KENT MÜZESİ İŞİ NİYE DURDU YOKSA BİR DEĞİŞİKLİ Mİ OLDU

KENT MÜZESİ İŞİ NİYE DURDU YOKSA BİR DEĞİŞİKLİ Mİ OLDU

Sevgili dostlarım,
Değerli canlarım,

Bu sayfada her gün benimle birlikte olan ‘sohbet paydaşlarım’ iki-üç yıl önce yazdığım ‘Kent Müzesi’ yazılı çok iyi anımsar diye düşünüyorum.

Ve unutanlar ve anımsamayanlar için bir kez daha anımsatmak istiyorum…
Şöyle ki;
Giresun Sokakbaşı semtinde tarihi bir binada yıllardır Ticaret Lisesi olarak hizmet veren okul başka bir yere yapılan binasına taşınınca; bende yetkililere bu sayfa üzerinden seslenerek;

“Bu tarihi binayı -kentin bir hafızası olsun-diye Kent Müzesi yapılsın” diye bir vatandaşı olarak çağrıda bulunmuştum…

Ve kamuoyu tarafından bir hayli önemsenmiş “çok doğru olur” diye de olumlu bir kamuoyu oluşmuştu..

Hatta siyasi bir temsilcimiz bu konuda daha ileri giderek ve beni desteklercesine;
“Hocam, bu konuda çalışmalarımız var ve devam ediyor. Hatta ‘Onay’ aşamasındayız” diye bizleri sevindirmişti…

Ancak aradan çok zaman geçmeden sözünü ettiğimiz tarihi Ticaret Lisesi (nasıl olduysa) İmam-Hatip Okulu öğrencilerine tahsis edilip ve adeta ‘Kent Müzesinin’ üzerine şal örtülüp, Kent Müzesi askıya alındı…

Fakat geçenlerde ortalıkta dolaşan söylentilerden öğrendiğime göre; kent Müzesi olarak şimdide Giresun Üniversitesinin ilk rektörlük binası olan -Millet Bahçesi-yanında olan (eski valilik) binasını düşünüyormuş Belediye yönetimi…

Kent Müzesinin olmasını en çok isteyenlerden birisi olarak (pek üstüme vazife olmasa da) aklıma gelen şu soruları sormak isterim;

Soru:1
“Bundan bir-iki yıl önce Ticaret Lisesine ‘onayı’ ha alındı, ha alınacak derken;
Hatta ‘alındığı’ bile söylenirken, aniden karar değiştirilip İmam Hatip Okuluna dönüştürüldü?”

Soru;2
Giresun Üniversitesin ‘kuruluş hizmetlerini’ yürütmesi için ilk ve kurucu rektörlüğe tahsis edilen bu (eski valilik binası) şimdi niye tekrar belediye tarafından (eğer söylentiler doğruysa) geri alınıp Kent Müzesi yapacağım deniliyor?

Soru:3
Geçmişte nasıl bir sözleşme imza altına yapıldığını bilmediğim için soruyorum;
“Bu tarihi (eski valilik binası) Giresun Üniversitesine devredilip, tahsis edilirken -geçici olmak koşuluyla- belli süre için mi tahsis edilmişti?
Yoksa hepten mi devredilmişti?

Bu soruların ‘yanıtını’ beklemeden veya yoldayken bende kendi düşüncelerimi kısa başlıklarla şöyle belirtmek isterim;

Bu kente bir ‘Kent Müzesinin’ kurulmasını isteyenlerdenim..
Hatta kurulacak olan ”Müzenin’ tarihi bir bina olarak kurulmasını da yürekten isterim..

Ancak önce üniversiteye tahsis edilip ve daha sonrada “canım isterse, istediğim zamanda geri alırım” düşüncesine de kökten karşıyım..

Hemde üniversitemizin bünyesinde; Karadeniz Stratejik Araştırma ve Uygulama Merkezi (kısaltılmış adıyla) KARASAM olarak çok başarılı çalışmaların altına imza atmasına rağmen…

Eğer gerçekten (ortalıkta dolaşan bu söylentiler doğruysa) ben açıkçası şöyle derim;

“Yapmayın efendiler yapmayın”
“Kaş yapayım derken, göz çıkartmayın”

Hadi diyelim ki Kent Müzesi için onay almaya çalıştığınız Ticaret Lisesi okulunu birdenbire karar değiştirip ve gücünüzü kullanarak İmam Hatip Okulu yaptınız…
Eyvallah…

Peki Kent Müzesi yapacak başka bina bulamadığınız için mi eski rektörlük binasını müze yapmaya kalkıyorsunuz?

Hadi diyelim ki (gücünüze güvenerek) bu tarihi binayı müze yapmak için geri aldınız…

Peki bu binayı da -geri aldıktan sonra- İmam-Hatip okulu yapıp hizmete açıp veya başka bir amaçla kullanıp kullanmayacağınız ne malum..

Beyler…
Sevgili yönetenler…
Eğer gerçekten Kent Müzesi yapmak istiyor da ve gerçekten bina bulmakta çok zorlanıyorsanız ben size aklıma gelen eski tarihi binalardan bazılarını anımsatayım..

Örneğin:
Eski rektörlük binasının hemen yanı-başında, yani Millet Bahçesi karşısında yıkılıp çürümeye yüz tutmuş (eski) Rüştiye Mektebi var..
Kamulaştırın ve ondan sonra müze’mi yapacaksınız, yoksa bir sanat merkezi’mi yapacaksınız; ne yaparsanız yapın…

Yok daha olmadı;
Hacıhüseyin Mahallesinde yine bir zamanlar Kaptan Yorgi’nin (eski) Fındık Kırma fabrikası var…
Aradan bunca yıl göçmesine rağmen hala ayakta durmak için direnip duruyor…
O tarihi binayı Kent Müzesi yapıverin…

Eğer; “Yok efendim orası pek merkezi değil” diye gerekçe üretiyorsanız..
Bu kez de sizlere Çınarlar Mahallesinde (çocuk kütüphanesi olarak hizmet veren) Tarihi Kiliseyi müzeye dönüştürün derim…
Ve üniversiteye tahsis edilmiş bir binayı tekrar geri istemeyin..
Durup dururken çalışmalarını düzenli bir şekilde sürdürenleri tedirgin ve rahatsız etmeyin…

Son söz olarak;
Umarım ortalıkta dolaşan (eski) rektörlüğü geri alma söylentisi yalandır…
Umarım bu ortalıkta dolaşan dedikodular asparagas olarak havada asılı kalır…
Ve tedirgin olanlarda rahat bir nefes alır…

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?