Milli Savunma Bakanlığı Erzurum İç Tedarik Bölge Başkanlığı tarafından 300 tonluk et ihalesi yapılır. İhaleyi Mersin’de faaliyet gösteren PINARSAN adlı firma kazanır.

İhale 2015 yılının Ekim ayında yapılmıştır. O tarihten itibaren ihaleyi alan Mardin Midyat asıllı Asaf ve Muzaffer Kayapınar tarafından kurulan firma, askeri birliklerimizin et ihtiyacını karşılamaya başlar.

Firma aslında bakliyat ticareti amacıyla kurulmuştur. AKP iktidarı döneminde işi büyütmüş ve Pınarsan Bakliyat olan adını değiştirmiştir. Yeni adı Pınarsan Gıda, İnşaat ve Nakliyat Anonim Şirketidir.

Bu firma,  aldığı ihale üzerine Gölcük Donanma Komutanlığına da kavrulmuş, kutulara konulmuş et teslim eder.

Teslim edilen kavurma 14.450 kilogramdır.

Gölcük Donanma Komutanlığı, PINARSAN tarafından teslim edilen 8.950 kg tüketilir. Herhangi bir sorun yaşanmaz.

İlk teslim edilen kavurma etlerde sorun yoktur. Ancak daha sonra teslim edilen kavurmalar sorunludur. Kapak açılınca koku gelmektedir.

Bu durum üzerine Donanma Komutanlığı, Bursa Gıda ve Yem Kontrol Merkez Araştırma Enstitüsü Müdürlüğüne tahliller için müracaat eder.

Yapılan tahliller sonucunda gerçek ortaya çıkar.

Kavurmalara at eti karıştırılmıştır… At eti tespit edilen miktar 4.050 kilogramdır…

Bunun üzerine 2015 yılından itibaren askeri birliklerimizin et ihtiyacını karşılayan firmanın ihalesi, 10 Eylül 2017 tarihinde iptal edilir.

Adı geçen firmanın 24 askeri birlik ile yapmış olduğu “Tedarik sözleşmesi”  bu tarih itibarıyla sonlandırılır.

Kamuoyu bu olayı CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun soru önergesine Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli’nin vermiş olduğu cevap ile öğrenmiştir.

***

Mayıs ayında Manisa’da 1.Piyade Er Eğitim Alay Komutanlığı Kışlasında yemekten 1047 askerimiz zehirlenmişti.  Er Hüsnü Özel ise hayatını kaybetmişti.

Daha sonra yine Manisa’da kışlalarda üç ayrı zehirlenme olayı daha yaşanmıştı.

Mevcut iktidar tarafından askeri yemekhaneler özelleştirilmiş ve ihaleler ile yandaş firmalara verilmişti.

Manisa da karşımıza ROTA Şirketi çıktı.

Sadece askeriye de değil, hastanelerde, üniversite mutfaklarında, KYK yurtlarında, ceza evlerinde, özetle kamuda yemek işi özelleştirilmiş ve ihale ile ‘iş bilen’ firmalara bırakılmıştı.

Bu firmalar yüksek kazanç hırsı nedeniyle, maliyeti düşürmek için ellerinden gelen her çabayı göstermeye başlamışlardır.

İşte PINARSAN….İşte ROTA… Ve başkaları…

Bu nedenle son zamanlarda gıda zehirlenmeleri artmıştır.

Anımsayalım:

Geçen hafta, Rize Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Kampüsünde yemekhanede ve KYK yurdundaki yemekhanede yedikleri yemekten 473 öğrenci zehirlendi.

Yandaş ABC firması, 9,75 TL bedelli günlük 4 çeşit yemek ihalesini fiyat kırarak 6,25 TL fiyatla almıştı. O fiyatın maliyeti karşılamayacağını firma da biliyordu, ihaleyi yapanlar da…

Olan öğrencilere oldu. Firmanın ihalesi iptal edildi. Konu kapatıldı.

Şimdi yeni bir yandaş firma ihaleyi alacaktır…

Rize’deki gıda zehirlenmesinden bir gün önce de Kocaeli Üniversitesinde 40 öğrenci kampüste yedikleri öğle yemeğinden zehirlenerek hastaneye kaldırılmıştı.

Geçtiğimiz ay (15 Kasım)  İstanbul Sancaktepe KYK Yurdunda kalan 47 öğrenci taşeron firmanın yemeğinden zehirlenmişti.

12 Ekim tarihinde ise Diyarbakır Ergani’de Demir Baran İlkokulu ve Ortaokulunda 294 öğrenci yedikleri öğle yemeğinden zehirlenmişti…

Bu örnekleri çoğaltmamız olanaklıdır.

***

Özelleştirmeler yolu ile askeriyede, okullarda ve diğer kamu kuruluşlarında yemek işlerini yandaş şirketlere bırakmak ve yeterli denetimi yapmamak yaşanan “at eti” olayının da, gıda zehirlenmelerinin de ana nedenidir.

Fiyat kırarak ihaleyi alan yandaş firma, aldığı ihaleden para kazanmak için her yolu denemektedir.

PINARSAN firması askeri birliklere at eti yedirmeyi düşünebilmektedir.

ROTA firması ve ABC firması ile diğer yerlerdeki firmalar maliyeti düşürmek adına bozuk gıdalardan yemek yaparak servis yapabilmektedir.

Yeterli denetim de olmayınca, olan askere, öğrenciye, işçiye olmaktadır…

Özelleştirmeler kamuyu, kazanç hırsı da insanlığı yok etmektedir.

Bu konuda yeni politikalara gerek var.

Çünkü sağlıklı ve kaliteli beslenmek her insan için haktır.

İnsanlarımızı da insanlığımızı da yaşatmalıyız.