Dereli…

Benim ilçem…

Baba ocağım…

Yüzmeyi derelerinde öğrenip, çocukluğumun ve gençliğimin geçtiği vadi…

İsmini Aksu deresinden alan; Aksu vadisinde geçti benim gençlik yıllarım.

Aksu deresi; Karagöl Yaylarından ve adını Aksu Köyünden alarak yola çıkar ve sağında-solunda ne kadar dere ve derecikler varsa toplayarak denize bir an önce ulaşmak istercesine kıvrıla-kıvrıla yol alır ve olabildiğince coşkulu akardı!

Hatta ‘Bahar Girişlerinde’ iyice hırçınlaşır, önüne gelen engelleri gözünün yaşına bakmadan; darmadağın ederek yıkardı!

Deterjanlar ve azotlu gübreler icat edilene kadar ve naylon poşetler ve pet şişiler dereleri kirletip zehirleyene kadarda tertemiz, pırıl-pırıl akardı!

Kısacası daha yakına kadar Aksu deresi; hem içinde yaşayan canlılara ve hem de çevresinde yaşayan tüm canlılara ‘can’ katardı!

Su içmek isteyen birisi hiç tereddüt’e yer veremeden eğilir avuç-avuç tertemiz suyunu içer, balık tutmak isteyen balık tutardı!

Şimdi geride kaldı bütün bunlar…

Çünkü yörede ne kadar irili-ufaklı su varsa birilerine sattılar!

Aslında HES (Hidroelektrik Santralı) ayaklarına yatarak(!) halkı aldattılar!

Hani ‘Minareyi çalan, kılıfını hazırlar’ özdeyişini haklı çıkarmak istercesine yörede ne kadar içme suyu varsa, büyük bir kanala bağladılar ve yöne insanının yıllarca bedava ve hoyratça harcadığı suyu; artık bundan sonra (cep telefonuna) kontör alır gibi suyu kontörle satın almanın altyapısını hazırlamaya başladılar!

Nasıl mı?

Nasıl’ı var mı; bayağı nasıl bazı büyük kentlerde ‘Doğal Gazı’ paranızın olduğu kadar kontör alıyorsunuz da; paranız bitince doğal gazınız kesiliyor ya!

Hani, eğer cep telefonunuz kontörlü ise; paranız kadar kontör alıyorsunuz ve kontörünüz bitince de, telefonunuzla iletişim kurma işleviniz bitiyor ya, işte tıpkı onun gibi bir şey kontörlü su kullanmakta…

Çok yakın bir zamanda suyun anavatanı olan Doğu Karadeniz’in bütün İl, ilçe ve köylerinde kullanmak istediğimiz su; kontörle satın alınarak kullanılacak.

Yani nerede HES varsa, bundan sonra orada kontörlü su satın alma var…

Şaka yapmıyorum şaka!..

Bu uygulama Dereli İlçe merkezinde uygulanmaya başlanmış bile…

İnanmıyor musunuz?

Duyunca bende inanamamıştım ama doğru olduğunu öğrenince inandım.

Zaten inanmayıp da ne yapacaktım!

Elin-oğlu işini biliyor, ya da işin kolayını buluyor!

Takıyor ‘Kontörlü Su Sayacını’ evinin müsait bir yerine, ondan sonra her ay senin peşinde koşuşturup durmuyor…

Veriyor eline bir “Su Kontörü Kartı” cebindeki paran kadar su alıyorsun!

Kontörün tükenince ne mi yapıyorsun?

Bunu bilmeyecek ne var; mecburen para bulana kadar susuz kalıyorsun!

Veya da gidip; artık suyun patronu kimse, ona yalvarıyorsun!

Yani ne kadar paran varsa; o kadar su kullanacaksın…

Eskisi gibi yok öyle üç kuruşa beş köfte!

Ancak moralinizi siz yinede bozmayın, duyduğuma göre suyun patronu her kimse; hepten insafsız davranmamış. Yani kontörü biten birisi olursa (siz para tedarik edene kadar) 1500 litre su kullanma kolaylığı daha gösteriyor ve bu suyu tüketene kadar eğer ‘Su Kontörü Kartınıza’ kontör yüklemezseniz, suyunuz işte o zaman hepten kesiliyor.

Yeni bir kontör yükleyene kadar suyunuz bir damlacık bile akmıyor!

Hatta suyunuz kesildi de, yeniden ‘Su saatini’ açtırmak istiyorsunuz; işte onun içinde yeniden bir ‘saat açtırma’ ücreti ödüyorsunuz!

Nasıl böyle iyi mi?

İyidir iyi!

Hani çok bilinen güzel bir söz vardır: “Mevlam görelim neyler/ Neylerse güzel eyler.” Diye…

Ben bunu şimdi şöyle uyarlamak istiyorum; “Büyüklerimiz neylerse güzel eyler!”

Anımsar mısınız bilmem, bundan üç-dört yıl önceydi…

Rize ve Artvin köylerindeki evlere ‘Su Sayacı’ takılmıştı da veya takılmak istenmişti de, yöre insanı yek-vücut ayağa kalkmıştı!

Hatta bazı kesimin insanları da, bu olaya omuzdan bakıp inanmamıştı…

Ne zaman yaşama geçirilir bilmiyorum ama çok yakın bir zamanda bu zamana kadar suyu ‘gözesinden’ bedava içen köylerimizde musluklarına ‘Kontörlü Su Sayacı’ taktırıp; yanı-başında oturdukları suyun gözesinden suyu parayla içecekler…

Yavaş-yavaş özetleyerek sonlandıracak olursak; Aksu Deresi, dağlardan kopup gelerek ve Dereli ilçe merkezinin tam ortasından geçiyor…

Ama bu gürül-gürül akan sudan Dereli ilçe halkı yararlanamıyor…

Yani suyu parasız içeceği yerde, tam tersine ‘Su Kontörü’ kartına parası kadar kontör yükledikten sonra ancak suyunu içebiliyor!

Eğer kontörü tükenirse yeniden yükletiyor…

Hatta namaza duracak olanla bile ‘kontörlü’ sudan aptesini alabiliyor!

Sağdan-soldan akan gürül-gürül derelerin suyuna mı ne oldu?

Vallahi onu ben pek bilmiyorum!

Bildiğim tek şey; Dereler artık Derelinin değil!

Üstelik kime ait olduğu de belli değil!

Hem alan razı, satar razı!

Onun için bu konu benim üstüme de vazife değil!

Ancak benimkisi duyduğumu sadece sizlerle paylaşmak…

Üstelik bu konu bundan sonra daha çok su kaldırır!

Tekrar görüşmek üzere…