EBRULİ

EBRULİ

Mürekkebi bitmiş kalemimin, biraz benden harcadım bugün. Sabah güneşine yazdım hepsini, bir mart gününe…

Kırdım gönüllere hapsolan şiirlerin zincirlerini, bir esintide dalgalanışını hissettim. Kaldırdım dillerde tutsak sözcüklerin mührünü, gün ışığında kirpiklerini kırpıştırmalarını izledim. Her cümlenin sonuna iki nokta daha ekledim bugün. Yeniden açtım kapattığım tüm parantezleri. En sevdiğim mısraları iliştirdim hanımeli kokularına. Ruhumun en samimi bestelerini sakladım bir ıhlamur tomurcuğuna. Yıllar yılı büyüttüğüm benliğimin ilk adımlarına sevindim.

Denizlere beni anlattım bugün. Ben daha dalgalıymışım, öyle karar kıldık. Deniz kabuklarına fısıldadım her halimi. Zor günlerime birkaç tebessüm hediye ettim. Ve attığım her kahkaha için bir güvercin azat ettim.

Açtım kendi pencerelerimi, tüm hislerime üfledim bugün. Aslında kaldırıp başını baksan görürdün bir martının kanadında yahut bir bulutun kıvrımlarında. Belki sen de açardın pencerelerini, biraz da senden harcardık bugün.

Mürekkebi biterse kaleminin, ellerini uzat, tutarım sımsıkı. Ama bana adımı sorma sakın, kimse bilmez kim olduğumu. Sen bana “Ebruli” de bugün.

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?