Tek Adam;Şevket Süreyya Aydemir’in yazdığına göre Mustafa Kemal Atatürk’tür.Gene Şevket Süreyya Aydemire göre İkinci adam İsmet Paşa’dır.İki eser de 3 er ciltlik ve her nüsha en az beşer yüz sahifedir.Tabi şahsiyetlerin hayat mücadelesi uzun ve yorucu olunca,hikayeleri ciltler dolusu oluyor.

Atatürk’e Tek Adam”denilmiş ama; hemen yanı başında “İkinci Adam”hazır bulunuyormuş.Yani tek adam ikinci, üçüncü,dördüncü,on dördüncü,bin dördüncü adamlarla birlikte çalışmaktan haz duyuyormuş.Başbakanı da var,bakanlar kurulu da var.

Aslında işgal altındaki tutsak bir milletten yeni bir devlet kuran,büyük komutan ve ulu önder Atatürk’e;arkadaşları sayesinde “Tek Adam” olmak çok güzel yakışmış. Onun;Saltanata,İstanbul Hükumetine,7 düvele karşı en büyük eseri Türkiye Cumhuriyetidir.Atatürk Osmanlının küllerinden çağa uygun yepyeni bir devlet kuran istisna bir liderdir.

Her ne kadar Şevket Süreyya Aydemir yaşamıyorsa da,günümüzde yasalara sığınarak “tek adam ” olmak isteyenler var.Sayın Cumhurbaşkanı bu yolda ilerliyor.

16 Nisanda oylanacak yeni anayasa teklifinin en önemli maddesi “tek adam”a ülkeyi teslim etmenin şartlarının kabul veya reddi bahsi olacak.Bu uğurda il il gezip “evet” oyu toplayan Sayın Erdoğan,”tek adam” olma arzusunu gizleyip,Türkiye’nin önünü açmaya uğraştıklarını anlatmaya çalışıyor.Başbakanla yaşanılan iki başlılığın kaldırılacağını,devleti yönetenlerin daha hızlı kararlar alacağını söylüyor.

Sayın Erdoğan her konuda tek adam olmayı çok istiyor.Başbakanlık yaptığı yıllarda mütemadiyen “başkanlık”sisteminden bahsetti.Bu sisteme umduğu desteği vermeyen Sayın Davutoğlu’nu bir çırpıda görevinden azletti. Yerine “düşük profilli”Sayın Binali Yıldırım’ı atadı.O ülke içinde ve ülke dışında,Erdoğan’dan başka liderlerin iş yapıyor olmasını,isminin anılmasını kabullenemiyor.

Siyasi partiler referandum çalışma programlarını yapmadan,Doğu Akdeniz ve Güney Doğu illerini gezerek,topladığı kalabalıklara Yeni Anayasa teklifini anlatmaya ve savunmaya başladı.Halkı etkilemek için kimsenin gurur ve haysiyetini düşünmeden; tüm hayırcıları terörist ve teröristlerle aynı kulvarda bulunmakla itham etti.PKK,PYD,FETÖ cü olmakla suçladı.

Erdoğan mitinglerinde kendime çalışmıyorum,ülkede çift başlılıktan doğan zararları telafi etmeye çalışıyorum diyor.O zaman sen devletin başısın.Milletin tercihine karışma.Tarafsız ol ve oylama sonucunu bekle.Kimse yangından mal kaçırmıyor.Böyle olunca;çoğu kimse korkudan susmaya başlamış.Medyayı üst destekli,şımarık “evetçiler” işgal etmiş.

Sayın Erdoğan’ın çok sevdiği yeni yasanın halk tarafından oylanmasına; neticede yanıp tutuştuğu “tek adam”lığına günler kaldı.Sonuç “evet” çıkarsa Başbakan ve Bakanlar kurulu feshi edilecek,bundan böyle hükumet diye bir kurum olmayacaktır.Sırası ile AYM,HSYK,Yargıtay,Sayıştay,Danıştay,TSK,TBMM,onun kafasına göre dizayn edilecektir.Yani yasama, yargı,yürütme Cumhurbaşkanın tasarrufuna teslim edilecektir.

Tayyip’ten sonra yerine oğlumu geçer,kızı mı geçer,damatlardan biri mi geçer,yoksa bir müddet Emine Hanım mı geçer onu da göreceğiz.

Dünyada bu şekilde yönetilen ülkeler vardır.Kuzey Kore,Suriye,İslam ülkeleri,Güney Amerika ülkelerinden bazıları oylayacağımız” tek adam” rejimi ile idare ediliyor.Eğer “evet”lerle Anayasa değişikliği kabul edilirse;ekonomik göstergeleri ile dünya 20 sine giren ülkemizin sonu ne olur bir düşünün.

Atatürk yeni bir devlet kurmakla bu sıfatı halkın teveccühüne münhasıran hak etti.Bu gün “tek adam”lık heveslileri ise; yargı,yasama ve yürütmenin tek kişide toplamasını; anayasanın emriyle elde etmek istiyor.

Nihayetinde “tek adam”lıkta idari bir rejimdir.Halk kabul ederse eyvallah.Mademki demokrasi var,mademki seçim var,her şey sandığa bağlı.Çalışan kazansın.Sağduyu kazansın.