İNSANLIĞIN UTANCI; ‘HOCALI  KATLİAMI’

İNSANLIĞIN UTANCI; ‘HOCALI  KATLİAMI’

Kaç yıllardır emperyalist güçlerin dünyada ve Ortadoğu da çıkardığı fitnenin gelişiminden bu gün,  Suriye’de neler yaşandığını her kes biliyor. Suriye de yaşanan savaşın siyasi sonuçları tahmin edilmiş olsa da,  savaşın sonuçlarını  bu günden kestirmek zor olsa gerek. Arap ülkeleri Suriye topraklarının bölünme önderliğini emperyalist devletlerle işbirliği içinde yaparken, Türkiye Suriyeli binlerce mülteciye kol kanat açmış, söylentilere göre bunlardan bir kısmı da Osmanlı döneminde zorunlu göç ettirilmiş Ermenilermiş, Suriye den gelenlerin bir kısmına da şimdilerde vatandaşlık verilme peşinde.Türkiye devletinin de kısmen projelendirilerek dahil ettiği  emperyalist devletlerin siyasi jeopolitik yapısı Doğu Türkistan da Türk ve Müslümanlara karşı yapılan zulme bu gün Arakan da akıtılan mazlum kanına, oralardaki çığlıklara kulak vermezken… dün Ermenilerin bir Türk yurdu olan Karabağ da Hocalı da soydaşlarımıza yapılan soy kırımı basit bir olaymış gibi geçiştirip, ne şiş ne kebap yansın misali ile örtüştürülüyor olması düşündürücüdür.

Biliyorsunuz, dünya biliyor, 1992 şubat ayının 26 yı 27 ye bağlayan gecesi Karabağ’ın Hocalı kasabasında ermeni askerleri tarafından çeşitli işkencelerle yaşlı, genç, hasta, hamile çocuk demeden, insanlık dışı işkencelerle  resmi rakamlara göre 613 soydaşımız katledilmişti Birleşmiş Milletler Teşkilatı ve emperyalist devletler bu güne kadar bu katliamı yapanlara ne hesap sormuş, nede bir ceza verip bir ambargo uygulamıştır. Dahası halen Rusya’nın kızıllığını üzerinden atamamış bazı Azarbaycan’lılar bile bu soy kırımın üzerine fazla gitmeyerek unutturma siyasetini uygulama yöntemini seçmişlerdir. Bunun açık sebebi Karabağ’ın bir Türk yurdu, Hocalının bir Türk kasabası olmasıdır. Dünden bu güne kadar  tarihte hep Türk yurdu, Türk kışlağı,  verimli mümbit topraklarıyla  İçinden önemli Türk kültür adamları, edebiyatçılar, şairler, siyasetçi ve fikir adamları yetiştirmiş olan Karabağ… Türk yurdu seceresini asla kaybetmeyecektir.

Azerbaycan eski cumhurbaşkanı rahmetli Elçibey, daha genç yaşlarında Mısır ve Sibirya sürgünlerinde hep Karabağ’ı ve Azerbaycan’ın geleceğini düşünmüştü.  Bu gün Azerbaycan’ı yönetenlerin kendi hakimiyetlerini kurarken… kendi, diktatörce  sülaleden sülale ye geçecek yönetim tarzından ve kendi hanedanlığından başka şey düşünmediklerini göstermişlerdir. Son günlerde  Azerbaycan Cumhurbaşkanı Sayın Aliyev’in karısını, cumhurbaşkanı vekili ilan etmesi, bu tahminimi doğrular niteliktedir. Durum böyle olunca,  Azerbaycan’ın bu günkü yönetiminin  görünüşte olmasa da,  gizliden Ermenilerle kuzu sarması olduğu düşüncesi aklımıza gelmiyor değil. Böyle bir yönetimin   halen kızıllığını koruyan Rusya’nın  Azerbaycan kanadı olarak algılanması bana göre normaldir. Azerbaycan halkının bir kısmının   ülkelerindeki bu günkü gelişmeleri sessizce izlemesi, Karabağ’da ki  Ermeni işgalinin dondurulduğu anlamına da geliyor olabilir.

Hocalı da  Ruslar’ın yardımıyla Ermeni’lerin soydaşlarımıza yapmış olduğu soy kırımı asla unutulmayacak, unutturulmayacak. Ermeni’ler işkal ettikleri toprakları geri vermeli,  bu bölgenin siyasi, etnik, tarihsel yapısının barış sever milletler ve devletler  tarafından gözden geçirilerek,  Ermeni’lerin bu barbar ve işgalci damarları çürütülmeli.

 

Hocalı yetimlerini sevgi, saygı ile yad ederken; işkenceci Ermeni askerlerince hunharca öldürülen soydaşlarımıza rahmet diliyorum, ruhları şad olsun. Azeri’ler de, Türk gibi olanı… Türk’e göre yaşayanı seviyorum. Nerde mazlum bir Türk varsa… selam olsun onlara….

 

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?