GİRESUN DA DOĞAL GÜZELLİKLER GÜZELLİĞİ TAMAMLAYAN ÖYKÜLER

GİRESUN DA DOĞAL GÜZELLİKLER GÜZELLİĞİ TAMAMLAYAN ÖYKÜLER

Sevgili dostlar,
Değerli canlar,

Bugünkü sohbetimizde sizlerinde ‘üst başlıkta’ okuduğunuz gibi Giresun’un güzelliklerini ve bilinmezliklerini konu alan çok güzel bir organizasyondan söz edeceğim etmesine ama;

Ancak konuya nasıl bir ‘giriş’ yaparsam ‘daha iyi yol alırız’ diyede düşünüp duruyorum…
Kısacası bocalıyorum…

Hani Giresunlunun birisi dış ülkelerin birisinde çalışır…
İzine gelirken yanında çalıştığı ülkenin vatandaşı olan samimi bir iş arkadaşını da Giresun’a konuk olarak getirir…
Günlerce dağları, ormanları ve yaylaları doyasıya gezdirir..

Ve sıradan bir sohbet sırasında da bizim Giresunlunun aklına (nereden geldiyse) spontane bir şekilde sorar;

“Sizin inancınıza göre öteki dünyada cennetin tarifi nasıl yapılır?” diye sorunca, konuğu bizimkinin yüzüne tebessümle baktıktan sonra şöyle yanıt verir;

“Vallahi yeryüzünde yaşadığı cenneti göremeyenlere, benim yer altındaki cenneti tarif etmem biraz zor olur” demiş ya hani…

İşte bende bu yüzden katıldığım bir organizasyonun güzelliğini “acaba nasıl eksiksiz anlatabilirim” diye tedirgin olup duruyorum.

Ama zar-zorda olsa…
Anlatırken sözcüklerin ayakları birbirine de dolaşsa anlatacağım…

Sevgili dostlarım,
Değerli sayfa arkadaşlarım;

Giresun Çevre ve Kültür Derneği;
Giresun’un doğal güzelliklerini ve bu güzelliklerin içinde saklanan öyküleri, bilinmezleri gün ışığına çıkarmak için yeni bir projeyle yola çıkıyor…
Daha doğrusu ‘çıkıyor’ değil çıktı…

Ve düşündüğü programın ilkini de;
Yıllardır birçok Giresunlunun bilmediği bu saklı ve gizemli kalan öykülerin ‘ilk anlatımını da’ 30.11.2019 Cumartesi günü Türkiye Mimar ve Mühendisler Odası-Giresun Şubesinin Salonunda gerçekleştirildi…

Yaklaşık 35-40 kişinin katılımcı olduğu “Doğal güzelliklerimizin öyküsü bilelim” bilgilendirme toplantısında gerçekten çok güzel bilgiler edindiğimizi söyleyebilirim…

Meğer yaşadığımız yörede ‘bilinmeyen’ ne kadarda özel bilgiler ve güzel öyküler varmış…
Üstelik bu güzelim öyküler bu zamana kadar neden saklanmış?
Bu ilin öncüleri ve ileri gelenleri tarafından neden bu zamana kadar gün yüzüne çıkarılmamış?
Bu konunun üzerinde de ayrıca düşünmeli diye düşünüyorum.

Giresun Çevre ve Kültür Derneği Başkanı; Uğur karaibrahim’in açılış konuşmasından sonra ‘sunumunu’ slayt görseller eşliğinde yapan Metin KOÇ, öylesine güzel bir bilgilendirme ‘Sunumu’ yaptı ki; değme sunucular eline su dökemez vallahi…

“Metin Koç da kim mi dediniz?”
Pardon daha önce kim olduğunu söylemeliydim..
Kusura bakmayın, gecikmeli de olsa şimdi söylüyorum;

Metin KOÇ;
Giresun Orman Bölge Müdürlüğünde…
Ve Milli Parklar bölümünde…
Orman Muhafaza Memuru olarak görev yapan;
Yıllardır topladığı bilgilere her gün yenisi katan…
Giresun mülki sınırları içerisinde gezmediği orman ve tarihi yer bırakmayan;
İdealist bir çevre gönüllüsü…
Topladığı öyküleri bir an önce bilmeyenlere anlatmak isteyen bir Giresun sevdalısı…

Unutmadan ve peşinen söylemeliyim ki;
Kendi olanaklarıyla ve kendi çapalarıyla bu kadar bilgileri bir araya toplayıp muhafaza eden Metin Koç’u yürekten kutluyorum.
Ve tüm içtenliğimle yürekten alkışlıyorum…

Meğer yaşadığımız yörede bizim bilmediğimiz ne kadar da şey varmış…
Meğer yanından umursamadan geçtiğimiz kayaların…
Sadece yeşilliğine alışkın olduğumuz çayırların ve ormanların…
Ve sadece Afrika’da ve Avustralya’da yaşadığını sandığımız yaban hayvanlarından -azda olsa- meğer bizim yörelerimizde de varmış…
Ancak bizlerin haberi yokmuş..

Tıpkı Afrika’da yaşayan ‘vaşak’ türünün (sayısı 500′ dolaylarında olan) bir başka türü bizimde yöremizde, bizimle birlikte yaşadığı gibi…
Tıpkı kızıl boynuzlu ve çatal boynuzlu geyiklerin – sayısı azda olsa- bizim yaşadığımız coğrafyayı bizimle birlikte paylaştığı gibi.

Örneğin yine yöremizin yeşillikleri içinde saklanan 2100 çeşit bitki türünün olduğu…
Ve bu bitki türlerinden ‘6 tanesinin’ dünyanın hiçbir yerinde yetişmeyip, sadece Giresun coğrafyası içerisinde bulunduğunu ne yazık ki bilmiyorduk…
Ve bu bilgiye sevgili Metin Koç’un ‘sunumundan’ öğrendik…

Üstelik sadece doğanın öyküsünü değil, tarihsel ayak izlerinin nerelerde saklı kaldığını da öğrendik Metin Koç sayesinde…

Özetleyerek sonlandıracak olursak;
Çok güzel bir proje yolculuğu başlattı Giresun Çevre ve Kültür Derneği…

Önümüzdeki haftalarda bir ‘bilinmeyen’ veya ‘az bilinen’ bir konu ‘sunumunu’ yapılacağını söylüyor Dernek Başkanı Sayın Uğur Karaibrahim…

(hatta bu konuda ileri tarihlerde kendi araştırma alanımla ilgili bir sunumda benim yapmamı istediler.)

Son söz olarak;
Bilinmeyenleri gün yüzüne çıkarmak için düşünülen bu projeyi yürekten destekliyorum..
Ve düşünüp, yaşımın içine taşıyanları da yine canı-yürekten kutluyorum..
Umarım bu güzel başlangıç kesintiye uğramaz ve sürdürebilirliği olur…

Güzel günlere,
Mutlu günlere dileğimle;
Hoş kalın,
Hoşça kalın,
Sağlıcakla kalın…

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?