Çotanaklar; Şanlıurfaspor’a Yapamadığını, Manisaspor’a Yaptı

Çotanaklar; Şanlıurfaspor’a Yapamadığını, Manisaspor’a Yaptı

Kurban Bayramı’ndan 1 gün önce deplasmanda karşılaştığımız Şanlıurfaspor’a karşı iyi bir oyun sergilediğimiz ve farklı galip gelmemiz gereken mücadeleden beraberlikle ve 1 puanla ayrılmak zorunda kalmıştık. Bu maçta puan kaybı yaşadık ve bizim için üzücü bir durum olsa da, futbol genelde böyle olduğu için toplumun büyük kesiminin ilgisini çekiyor ve çok seviliyor.

 

Ama uzun Kurban Bayramı tatilinin ardından Giresun’da geçtiğimiz Pazar günü Manisaspor karşısında seyrettiğimiz Giresunspor; yine kazanma arzusu, hücum futbolu ve yepyeni bir anlayışla maça başladı. Eğer Şanlıurfaspor maçının son 20 dakikasında oynadığımız futbolu tüm sezona yayabilirsek Giresunspor’un yenemeyeceği takım yoktur. Ama tabi ki bazı şartları göz önüne almak lazım. Örneğin bireysel futbol anlayışından vazgeçip, takım içinde yardımlaşma ve tek top anlayışının benimsersek, Giresunspor’un aile bütünlüğüyle beraber yani taraftar, yönetim ve futbolcular kenetlenirse neden şampiyon olmasın?

 

İşte bu duygu ve bu anlayışla başlayacağımız her maçı kazanırız diye umut ediyorum. Manisaspor karşısına Şanlıurfaspor maçında oynadığı güzel futbolun özgüveniyle sahaya çıktı Giresunspor. Şanlıurfa’da kaçan goller unutulmuş, tek hedef galibiyet düşüncesiyle mücadele vardı sahada. Yeşil-Beyazlı ekibimiz güç ve kuvvetini sağlamış, var gücüyle mücadele etti. Manisaspor karşısında oynadığı futbol; hem seyirciyi, hem de yönetimi memnun ediyordu. Futbolcu kardeşlerim yere sağlam basmayı öğrenmiş, topu hep kendilerinde tuttular. Zaten çağın futbolu kuvvete ve güce dayalı. Bunun yanında top tekniği tabi ki gerekli.

 

Giresunspor’un topa hâkimiyeti ve kendilerine özgüveni Manisaspor karşısında oynadığı futbolla kendini daha da belli etti. Kalede Eser özgüveni yerinde, takımı ve müdafaayı çok iyi yönlendirdi. Bir anlık gaflet, gol yemesine sebebiyet verdi. Tabi ki iyi kaleciler kötü gol yiyecek. Benim için iyi bir kaleci; takımına sahip çıkması ve müdafaanın kademe anlayışına katkı yapması ile kendini belli eder. Önünde İgors kafa hâkimiyeti yerinde, topla çok iyi ama birebirde çok ağır kalıyor. Kademe anlayışı bu açığını kapatıyor. Sağ ve sol beklerin çabuk olması onun daha iyi görünmesini sağlıyor. Arkasında Özgür hatalarını kapatıyor. Özgür Yılmaz oyuna topu sokmayı çabuklaştırırsa çok daha güzel olacak ama geçen seneden biraz daha güçsüz görünüyor. Ama takımı çok iyi yönlendiriyor. Eski Özgür Yılmaz’ı özlüyoruz.

