Son günlerde gerek Bulancak ta gerekse de Giresun da sık sık gördüğüm bir şey var artık. Hangi yaş grubundan olursa olsun yüzlerce insanın elinde bir selfi çubuğu gezip duruyor.

Ya onca işimiz gücümüz varken bu selfi çubuğu saçmalığı da hayatımızın sanki tek işi olmuş gibi. Olacak şey değil yahuu!

Bir sürü hayat gailesi varken insanların elinde bu çubuk, varsa yoksa nasıl resim çekiniriz hali iyice zıvanadan çıkmış durumda. Evine ekmek götürmekten erinenler başta olmak üzere zırt pırt her yerde her anda selfi çubuğu ile kendini kalıcı kılmak için resim çektirmekte insanı bir soğutur be yahu!

Hele de genç kız ve erkeklerin elinde poşet taşır gibi bu çubuğu taşıyıp hemen oracıkta bir selfi daha yapalım demeler asap bozmaktan başka bişi değil…

Ne menem bir olaymış bu yahuu; insanlarımızı günlük hayatın sorunlarından ya da işinden gücünden bu kadar uzak tutacak olan selfi çubuğunu icat etmişler.

Ne karın doyurur, ne de bir ilaç yerine geçer. Amann! ne kadar güzel çıktım, ne kadar da yakışıklıyım estek köstek bir zırvadan başkası olmaz bu iş!

Sosyal medya denilen aslında sosyalı falan yok ya bu medyanın, bugüne kadar tek dişe dokunur bir kelimesini ve cümlesini duyan, okuyan ve de yazan varsa bana da haber versin ki bende bu, facebook ayrı kalmak kaydıyla; ınstagram, snapchat, twiter, snap veya diğer kıldan tüyden ağlara bakayım bir kere de olsa.

Ha, şimdiki zaman bunu gerektiriyor derseniz de; gazeteciliğin haricinde öyle bir işime de lazım değil.

Hemen hemen bütün zamanlarını selfi ile kayıt altına alanlara bir şey demenin de çok anlamlı olacağını zannetmiyorum. Daha yolda yürümesini bilmeyenler selfilerini çekse ne olur çekmese ne olur ki?

Fındıktı, emekli maaşlarıydı, asgari ücretti, işçilerin hakları, memurların sorunları, işsizlik, iş alanlarının yetersizliği, terör, öğrencilerin dertleri derken selfi çubuğu yeter diyenlere de bir sözümüz yok ne yapalım!