AKP iktidarı dönemimde adını çok duyduk. Aldığı ihaleler ile köşe oldu. Zenginleşti. Ülkemizin en büyük(!) şirketleri arasında girdi.
Elbette Cengiz İnşaattan bahsediyoruz.
O kadar büyütüldü, güçlendirildi ki, sahibi olan Mehmet Cengiz, bu durumun sarhoşluğu içinde millete küfür etti…
Mehmet Cengiz’in sahibi olduğu Cengiz İnşaat yine gündemde… Artvin Cerrattepe’de bakır madeni işletecekmiş.
Siyasi iktidara yakın olduğu için ruhsatını almış. Ancak başta “Yeşil Artvin Derneği” olmak üzere duyarlı Artvinliler, Cerrattepe’ yi korumak için yargıya başvurmuşlar.
Yargı, bakır madeni işletilmesi sırasında doğaya ve çevreye verilecek zararlara dikkat çekerek, bakır madeni arama çalışmalarına “dur” demiş.
Kim dinler yargıyı…
Devletin en tepesindeki kişi kaymakamlara “mevzuatı bir kenara bırakın” demedi mi?
Daha öncede bu ülkede “anayasayı bir kere delmekle ne olur” denmedi mi?
Denildi..
Hal böyle olunca iktidarın güçlendirdiği Cengiz İnşaat, yargı kararlarına uyar mı?
Elbette uymaz. Uymadı da.
Arkasına devletin askerini ve polisini alarak iş makineleri ile Cerrattepe’ye doğru yola çıktı.
Karşı koyan çevreciler gazla bertaraf edildi. Barikatlar aşıldı ve Cengiz İnşaat’ın iş makineleri Cerratepe’ye ulaştı!
Millete küfreden Mehmet Cengiz, Cerrattepe fatihi oldu!
Ağaçlar kesilmeye ve şantiye inşaatı yapılmaya başlandı. Artvinliler ise kent merkezinde günlerdir direniyor.
“Cerratepe’de ki doğa ve çevre katliamını durdurun” diyorlar.
Artvin Valisi bu sesi duymuyor.
İç Güvenlik Yasasının kendisine verdiği yetkiyi Cengiz İnşaat için kullanıyor.
İktidar da duymuyor!
Ama Artvinlilerin feryadını tüm ülke duyuyor. Artvin halkına destek vermek istiyorlar.
Hopa- Artvin yolunda Cankurtaran Mevkiinde yol kesiliyor.
Erzurum’dan gelen yol kesiliyor.
Artvin Valisi, yine İç Güvenlik Yasasına göre kente giriş ve çıkışları durduruyor.
Başbakan Cengiz İnşaatı savunuyor.
“Kapalı galeri” olacak, “çevreye zarar verilmeyecek” diyor.
“Oraya gidip hükümeti eleştirmeye çalışanlara fırsat vermeyiz” diyor…
Ama ‘Yargı kararlarına uyalım. Yargı kararlarının netleşmesini bekleyelim’ demiyor!
Oysa Artvin halkı bunu istiyor.
Çünkü Artvin halkı biliyor ki; Cerrattepe’de ağaçlar kesilince sadece doğa zarar görmeyecek.
Coğrafi yapı nedeniyle erozyon riski artacak.
Kafkasor Yaylasının güzelliği yok olacak. Yayla turizmi darbe yiyecek. Yayla’da yapılan boğa güreşleri artık yapılamayacak…
Su kaynakları zarar görecek…
Bu nedenle Artvin halkı Cengiz İnşaata karşı direniyor. Carrettepe’yi ve Artvin’i savunuyor. Yaşamı savunuyor…
Bu nedenle çevreciler, duyarlı yurttaşlar ülkenin dört bir yanından bu direnişe destek veriyor.
AKP iktidarı ise millete küfür eden Mehmet Cengiz’in sahibi olduğu şirkete destek vermeye devam ediyor!
Artvin Carrettepe yetmiyor!
İnebolu Limanını da istiyor. Hopa Termik Santralini istiyor. Mardin Fosfat Tesisleri için iki parsel arsayı, İstanbul Ortaköy’de 965 metrekarelik arsayı, Eyüp Göktürk’te 6 dönüm araziyi istiyor!
Hepsini 76 milyon liraya almak istiyor.
Daha önce aldıkları bundan sonra alacaklarının teminatıdır!
İstanbul 3. Havaalanı gibi…
Mersin Akkuyu Nükleer Santral ihalesi gibi…
AKP iktidarı 2004 yılından bugüne ‘yürü ya Mehmet’ demektedir. O da millete küfür ede ede yürümeye (zenginleşmeye-büyümeye) devam etmektedir.
Doğa imiş, çevre imiş vız gelir…
Sırtı sağlamda!
***
Carretepe konusu Giresun halkının da kulağına küpe olmalıdır. Çünkü bugün Carrettepe’ de yaşananlar yarın Dereli Konuklu’da yaşanacaktır.
Kayyum tarafından yönetilen KOZA A.Ş., Cengiz İnşaatın Artvin’de yaptıklarını Dereli’de yapacaktır.
Kulakkaya bölgesinde doğa ve çevre katliamı yaşanacaktır.
Siyanür kullanılacak ve su kaynaklarımız zehirlenecektir.
Ve KOZA A.Ş. nin faaliyetlerinin durdurulması için yargıya müracaat edilecektir.
ÇED raporuna itirazlar yapılacaktır.
Yargı kararına uyulmayacaktır. Dereli halkı ve destekçileri direnecektir.
Seslerini ve haklılıklarını duyurmak isteyeceklerdir.
Karşılarında güvenlik güçlerini bulacaklardır.
Gaz yiyeceklerdir.
Gözaltına alınacaklar olacaktır.
Doğamızı, çevremizi, yaylalarımızı ve su kaynaklarımızı korumak için bugünden gerekli adımları atmak gerekiyor.
İlimizdeki doğa ve çevre duyarlılığına sahip dernekler, kişiler ve katkı verebilecekler bir araya gelmelidir.
Bir platform oluşturmalıdır.
Ve bugünden çalışmalara başlanılmalıdır.
Yarın geç kalınmış olunabilir…