11 EYLÜL TARİHİNE BİR MUM YAKALIM O TARİHTE NELER OLMUŞ BİR BAKALIM

11 EYLÜL TARİHİNE BİR MUM YAKALIM O TARİHTE NELER OLMUŞ BİR BAKALIM

Sevgili dostlar,
Değerli canlar,
Geçmişte yaşanan tarihi olaylara nasıl bakarsınız ve nasıl değerlendirirsiniz?
Tarihsel olaylar üzerinde sohbet etmeyi sever misiniz, yoksa sevmez misiniz onu bilemem ama…
Arada sırada da olsa…
Ve yaşanan olaylar çooook-çok gerimizde de kalsa…
Zaman zaman tarihin karanlık dehlizlerine ışık tutmakta yinede yarar vardır diye düşünenlerdenim…
Örneğin bundan 100 yıl önce Sivas Kongresinin son günü olan 11 Eylül tarihinde söylenen “Ya İstiklal,Ya Ölüm” sloganını nasıl unutabiliriz?
Ve o gün -en zor koşullarda bile- bağımsızlık uğruna yollara düşüp ve bize bu güzel ülkeyi bırakmak için canlarını feda eden kahramanları unutursak; bugün -bir şekilde- tahakkümü altında bulunduğumuz örtülü emperyalist işgali nasıl tahlil edebiliriz?
Bu nedenle, 100 yıl önce “Ya İstiklal, Ya Ölüm” diyen özgürlük ve bağımsızlık savaşçılarını bir kez daha anımsamak istiyor ve bir kez daha onların ‘bağımsızlık felsefelerini’ herkesin örnek alıp ve tekrar üzerinde düşünmesini istiyor….
Ve başka bir 11 Eylül olayına geçmek istiyorum…
*** *** ***
Yıl 1973
Tüm dünyada sosyalist düşüncenin de ve o tarihlerde evrensel ve bilimsel değerler taşıyan sosyal demokrasinin de öne çıktığı ve boy attığı günlerdi…
Yani Almanya’da; Willy Brandt,
Fransa’da; François Mitterrand,
İsveç’te; Olof Palme’nin,
Türkiye’de; Bülent Ecevit’in,
Şili’de; Salvador Allende rüzgarının estiği yıllardı…
Ve başta Amerikan emperyalizmi olmak üzere ve emperyalist ittifakın diğer üyeleri bu sözünü ettiğimiz kimliklerden aşırı derecede rahatsız oluyorlardı…
Ve bir punduna getirip, çeşitli şekillerde cezalandırılıyordu…
Örneğin İsveç’in başkanı Olof Palme’yi ortadan kaldırdıkları gibi 11 Eylül 1973 yılında Şili Cumhurbaşkanı Salvador Allande’yi de ortadan kaldırıyorlardı…
Ve bu toplumcu düşünceye sahip başkanı ortadan kaldırdıktan sonra da yerine faşist general Augusto Pinochet’i getiriyorlardı.
Ve 12 Eylül 1980 yılında bizde de yapılacak olan faşist darbenin bir gün öncesinden (ilahi bir tesadüf müdür nedir?)
Yine 1980 yılının 11 Eylül’ünde Şili’nin faşist lideri A. Pinochet’in görev süresi 8 yıl daha uzatılıyordu…
*** *** ***
Şimdi gel-gelelim üçüncü 11 Eylül olayına…
2001 yılının 11 Eylül’ünde…
Emperyalizmin ağababaları bu kez şeytanında aklına gelmeyeceği bir plan uyguladılar…
Ve Amerikanın göbeği New York’ta ‘İkiz Kuleyi’ bombaladılar!
Sonra da bu bombalama işini (bir zamanlar Amerika hesabına çalışan) El-Kaide lideri Usa Bin Ladin’in üzerine attılar!
Ve günlerce “Bu olmayın müsebbibi Usa Bin Ladin” dediler…
Yani El-Kaidenin liderini hedef gösterdiler…
Ve Usa Bin Ladin’in yakalanması için yaşadığı ülkeye girip onu aramakla hiç zaman kaybetmediler!
Doğrudan doğruya Orta Doğu coğrafyasında bulunan ve kafayı daha önceden taktıkları Irak’a girdiler…
Ve Irak’ı (bir zamanlar terörist dedikleri) liderlere teslim ettiler…
Sadece Irak’la yetinseler öp’de başına koy…
“Demir tavında dövülür” dercesine…
“Sıcağı sıcağına parçalamak için planladığımız öteki ülkeleri de, yani 21 ülkeyi’de bir an önce aradan çıkaralım” dediler…
Ve Fas’tan başlayıp, yaka-yıka Suriye’nin içine kadar girdiler…
Fas’tan yola çıkarken hemde öyle güzel bir türkü tutturdular ki;
“Arap Baharı” adı altında “yaşadığınız çölü size yeşillendirip ve demokrasi getireceğiz” dediler!
Ancak ne yeşillendirebildiler…
Ne sözünü ettikleri demokrasiyi getirdiler…
Tam tersine Arap Şeyhleri, Kral ve Penslerle kol-kola girdiler…
Ve amaçlanan hedefe ulaşılamadığı içinde hala kan gövdeyi götürüyor…
Üstelik kim kimin yanında durduğu da açıkçası pek bilinmiyor!
Bir karmaşadır,, bir kör dövüşüdür gidiyor…
*** *** ***
11 Eylül’ün tarihli olaylardan sizinle üç olay paylaşmak istedim.
Bu sıralar herkesin kafasının karmaşık olduğu bir süreçte, bu tarihi konuları sizlerle paylaşmakta iyi ettim, yoksa değerli zamanlarınızı ziyan mı ettim? doğrusu onu da bilemiyorum…
Biliyorsunuz yarın da 12 Eylül…
Yani demem o ki; yarında 12 Eylül olaylarına değinmek istiyorum.
Hoş kalın…
Hoşça kalın…
Yarın tekrar görüşmek üzere…

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?