Keskin, Rektör seçimleri öncesi kimsenin bilimsel proje ve aday üzerinde tartışma yürütmediğini ve algı operasyonları ile rektör belirlenmeye çalışıldığını söyledi.
Milli Eğitim emekli Müfettişlerinden,köşe yazarımız Abdullah Keskin,Rektör seçimlerinin bilimsel bir düzlemde devam etmediğini ve tamamen politik ve ideolojik kaygılarla algı operasyonu yapıldığını öne sürdü
Konuyla ilgili anlamlı bir köşe yazısı yazan Keskin,bu mantıkla Giresun Üniversitesi’nin daha üst noktalara ulaşmasının zorluğuna işaret ederek” Ağırlıklı olarak, sivil toplum örgütleri başta olmak üzere siyasiler, kendini kısmen etkili ve yetkili gördüğünü sananlar düşüncelerini açıklıyorlar.
Açıklama yapanların neredeyse tamamı, üniversite içersinden rektör yanlısı ya da karşıtı olanların hazırlamış oldukları raporları kendi görüşleri gibi sunuyorlar.
Ellerine verilen açıklamaya okumaktan öte bir şey yapmıyorlar.
Bakış açıları ise çok basit.
Neredeyse tamamı siyasi yönden bakmaktalar.
Kimin rektör olacağından öte ‘nasıl bir rektör olmalı’ sorusunun yanıtı verilmemekte.
Kişiler konuşulmakta. Nasıl bir model olması gereği kimsenin umurunda değil.. Kendi görüşleri olmadığından, sadece ellerine tutuşturulmuş metni okuyorlar. İşte o zaman değeri kalmıyor, inandırıcı olamıyorlar. Paylaşılanlar, bilgi ve sorumluluğu olmadan, sonu düşünülmeden söylenen sözlerden öte bir anlam taşımamakta.
Algı yönetimi, yanlış yönlendirmeye yönelik söylemler olarak kalmakta. Elbette görüşler kamuoyu ile paylaşılacak, nasıl bir rektör ile başarıya ulaşılacağı söylenecek.
Ancak bunu yapabilmek için üniversitelerin ilke ve hedefleri, bulunduğu kente ve ülkeye ne gibi katkılarının olması gerektiğinin karşılığı da ifade edilmelidir. Biliniz ki rektör; Toplumun saygın, eğitim düzeyi en yüksek olan kesimi yönetmeye istekli olan kişidir.
Çağdaş, demokrat ve laik öğretim görevlilerinden oluşan ekibi ile birlikte tamamen bilime inanır” dedi.
Keskin’in yazısının tamamını köşesinde bulabilirsiniz