CHP milletvekili Bülent BEKTAŞOĞLU’nun muhalefeti sonuç verdi. Çevre ve şehircilik bakanlığı, BEKTAŞOĞLU’nun önergesine verdiği cevapta, Yavuzkemal Yaylası’nda altın arayacak şirketin Çed Raporu’nun iptal edildiğini açıkladı.

 Yavuzkemal Yaylası sınırları içindeki alanlarda, altın arama ile ilgili çalışmalar sonlandırılıyor. Bu konudaki son karar Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan geldi.  Bakanlık gösterilen tepkiler üzerine geri adım attı.

Bakanlıktan CHP Giresun Milletvekili Bülent Bektaşoğlu’nun verdiği soru önergesine verilen cevapta, Konuklu köyü  ve civarında altın madeni aramak için Koza Altın İşletmeleri A.Ş tarafından alınan ÇED raporunun iptal edildiği belirtildi.

Şirkete, FTÖ Örgütü soruşturması kapsamında el konuşmuş ve kayyum atanmıştı.

HALK TEPKİ GÖSTERDİ, “UYGULANMASI UYGUN BULUNMADI, ÇED SÜRECİ SONLANDIRILDI”

CHP Milletvekili Bektaşoğlu’nun sorduğu beş soruya Bakanlıktan verilen cevapta şu ifadelere yer verildi: “Giresun İli, Dereli İlçesi, Konuklu Köyü civarında Koza Altın İşletmeleri A.Ş. tarafından işletilmesi planlanan 82193 Ruhsat Numaralı Maden Arama (Sondaj) Faaliyeti Projesi için ÇED Başvuru Dosyası 11/12/2015 tarihinde Bakanlığımıza sunulmuş olup 11/02/2016 tarihinde Halkın Katılım Toplantısı gerçekleştirilmiştir. Giresun İl Özel İdaresi’nin 19.02.2016 tarihli ve 75 sayılı yazısı ve Giresun İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğümün 19.02.2016 tarihli ve 107-2137 sayılı yazısı ile projenin uygulanması uygun bulunmadığın- dan söz konusu projenin ÇED süreci sonlandırılmıştır”.

BEKTAŞOĞLU NE DEMİŞTİ?

Bektaşoğlu TBMM’ye verdiği soru önergesinde, Koza isimli şirkete altın arama izni verilmesi halinde bunun gelecekte çevreye, yayla turizmi, tarım ve hayvancılığa  telafisi mümkün olmayan zararlara neden olacağını belirterek, Bakana şu soruları yöneltmişti: “Kayyum tarafından yönetildiği için bir anlamda hükümetinizle yönetsel ilişki içinde olduğu kabul edilen Koza firmasının, altın arama adı altında yayla merkezinde ocak kurması, insan ve doğaya, su kaynakları ve orman envaline zarar verecek olması; başta çevreyi koruma görevi, yetki ve sorumluluğu olan bakanlığınızın, çevre cinayetine ortak gibi algılanmasına neden olmayacak mıdır?

Halkımız, sivil toplum ve çevre örgütleri, yörede yaşayan yurttaşlarımız, belediye başkanlarımızın çevreye bilimsel zararları için karşı çıktığı bu şirketin, ruhsatını iptal ederek yaylalarımızı ve insanlarımızı çevre felaketine maruz kalmaktan kurtarmayı düşünmekte misiniz?”