Böyle Demokrasi Olur mu?

Böyle Demokrasi Olur mu?

Geçtiğimiz günlerde yapılan TÜRMOB Genel Kurulu ilginç sonuçların ortaya çıkmasına neden oldu. Açıklanan genel kurul sonuçları ile demokratik teamüller birbirine uymadı. Demokrasilerde alınan oyların sonuçlara uyması beklenirken burada tam tersi oldu. Demokrasilerde bir oy fazla alan kazanır oysa burada kazananla kaybeden arasında 60 oy farkı var. Bununla da kalmıyor 3.sıradaki kaybederken ondan bir sonra gelen kişi seçimi kazanabiliyor. Şaşırmayın lütfen 3.sıradaki kazanamıyor ama dördüncü sıradaki kazanıyor. Olur, mu oluyor işte.
3568 sayılı yasa 1989 yılında çıkarken o günün maliye bürokratları yarın öbürgün mesleği bırakıp özel yaşama geçtiğimizde bizim de bir mesleğimiz olsun diye Yeminli Mali Müşavir diye bir meslek icat etmişler bunu da yasaya dercetmişler. Bununla da kalmamışlar, olur ya mesleği ifa edersek meslek örgütünde de bir yerimiz olsun demişler ve örgütün hakim ortağı ve sahibi biz olalım demişler. Bugün sayıları 5 bine yaklaşan YMM arasından seçilen 60 kadar YMM delegesi, birlik seçimlerinde en ayrıcalıklı noktada bulunuyorlar. Meslek yasasına ustalıkla koydukları yönetim kurulunda 5 YMM olmak zorundadır hükmü ile kendilerinin bu ayrıcalıklı konumunu sağlamlaştırmışlar. Buna karşılık yaklaşık 100 bin SMMM kendisini birlik içinde hep üvey evlat gibi görüyor. Yaklaşık 1700 delege ile temsil edilen bu kalabalık grup seçilmiş gruplarda kendini ikinci sınıf vatandaş gibi görüyor.
Tablo: türmob1
Yapılan seçimlere 6 liste halinde giren gruplar sırasıyla 786, 479, 191,177, 42, 34 gibi oylar aldılar. Bu oyla nispi sisteme göre hesaplandığında 786 Oy Alan Çağdaş Grup 4, Masum Türker Grubu 3, Alim Karataş Grubu 1, Nevzat Akkaya Grubu da 1 üyelik kazanacaktı. Ancak sonuç hiçte öyle olmadı, bu garip ve ilginç sistem sayesinde Çağdaş Grup 6, Masum Türker Grubu da 3 üyelik aldılar. Masum Türker grubunda 3. sıradaki SMMM yönetime giremezken yerine 4.sıradaki YMM yönetime girdi. Yukarıdaki tabloda açıkça alınan oylar ve kazananlar görülüyor. Buradan da anlaşıldığı kadarıyla YMM’ler İrfan Hüseyin Yıldız, Cemal Yükselen ve Ercan Beyazıtlı daha az oy aldıkları halde asıl üye olurken Alim Karataş, Nevzat Akkaya ve Ertuğrul Erdem yedek üye olmuşlardır. Demokrasilerde oy sayısı önemli iken bunların kazanmasına niye kimse ses çıkarmıyor acaba?
Tablo: türmob2
Yukarıdaki tabloda açıkça görüldüğü gibi yönetimde 5 YMM 4 SMMM ilkesi olmasaydı bugün yönetimde 2 YMM 7 SMMM olacaktı. Bu da yıllardır yaşanılan sıkıntıyı büyük ölçüde giderecek ve meslek barışına katkıda bulunacaktı. Ama yıllardır birileri bizlere yönetimde 5 YMM ve 4 SMMM olacak dediler ve biz öyle anladık. Oysa 3568 sayılı kanunun 35. Maddesi hiçte öyle bir şey söylemiyor ve anlaşılmıyor. “Birlik Genel Kurulu üyeleri arasından üç yıl için seçilen dokuz asıl ve dokuz yedek üyeden oluşur. Yönetim Kurulu üyelerinden beşinin yeminli mali müşavir olması zorunludur.” şeklinde düzenlenen madde metni dikkatle incelendiğinde asıl ve yedek içinde 5 YMM’nin zorunlu olduğunu belirtiyor. Kanun koyucu gerçekte ne arzu etti tam bilemiyoruz ama istese Disiplin Kurulunu düzenleyen 38 maddedeki gibi asıl konusunu özellikle zikredebilir ve “asıl üyelerin beşinin yeminli mali müşavir olması zorunludur” diyebilirdi. Demediğine göre asıl üyelerin beşinin YMM olması gerektiği zorlamadır, hem de demokratik değildir.
Yapılacak şey çok basittir. Hem Masum Türker Grubundan seçilen Ertuğrul Erdem, hem de Alim Karataş ve Nevzat Akkaya kendilerine verilen oylara sahip çıkmalı ve seçmen iradesinin tecelli etmesine katkı vermelidirler. Her üye ve delege de TÜRMOB’a ve gruplara tazyik yapmalı ve seçilenlere haklarının teslim edilmesine katkı sağlamalıdır. Yoksa hakkımızı almak için bir 30 sene daha beklemek durumunda kalabiliriz.

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?