Papazı verdik, peki ne aldık?

Papazı verdik, peki ne aldık?

Deniz Yücel adını anımsarsınız. Türk asıllı Alma gazetecidir. Die Welt Gazetesinin Türkiye temsilcisidir.
“Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek” suçlarından Türkiye’de tutuklandı. Hakkında 4 yıldan 18 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
Almanya, başta Merkel olmak üzere Deniz Yücel’in serbest bırakılmasını istedi…
Türkiye’de “PKK ve FETÖ propagandası yaptı” iddiaları günlerdir medyada yer aldı. Başta Erdoğan olmak üzere iktidardan gerek Deniz Yücel’e, gerekse “serbest bırakın” talebini dile getiren Almanya’ya sert eleştiriler yapıldı.
Erdoğan, Deniz Yücel için, “Terörist”, “Ajan terörist”, “Alman ajanı” suçlamalarında bulundu. Hatta Beyaz TV ve TGRT ortak yayınında, Deniz Yücel’in iadesi konusu da gündeme gelmesi üzerine, “Hiçbir surette olmayacak, ben bu makamda olduğum sürece asla” dedi..
Şubat 2018’de dönemin Başbakanı Binali Yıldırım Almanya ziyareti öncesi, “Deniz Yücel’in kısa zaman içinde serbest kalacağını umuyorum” açıklamasını yaptı.
Yıldırım’ın Almanya gezisi ve Merkel ile görüşmesinden kısa süre sonra Deniz Yücel serbest bırakıldı. Kendisini havaalanında bekleyen uçağa binerek Almanya’ya gitti.
Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier , “Yücel’in tahliye edilmesinin Türk-Alman ilişkilerinin iyileşmesine yol açacak koşulları sağlamasını ümit ediyorum.” Açıklamasında bulundu.
Deniz Yücel için söylenen; “terörist”, “ajan terörist”, “Alman ajanı” sözleri ile “..ben bu makamda olduğum sürece asla” sözleri de unutuldu gitti…
***
Papaz Brunson ismini de kamuoyu biliyor. 9 Aralık 2016 tarihinde İzmir’de tutuklanmıştı. Brunson hakkında ‘FETÖ’ye ve PKK’ya üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemekten’ 15, ‘devletin gizli kalması gereken bilgileri siyasal veya askeri casusluktan’ da 20 yıl olmak üzere 35 yıl hapis cezası istenmişti.
Başkan Trump ve ABD’li yetkilikler Brunson’ un serbest bırakılması için Türkiye’den talepte bulunmaya başladılar.
Tepki gösterdik. “Hukuk devletiyiz” dedik.
ABD ile aramızda ‘Rahip krizi’ başladı. Döviz artışını dahi bu krize bağladı yetkililer.
“Ey ABD, ey Trump” diye başlayan sert sözler ettik…
“Ver papazı, al papazı” dedik…
Papaz Brunson’a karşılık FETÖ liderini vermelerini istedik.
Bu arada yandaş medya papaz için suçlamalara başladı. Öyle suçlamalar yapıldı ki, fotoğraflar paylaşıldı ki…
“Ajan” oldu…” Terörist” oldu… “PKK destekçisi” oldu. “FETÖ’ cü oldu.”
Mayıs ayında Erdoğan, “terör örgütleriyle ilişkileri olan birisi” diyordu.
Bu haberlere göre Papazın serbest kalması olanaksız görünüyordu!
Çünkü yine Erdoğan 29 Temmuz günü ABD’ye Papaz konusunda adeta rest çekiyordu. “Biz göbeğimizden ABD’ye bağlı değiliz. Brunson’u hiçbir zaman pazarlık konusu yapmadık.”
Bu açıklamalar sonrası, yandaş Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak ise köşesinde şöyle yazıyordu.
“…mademki tehdit bir papaz üzerinden yapılıyor, bütün bunlardan sonra, yargının doğal akışı bile olsa; Brunson’ un bırakılması, tamamen bu tehditlerin sonucu olarak algılanacaktır… Türkiye’yi artık “o çocukları” yönetmiyor.”
Aynı günlerde yine Erdoğan ne diyordu?
“Bu fakir bu görevde olduğu sürece o teröristi alamazsınız.”
***
24 Eylül tarihli Wall Street Journal Gazetesi “Rahip Brunson 12 Ekim’de serbest “ haberi yayınladı.
O günlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Türkiye Heyeti BM Genel Kurulu Toplantısı için ABD’de bulunuyordu!
Demek ki ABD’de papaz konusunda Türk ve ABD’li yetkililer arasında bir görüşme olmuştu ki Beyaz Saray’a yakın WSJ gazetesi bu haberi yapmıştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan üç gün önce Macaristan dönüşünde uçakta yaptığı açıklamada; “…yargı ne karar verirse, o karara uymak zorundayım” açıklamasında bulundu.
Aynı gün ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, “Rahip Brunson’un serbest bırakılmasını bekliyoruz” açıklamasında bulunmuştu..
Sözcü Nauert’in beklentisini açıklaması ve Erdoğan’ın topu yargıya atması üzerine bir ‘uzlaşma’ olduğu, bu ‘uzlaşma’ sonucu Papaz Brunson’un serbest kalacağı beklentisi oluştu.
Nitekim 12 Ekim günü, tanıklar ifadelerini değiştirdiler. Savcılık mütalaasını değiştirdi.
Mahkemede, yattığı süreyi dikkate alarak serbest bıraktı.
Brunson ‘da tıpkı Deniz Yücel gibi daha önceden gelen ve kendisini bekleyen uçağa binerek ABD’ye uçtu.
Beyaz Saray’da Trump tarafından ağırlandı.
Ve Trump, Papazın serbest bırakılması konusunda Cumhurbaşkanı Erdoğan’a teşekkür etti.
Bağımsız ve tarafsız Türk yargısına değil!.
***
Biz artık ‘Papaz Kaçtı’ oyunu mu oynasak,
Papazkarası mı içsek,
Düştük birbirimize…
Bu defa ‘atı alıp Üsküdar’ı geçen’ Trump oldu.
Bize ise; iç politika amaçlı söylenen sözler ve yandaş medyada yazılan yazılar kaldı…
Ha birde yargımızın gerçekten ‘ tarafsız ve bağımsız’ olduğunu öğrenmiş olduk(!)
Yetmez mi?

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?