Kadir Mısıroğlu’nun Moskof Mezalimi, Yunan Mezalimi isimli kalın ve içi belge dolu kitaplarını liseli yıllarımda okudum. Bu eserleri milliyetçi ve Türk İslam düşüncesine faydalı, görüş ve ufkuma uygun olduğunu zannediyordum. Bundan başka 80 öncesi ne hakkında kitap yazmışsa satın alıp okumaya çalıştım. Moskof’u bırakın da Yunan mezalimi Türk’e ve Müslüman’a karşı yapılmış; çok nefret edici, içimizde intikam hırsını kabartacak kadar yönlendirici hadiseleri içeriyordu. Kuvvacıların ve Atatürkçülerin yazıp anlattıkları olaylar; Kadir Mısıroğlu’nun yazdıklarının yanında solda sıfır kalıyordu. Çok zaman geçti çoğunu unuttum. Tekrar okumak lazım.
Bakın görün ki; Kadir Mısıroğlu,12 Eylül 1980 Askeri İhtilalinden sonra Almanya’ya kaçıyor. Türk ve Atatürk düşmanı oluyor. Anadolu’yu Yunan’dan ve Yunan Mezaliminden kurtaran en büyük komutan ve kurtarıcıya düşman oluyor. Onu din ve İslam düşmanı ilan ediyor. Başına Tunus fesi geçirip, hasta yatağında ölmeye üç günü kalmış bir fani olarak,80 yıl önce göçmüş, Müslüman Türkün gönlünde taht kurmuş, Milli Devlet kurmuş, Milleti dünya bahriyesinde hür, bağımsız ve kişilikli bir seviyeye taşımış Atatürk’e dil uzatıp, hakaret etmeye başlamış.
1990 yılında Almanya’nın Mainz kentinde düzenlenen bir toplantıda, kendilerini canlı olarak dinledim. Orada “Koskoca Osmanlı 600 yılda hüküm ettiği topraklarda toplam 8 bin cami yaptırdı. Türkiye Cumhuriyeti 67 yılda 70 bin cami yaptı” diyor. TC’yi; gelmiş geçmiş yöneticilerini övüyordu.
Nasıl bu hale geldi. Bu Milletin ezici çoğunluğunun Atatürk’ü sevdiğini, her halükarda savunacağını bile bile, korkmadan, ölüye saygı nedir duymadan, büyüğe saygı, atalara hoşgörüsüz leşti.
Aleni her vesilede hakaret ediyor ama; bir türlü hızını alamıyor. Üzerine giden, “dur çizmeyi çok aştın” diyen de yok. Devletin başı, dini ve siyasi büyüklerinden destek görüyor.
Hele hakaretlerine binaen savcılık tarafından sorguya alınsın. Kötü söz ve davranışlarından dolayı hesap sorulsun. Bakın mum gibi oluyor mu, olmuyor mu?
Yunan Mezalimi Batı Anadolu’yu işgal eden Yunan Askerlerinin; yaptıkları akıl almaz işkencelerden ve yakıp yıkmaktan bahsediyordu. O günleri anlatan Kadir Mısıroğlu bu eserin adını: Türkün Siyah Kitabı Yunan Mezalimi koymuş. Ama daha dün Atatürk’ü kötülerken: “Keşke Yunan galip gelseydi “diyor. O kitabı bugün yazsa; zannederim adını: Atatürk ve Arkadaşlarının Yunan’a Yaptığı Mezalim adını kordu.
Acaba ben mi yanlış mı anlıyorum.