğunu  söyledi.

Hamza  Bey;  “Tekrar     buluşmamıza  vesile  olsun    ben  havalar  biraz  ısınsın  sizleri  kendi  yapacağım  köfteye  davet  ediyorum,  böylece  tekrar  sohbet  etme  fırsatı yakalamış oluruz”  dedi.

İlimizde  uzun  süre  Kültür  ve  Turizm  Müdürü olarak  hizmet  etmiş kişi  olmam  nedeniyle,  ilimizde  unutulmaya  yüz  tutmuş yöresel  yemeklerimizi  gün yüzüne   çıkartmak,    Giresun  mutfağına  kazandırmak   ve  genç  nesillere  sevdirmek  için  yemek   yarışması  tertip  ettim..  Ayrı ayrı yıllarda   4  defa  yarışma  düzenledim  35  adet  unutulan  yemek  çeşitini  tekrar  mutfağımıza  kazandırdım.

Bu  konuda  en büyük  yardımı rahmetli  eski  Belediye  başkanımız  Mehmet  LARÇIN  Bey ‘den  gördüm.  Yarışmanın  Taşbaşı Sosyal  Tesislerinde  yapılmasını   ve   yarışmanın  ödüllerini  kendisinin  karşılayacağını ifade  etti.  Mehmet  Bey  ilimizin  hizmet  elçisiydi,  mekanı cennet  olsun.

Bizim mutfağımızın diğer  mutfaklardan  farkı vejeteryan  mutfak  olması  ve  sağlık  açısından  her  zaman  tercih  edilmesidir.

Maalesef  ülkemizde   kültür  erozyonu  nedeni  ile  tekrar  unutulmaya  başladığını üzülerek  gözlüyorum   ve   üzülüyorum.   Hizmet  gönül  işidir,  istersen  sevdirirsin  istersen   küstürürsün.

Bu  güzel  sohbetin  sonunda  saate  bir  baktım  saat  16:00   olmuş o  gün  yapmam  gereken  işlerimin  tamamı kaldı.

Fakat  geçmişi  yaşamak  ve  dostlarla  güzel  bir  gün  geçirmek   işlerin  ertesi  güne  kalmasına  değdi.

Aile  içi  sohbetler  televizyon  ve  internet  sayesinde  bitti  toplumların  kül-tür  yapısı değerlerini  yaşatması ile  öl-çülür.

Biz  ülkemiz  topluluğu  olarak  değerlerimize  sahip  çıkamıyoruz,  bunun  nedeni de  eğitimde  standart   olmaması.  Eğitimli  toplum  herzaman  kültürünü yaşatır.