Cumhurbaşkanının, “..TEOG’u istemiyorum..” söyleminin ardından sekiz ay geçti.
Beklemedikleri anda, tamamen habersiz ve hazırlıksız yakalanan MEB, aylarca ne yapacağına karar veremedi, telaşa kapılarak çözüm arayışına yöneldi.
Eğitimle yakından uzaktan ilgisi bulunmayan troller devreye sokularak, yandaş basın aracılığı ile toplumu yönlendirmeye başladılar.
Üstelik, eğitim alanında ‘devrim’ yapıldığı öyküsü anlatılarak.
Ülkenin geleceğini doğrudan ilgilendiren eğitim o kadar hafife alındı ki, ne yapılması gerektiği üzerinde kimseye danışılma gereksinimi bile duyulmadı.
Uzun uğraşlardan sonra ortaöğretime geçiş sisteminin ana hatları belirlendi.
Bu sırada,“Nitelikli-niteliksiz okullar’ sınıflandırma ve tanımlaması yaparak, dünya eğitim literatürüne büyük katkıda bulunan MEB’nı kutlamak gerek.
Sınavla öğrenci alan ‘nitelikli’, diğerleri ‘niteliksiz’ okul oldu.
Açıklanan yeni sistemdeki anlaşılmaz ve belirsizlik sürmekte.
747’si imam hatip ve meslek liseleri olan, sınavla öğrenci alacak 1367 okul belirlendi.
Bu yıl yaklaşık 1.2 milyon öğrenci liselere yerleştirilecek.
Sadece 127 bini ‘nitelikli okullara’ kayıt yaptırabilecek.
Geriye kalanlar, en yakınında bulunan imam hatipler ya da özel liselere.
24 Haziran seçimine odaklanan ülke insanın çoğunluğunun umurunda değil gibi.
Önceliğini seçimlere vererek çocuğunun geleceğini ötelemiş durumda.
2 Haziranda yapılacak sınav sonrası çok çırpınılacak ama ‘iş işten geçmiş’ olacak.
İl ve ilçelerdeki yöneticiler, öğretmen ve veliler de sistem hakkında bilgili değiller.
Şimdilik bilinen, adrese dayalı en yakın okulun dikkate alınacağı.
Bakanlığın yaklaşımı, her öğrencinin imam hatiplere devam etmesi yönünde.
Hangi sonuçla karşılaşacağını görebilen duyarlı veliler endişe yaşamakta.
‘Olacağına varır, nasipte ne varsa o.’ diyen kadercilerin umurunda değil.
İlimizde yaklaşık 4500 öğrenciden 700’ü sınav sonucuna göre yerleştirilecek.
3800 öğrenci mi? çok azı özel okullara, kalanlar ise imam hatiplere.
İlimize büyük hizmet yaparak, öğrencilerin tamamını üniversiteye yerleştiren Hamdi
Bozbağ Anadolu Lisesinin ‘niteliksiz okul’ kapsamında değerlendirmesine ne demeli?
Nitelik ve nicelik yönünden hangi ölçütlere uymadı?
Şehrimizin en güzide ve gözde okulu sıradan hale getirilirken vicdanınız sızlamadı mı?
İl milli eğitim müdürü okulun marka değerini öğrenememiş olabilir.
Okulu, A’dan Z’ye bilen yardımcısı, eski okul müdürü siz nerelerdesiniz?
Kurum müdürü bir gün buralardan gider ancak, siz kalacaksınız.
Bilesiniz ki duyarsızlığınız ile, ilde eğitimdeki çöküşün tek nedeni siz olacaksınız.
Nurettin Canikli adı Aksu imam hatip lisesine, yetmiyormuşçasına, babasının adı da Alucra’da bir ortaokula, yönetmeliğe tamamen aykırı verilirken hesabınız neydi?
‘Okullara Ad Verilmesi Yönetmeliği’nin hangi maddesini ölçüt olarak aldınız?
Okul yapımına hangi katkıda bulundular, bir top kâğıt mı aldılar?
Yoksa makamlarda kalmanın bedeli mi?
Az da olsa eğitime katkı sağlamaya çalışın, bir eser bırakınız.
24 Haziran seçimleri ülkemizin geleceği, rejimi yönünden çok önemli.
Ya, demokratik parlamenter sistem, ya da ‘tek adam’ yönetim biçimi.
Karar, seçmenlerin tercihleri ile verilecek.
Önceliğiniz çocuk ve torunlarınızın geleceğine yönelik olmalı.
Çocuklarımızın hak, hukuk, adaletin sağlandığı, demokratik, özgür, demokrasinin tüm kural ve kurumlarıyla evrensel değerlerde uygulanmaya konulduğu bir ülkede yaşamaları için çağdaş, laik, bilimsel.. eğitim almalarını istemek her bireyin asli görevi olmalı.