Geçtiğimiz hafta Ankara 12.Sulh Hukuk Mahkemesi MHP’ deki muhalifler lehinde bir karar verdi. MHP li 548 delegenin Tüzük Kurultayı için yaptığı müracaatı olumlu buldu.

Bu kararla Ülke genelinde beklentiler; vatandaş ve MHP’liler nezdinde sevince, geleceğe ise umutla bakamaya döndü.

MHP’ de bundan sonra neler olacak sorusu gündeme geliyor.

12 Sulh Hukuk Mahkemesinin verdiği kararın ‘Gerekçeli Kararı’ beklenecek. Bu kararın yayınlanmasından sonra; mahkemece tayin edilen 3 asil bir yedek üyeden müteşekkil ”Kurultaya Çağrı Heyeti”, olağanüstü Kurultay tarihini ilan edecek. Çağrı Heyetinin almış olduğu bu kararı 15 gün askıda kalacak.

Çağrı Heyetince alınan Kurultay tarihi askıda kaldığı süre içinde; Çağrı heyeti Kongre tarihinin belirlenmesi, Kongrenin yapılacağı salonun ayarlanması, Genel Başkan dahil Kongreye katılacak delegelere davetiyelerin gönderilmesi gibi rutin işleri tamamlayacaklar. Kurultayı Çankaya İlçe Seçim Kurulu tarafından yaptıracak.

Yapılacak bu Tüzük Kurultayı’nın gündeminde Genel Başkan seçimleri olmayacak. Sadece MHP Parti Tüzüğünün 63.maddesinde yazılı olan “Olağanüstü Kurultaylarda seçim yapılamaz “kısmının kaldırılması için oylamanın yapılması, ondan sonra verilen bir başka önerge ile; Yeni Genel Başkan seçimlerinin yapılması için, yakın bir tarihte toplanacak ikinci Kurultaya gidilmesi olacaktır.

MHP bu gergin ve çetrefilli ortama niçin itildi.

Birincisi Tüzükte Siyasi Partiler Yasası’na uymayan Parti Tüzüğünün 63.Maddesindeki ‘Seçimler yapılamaz’ kısmı yüzünden.

İkincisi Genel Başkan Sayın Bahçeli ve ekibinin 7 Haziran seçimlerinden sonraki izlediği uzlaşmaz politikalar ve 1 Kasım Genel Seçimlerinde Partinin Türkiye genelinde uğradığı yüksek oy kayıpları gösterile bilinir.

22.04.1983 tarihinde 2820 sayılı Kanunla düzenlenen Siyasi Partiler Kanununun 14.Maddesinin 6. Bendinde parti kongreleri için;” Büyük Kongre Üyelerinin beşte birinin istemi üzerine yapılır” denilmektedir.

MHP Parti Tüzüğünde olağan üstü kurultayın toplanması 63.maddede şu şekilde yazılmıştır. “Büyük Kongre Delegelerinin en az beşte birinin imzaları ile birlikte noterce onaylı yazılı talebi üzerine çağrılabilir. Olağanüstü toplantıda seçim yapılamaz”.

Son cümlede yazılı yetkilere güvenen Sayın Bahçeli ve ekibi işi yokuşa sürmüş. Kurultayı toplayıp seçimleri yaptırması gerekirken; tehditler savurarak delegeleri tesir altına almaya, imzalarını verenlerin imzalarını geri çektirmeye, imzacı il ve ilçe başkanlıklarını kapatmaya, partiden atılması için disiplin kurullarını çalıştıracaklarını söylemeye, iftira atıp hainlikle suçlamaya, imza toplayan Genel Başkan adaylarına duyulmamış kulplar takarak halk nezdinde karalamaya tevessül etmiştir.

Bu hareketiyle Sayın Bahçeli Türk seçmenin gözünden düşmesinin yanında,19 yıldır ardından ayrılmayan sadık partililerinde desteğini kaybetmiştir.

Mahkeme neticesinde gerek Sayın Bahçeli’nin ve gerekse Genel Başkan Yardımcılarının verdiği demeçler daha da gülünçtür. Genel Başkan “Ne pahasına olursa olsun kurultayı toplamayacağım” derken; Sayın Semih Yalçın; “Kararı Üst Mahkeme olan Yargıtay’a götüreceğiz” demektedir.

Gerçi Temyize başvurmak Kongre Çağrı Heyetinin üzerlerine düşen görevlerini yapmaya mani değildir.

Parti üst yönetiminin Siyasi Partiler Kanununun ilgili maddesi ortada iken, Yargıtay’dan beklentileri nelerdir. Bir açıklasalar da aydınlansak derim. Güvendikleri parti tüzüğünün 63.maddesinde yazılanlar ise;  hiçbir tüzük maddesi kanunların üzerinde değildir hükmünce ‘Olmayacak duaya amin demektir’

Yargıtay’dan geri döneceğini bile bile bu tehditlerin sebebi nedir diye soranlar oluyor.

Bilenler biliyor. MHP’ de Başbuğ hariç görülmeyen demokratik kurallar uygulanıyor. Lider sultası yıkılıyor. Bu kadar çırpınış normaldir.

Yukarıda kongre süreci içinde kanuni izahını yaptığımız ‘Tüzük Kurultayı’ yakın bir gelecekte toplanıp gerekli değişiklikleri yapacaktır. Ve MHP yeni bir kurultay toplayıp yeni Genel Başkanını seçecektir.

Tahminlerimiz Genel Başkanı n ilk turda 900 civarında oy alarak seçileceği yönündedir.

Bu Genel Başkan’ da Sayın Meral Akşener olacaktır.