Ülkemizin çözüm bekleyen önemli sorunluları; ekonomi_güvenlik ve işsizliliktir.

T.C.devletimizin güçlü olması bunlara bağlıdır.

Güçlü olmak için bizleri yönetenler ekonomiyi rayına oturtmaları gerekir. Ancak bu günkü kapitalist ve faizli ekonomi ile bu mümkün değildir.

Çünkü devamlı borçlanan ekonomi ile kalkınma olmaz. Eylül 2016 tarihi itibariyle iç borç 150 milyar dolar. Dış borç 421 milyar dolar.

Ayrıca özel sektörün devlet kefilli borcu ise 295 milyar dolar. Son 10 yılda dış borç ödemesi 455.4 milyar dolar olarak yapıldı. Bu borcun 91.6 milyar doları faiz olarak ödenmiştir. Son on yılda iç borca ödenen faiz ise 600 milyar lirayı geçti.

Son 10 yılda cari açık 450 milyar doları açtı. Bu ihracat ile ithalatın arasındaki farktır. Bu açık faizli borç para alınarak kapatılmaya gidilmiştir. Vatandaşın bankalar olan kredi borcu ise 2002 yılında 6.6 milyar lira iken bu gün 400 milyar lira yükselmiş bulunmaktadır. Borçlu vatandaş sayısı 25 milyona ulaşmış durumdadır.

Her doğan çocuk borçlu doğuyor. Bugünkü kur ile her çocuk 9.575 lira borçla dünyaya gelmektedir.

Hâlbuki yetkililer fertbaşına milli gelirin 11 bin dolar olarak geldiğini söylemektedirler. Bu nasıl bir matematik hesabıdır. Kredi kartı borçları 2002 yılında 4.3 milyar lira iken,bu gün bu miktar 80 milyar liraya çıktı.

Borç yüzünden 110.371 vatandaş hapise düşmüştür.

2002 yılında dolar 1.60 Tl.iken bugün 3.79 Tl. Çeyrek altın 2002 de 28.00Tl iken bugün 243.00Tl.

2002 benzin litre fiyatı 1.64 Tl iken bugün 5.26 Tl.

Motorin ise bugün 4.70 Tl.

Bunun yanında emeklinin ortalama maaşı 1.420  TL ile1.650 TL. civarında devam etmektedir.

Yüksek emekli maaşı alanlar ise normal emeklilere oranla sayıları fazla değildir. 25 beş yıl çalışacaksın emekli olacaksın rahat edeyim derken geçim sıkıntısı ile hayat yaşayacaksın.

Milletin seçtiği vekiller iki yıl çalışacak emekli olacak ve emekli maaşı 8.500 Tl. Birde çalışan  milletvekili maaşı 17.000Tl  adalet bunun neresinde. Bu anlayışla bu ekonomi düzelmez.

ÇÖZÜM.

Ekonominin düzelmesi için milli paramız olan Türk Lirasına geçilmesi gerekmektedir. Milli para gayri safi milli hâsılatın karşılığında basılan paradır. Bugün ceplerimiz de bulunan Tl. sendikasyon kredilerle alınan döviz karşılığında basılan paradır.

Yapılması gereken şudur.

Kanunla merkez bankası tekrar devletleştirilecek ve dövize sabit kur getireceksin. Dövizle yurt içinde alışveriş yapmayı kaldıracaksınız. Döviz bulundurmak yasak olmayacak.Devlet ithalat ve ihracat yapan firmaları dünya kuru karşısında koruyacaktır.Devlet vatandaşın bankalardaki(tahminen 175 milyar dolar var) ve yastık altındaki dövizleri hesap edecek bu paranın karşılığında TL.basacak.Ayrıca yıllık gayri safi hasılatımız  2 trilyon lira civarında.Bununda asgari %30 Tl.basarak piyasadaki dövizi devlet satın alacak kasası döviz dolacak. Devlet 6 ay sonra 1 TL = 1 dolar olarak fiyat ilan edecek. Emekliye ve asgari ücretliye dolgun maaş verirsin. Piyasada para olur. Üretilen tüketilir. Esnafın yüzü güler devlet de vergisini güzel toplar.Hazine para dolar. Artık dövizle kredi alıp, ayrıca diğer bankalara da faiz ödeyemeyecektir. Yıllık devlet olarak faize ödenen para ile yatırım yapacaksın.

‘Para basarsan enflasyon olur’ diyenler para sahiplerinin borazanlığını yapmaktadırlar.

Dünyada para basan ülkelerde bulunan iktisatçıların ağzından ‘para basarsan enflasyon olur’ sözü duyulmuyor da, bizdekilere ne oluyor.

Bu model uygulanırsa vatandaş borçtan kurtulur. Yatırımcılar faizsiz kredi ile işsizliği çözecek yatırımlara girer. Bu gün 1 milyon 250 bin genç işsizimiz var. Aslında; ‘Ülkemiz işsizlik oranı %11’ deniyor. Fakat bu rakam gerçek rakamları göstermiyor. Çözümlerden bir tanesini yazdım. Ülkemizi yöneten iktidarı ve muhalefeti bu günkü vahşi kapitalist ve faizli ekonomi modeli terk edip Türk’ün modeli olan milli ekonomi modeline dönmedikten sonra ekonomi ve işsizliğe çözüm bulamazlar. Tam bağımsızlık ekonomi bağımsızlıktan geçer. Seyis’ den söylemesi.