Çocuklarının her istediklerini istedikleri anda yerine getiren, her istediklerini istedikleri anda alan ebeveynler olmaya başladık. Bu yüzden de değer ve kıymet bilmeyen çocuklar yetişmeye başladı.

Artık her şeyi çok kolay elde edebilen bir nesil kitlesi yetişiyor. İstediklerine çok kolay ulaşabilen bir nesil kitlesi…

Peki, bu durum olumlu sonuçlar doğurur mu y da ne gibi olumsuz etkileri olur çocuklar üzerinde?

Bir defa çocuk hoşuna giden bir şeyi -örneğin bir oyuncak, bir telefon, bir kıyafet- heyecanla beklemeyip hemen elde edeceğinden sahip olduklarına duyacağı heyecan kısa sürecek ve vereceği değer ve önem de aynı ölçüde çabucak bitiverecektir. Aynı zamanda sabretmenin ne olduğunu bilmeyecek ve sabırsız bir kişiliğe sahip olacaktır.

O halde yapılması gereken, ebeveynlere düşen görev çocukların istek ve arzularını hemen yerine getirmemektir. Örneğin; çocuğun istediği bir oyuncağa ona verilen harçlıklardan bir kısmını biriktirerek alması şeklinde çocuk yönlendirilmelidir. Bu şekilde çocuk hem sabretmeyi öğrenecek hem de ona kendi birikimiyle sahip olduğu için daha fazla önem, değer ve kıymet verecektir. En azından bu üç kavramdan biri mutlaka çocuğun bilinçaltına yerleşecektir.

SONSÖZ:

Her istediklerinin istedikleri anda yerine gelerek yetişen çocuklar sabır, değer ve kıymet kavramlarının önemini yeterince bilmeyeceğinden, bu çocuklar büyüdüklerinde kendilerine benzeyen nesiller yetiştireceklerdir ve bu yetişen nesiller her şeye çabucak sahip olacağından aynı hızda da vazgeçecektir. İşte bu yüzden çok çabuk vazgeçiyoruz bizler de, hem sahip olduklarımızdan hem de sevdiklerimizden… Oysaki vazgeçmek, değer ve kıymet bilmemek bu kadar kolay olmamalıdır.