Bence de öyle!

Eğitim sistemine gün geçtikçe bir şeyler oluyor…

El-alemin ‘eğitim sistemi’ koşar-adım çağı yakalamaya çalışırken; bizim ‘eğitim sistemimiz’ günde güne orta-çağ karanlığına doğru gidiyor…

Bu gerisin-geri gidişe de kimsenin itirazı yok zaten!

‘Gitmeye kararlı olduğu yere’ herkesin gözleri önünde gidiyor!

Her neyse…

Bu kadar ‘ısınma turu’ yeter dedikten sonra,şimdi gel-gelelim asıl anlatmak istediğimiz konuya…

Dün değerli meslektaşım ve kadim dostlarımdan;Nazmi Kasım’ın ‘sosyal sayfasında’ (aşağıda görselde paylaştığım) Konya’da bir okulun gelecek yılın eğitim-öğretim dönemine ait bir ilanı gördüm ve ne yalan söyleyeyim inanmakla-inanmamak arasında bir süre bocalayıp durdum…

Çünkü inanılacak gibi değildi ve sizlerinde(görselde okuyacağınız gibi) ilanda şöyle yazıyordu;

“2017-18 yılından itibaren kız-erkek öğrenciler ayrı sınıflarda eğitime devam edecek.” imza: Ömer Faruk Özarslan…

Nasıl, güzel değil mi?

Şimdi bu soruya birçoğunuzun “Eh, ne dememizi bekliyorsun be kardeşim…Kimilerine göre çağ dışı, kimilerine göre bal börek!” dediğinizi hisseder gibiyim!

Bende böyle düşünüyorum…

Ancak bazılarınız “Bu bir ideolojik uygulama” diye düşünenleriniz varsa, sakın düşünmeyin, değerli bu okul müdürü bunu asla ve asla ideolojik olarak yapmadıklarını ileri söylüyor ve gerekçesini de şöyle ileri sürüyor;

“Bu uygulamamızın; siyasi,ideolojik ve dini boyutu yok. Velilerin talepleri vardı. Velilerin taleplerini yerine getirdik.”

Ne güzel be!

Velilerin talepleri doğrultusunda ve böyle demokratik kararların alındığı bir dönemde ‘öğretmenlik’ yapamadık gitti!

Bizler hep yukarıdan ‘dikte’ ettirilen emir ve talimatlara uyardık!

Eğer ‘verilen talimatların’ bir virgülünü gözden kaçırsak ‘çıra’ gibi yanardık!

Halbuki Konya’da Konevi Anadolu Lisesinin sayın müdürü geçen yıl hiçbir üst-düzey amirin haberi olmadan ve sadece velilerin talep ve istekleri doğrultusunda oğlanları ve kızları birbirlerinden ayırarak, ayrı-ayrı sınıflarda eğitim-öğretim uygulaması yapmış da,Konya İl Milli Eğitim Müdürü de herkes gibi daha yeni duşmuş ister inan, ister inanma!

Aynen böyle olmuş ve şimdi de Müdür hakkında soruşturma açıp konunun takipçisini olduğu söyleyip, şöyle diyor;

“Yönetmenlik hükümlerine aykırı bir durum. Konuyla ilgili okula inceleme ve soruşturma başlattık. Ne ilçe, nede İl Müdürlüğünün haberi yok. Velilerin talepleri olabilir ama bizler yönetmenliği uygulamak zorundayız. Geçen dönem pilot olarak bir sınıf oluşturmuşlar, ondan da haberimiz yok. Okul müdürlerinin böyle bir yetkileri yok. Geçen dönem açılan sınıf içinde soruşturma açtık. Duyuruları da hemen kaldırmalarını söyledik.”

Evet. evet yanlış değil, doğru okudunuz…

Uçan kuştan haberi olması gereken İl Milli Eğitim Müdürünün de hiçbir şeyden haberi yok!

O’da senin-benim gibi yeni duymuş!

Eh, üstelik yeni duysa ne yazar, duymasa ne yazar;Okul müdürü neyi yapıp-yapmayacağını zaten kafasına koymuş!

Üstelik sadece bir tane mi var böyle düşünen Okul müdürü?

Kıyamet kadar var!

Üstelik sarıca-arı gibi ülkenin dört-bir yanını sarmışlar!

Ama görmesi gerekenler ‘görmek istemediği’ için saklanıyorlar!

Ve şimdi de yavaş-yavaş, birer-birer ortaya çıkıyorlar!

Sanırım ‘anlamak’ isteyenler bu kadarıyla da anlamıştır diyerek, özetleyerek sonlandırmak istiyorum;

Uzayın derinliklerindeki gezegenleri birer-birer teslim alan eloğlu ülkelerini ileriye taşımak için daha da eğitimde ileri adım atmayı düşünürken, biz her nedense ‘Cilalı Taş Devrinde’ acaba taşlara nasıl ‘cila çekiyorlardı’ merakının içinde, eğitim sistemimizi adım, adım geriye taşıyoruz!

Yani ‘Mehteran Yürüyüşünden’ hala vazgeçmiyoruz!

Ne demeli bilmem ki?

En azından bu sohbeti nasıl bitirmeli?

En iyisi özetle şöyle bitirmeli; “Beyler, bu gidiş iyi gidiş değil!”

Toplumu çağın gerisine taşımak hiç mi ‘hiç’ iyi değil!

Hele-hele emperyalizmin oyununa gelmek ve miskin Ortadoğu gericisine özenmek hepten rezillik, kepazelik!

Başka ne söylenebilir ki!