 

İşte Giresunspor’u en iyi yanı; orta sahası. Dodo top tekniği ve çalışkanlığı ile bence maçın en iyi 3 kişisinden biriydi. İşte biz Dodo’ya hep böyle alışmıştık. İnşallah böyle devam eder. Orta sahanın başka bir yıldızı; dinamosu, mücadele azmi ve top çalma özelliğiyle Recep Aydın oldu. Ve yanında Giresunspor’un top cambazı Tomic. Topla futboluna doyum olmuyor, ama bir noktaya kadar… 1. çalım attın, 2. çalımı attın, ama 3.’ye itirazım var. Hem takıma zarar veriyorsun, hem kendine. Tekme yersin, sakatlanırsın. 3. topu çabuk bir şekilde araya bırakırsan daha fazla yıldız olursun. İyi ki arkanda Dodo ve Recep var. Aslanım sen topu koştur. Top senin yaşın gereği çok yorar. Yine de sen bilirsin. Ben ikazımı yapayım. Abwo bildiğimiz gibi… Hem rakibini müdafaada yoruyor, hem de rakip beki oyuna sokmuyor. İşte çağın futbolu da bunu gerektiriyor. Volkan Okumak gücün ve fiziğin yerinde; boş alan yarat kendine. Top iste, saklanma, sıfıra indin mi kafanı bir kaldır, gol attır. Bu Giresunspor taraftarı seni omuzlarında taşımak için sabırsızlanıyor.

 

Giresunspor bu haliyle bir tek Vedat Muriç’i arıyor. Ama Özgür Can gibi bir santraforu var ve ne yaptığını, ne yapması gerektiğini çok iyi biliyor. Var gücüyle kendinden fazlasını Giresunspor’a veriyor ve tek vuruşları çok iyi yapıyor. Bence maçın en iyi üçüncüsüydü. Ve takdire şayan bir futbol oynadı. Ama lig çok uzun bir maraton. Manisaspor maçı Onyekachi Okafor’un Giresun’da seyircisiyle ilk tanışması oldu. Taraftarı görünce biraz heyecanlandı ve bu durum onun futbolunu daha iyi göstermesini engelledi. Ama Şanlıurfaspor maçında oyuna girince çok daha etkiliydi. Kaliteli bir kumaş. Fizik gücü ve özgüveni yerine gelirse Giresunspor’un ve taraftarın sevgilisi olur. Bence 3 maç sonra Vedat Muriç’i aratmaz.

 

İşte benim Şanlıurfaspor ve Manisaspor maçlarında gördüklerim. Manisaspor’a çok fazla gol fırsatı vermeyen Giresunspor gücü ve kuvveti yerinde diye düşünüyorum. İşte ben buradan Giresunspor teknik direktörü Mustafa KAPLAN ve ekibine teşekkür ediyorum. Tabi ki herkesin hatası olacak. Giresunspor ne kadar az hata yaparsa bu yarışta daha fazla söz sahibi olacak. Hatayı en az yapan da sezon sonu Play-Off oynamadan direkt Süper Lig’e çıkacak. İnşallah sezon sonu Süper Lig’e direkt yükselen 2 takımdan 1’i de biz oluruz. Ondan sonra seyreyleyin siz Giresun sokaklarını… Olmadı Play-Off’da şansımızı deneriz… Bu hayaller güzel ama inşallah bugünkü hayallerimizin sezon sonuna kadar devam etmesini umut ediyorum.

 

Bir de Giresunspor taraftarlarına sesleniyorum. Gayemiz Giresunspor ise, Giresunsporlu isek, el ele, gönül gönüle verip birbirimizin bağrına basacağız. Taraftarlar arası küskünlük olmaz. Yine söylüyorum biz Giresunluyuz ve Giresunsporluyuz. Birlikten güç doğar kuvvet doğar. İlk maçta bu kırgınlığa tezahüratlarla son vereceğiz. Biz Giresunspor’u sokakta bulmadık. Bu Giresunspor’un temelinde haram yoktur. Atalarımız birlik ve beraberliğimiz bozulmasın ve Giresunspor yaşasın diye bu kulübü bizlere emanet etti. Hadi hep beraber şampiyonluk ve Süper Lig için omuz omuza…

Bizim Giresunspor’dan başka neyimiz kaldı ki? Çotanaklar; bizim gönül bağımız ve birliğimizin en önemli sembolüdür…

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?