MUHTARLAR GÜNÜ NEDİR? İLK KADIN MUHTAR KİMDİR?

MUHTARLAR GÜNÜ NEDİR? İLK KADIN MUHTAR KİMDİR?

Bundan iki yıl önce…

Yani 2015 yılında çıkarılan bir yasayla 19 Ekim tarihi “Muhtarlar Günü” olarak ilan edildi…

Çıkarılan yasa gerekçesiyle birlikte kamuoyuna şöyle duyuruldu;

“Muhtarlarımız ve muhtarlık müessesesinin ihtiyaçları, karşılaştıkları sorunlar ve bu sorunlara yönelik çözüm önerileri ile bu müessesenin tarihsel bağlarını koruyarak geleceğe ilişkin vizyonunun belirlenmesine yönelik çalışmaların yürütülmesi amacıyla 19 Ekim gününün Muhtarlar Günü olarak belirlenmesi uygun görülmüştür. Muhtarlar Günü kapsamında yapılacak etkinlikler, İçişleri Bakanlığı tarafından belirlenecek esas ve usuller çerçevesinde yürütülecektir. Bilgilerini ve gereğini rica ederim.”

Güzeeel!…

İnanın muhtarlar için böyle bir ‘gün’ kutlanması için alınan karara ve çıkarılan yasaya en az muhtarlar kadar bende sevindim…

Sevincimin gerekçesi ise şöyle; herkesin ve her mesleğin ‘günleri’ ve ‘haftaları’ oluyor da muhtarların niye olmasın?

Onlarında olmalıydı…

Ve iki yıl önce çıkarılan yasayla, şimdi onlarında kendi aralarında da olsa ‘kutlayacağı’ bir özel günleri var…

Bende unutmadan ve peşin-peşin “19 Ekim Muhtarlar Gününü” en samimi duygularımla kutlar ve yönettiği köy ve mahallelerde daha da başarılı olmalarını dilerim.”

Ancaaaaak!…

Konuya birazda (eski) bir eğitimci duyarlılığı ile yaklaşmak isterim.

Ve günümüz muhtarlarının, çağının sorumluluğunu omuzlarında hisseden ve taşıyan muhtarlar olmasını talep ederim…

Çünkü köylerde eskisi gibi şimdi öğretmen falan olmadığı için ‘köy yönetimi’ muhtarla-imama kaldı…

Eskiden köylerde öğretmen varken (üçlü kararname örneği gibi) köyün ortak yönetimi; Muhtar+öğretmen+ köy imamıydı…

Şimdi ise köyler sadece ve sadece Muhtar’la/imama kaldı…

Şehir bünyesindeki mahalle muhtarları ise (bildiğim kadarıyla) daha çok ‘mahallelerinin ortak yönetimini’ şehirlerin veya büyük kentlerin belediye başkanlarının siyasal duruş ve keyfiyetlerine göre yapıyordur gibi geliyor bana!

Hatta muhtar hem iktidar yanlısı ve hemde bulunduğu kasabanın veya kentin belediye başkanı da, iktidarın belediye başkanıysa, işte o muhtar daha da şanslıdır diye düşünüyorum!…

Bilmem yanılıyor muyum? (dedikten sonra)

Şimdi birazcıkta (serde eğitimcilik alışkanlığı var ya) muhtarlar konusunda tarihi bir ‘bilgi notu’ vermek istiyorum…

Cumhuriyet kurulmuştur…

Ve aradan çok zaman geçmeden o büyük insen Mustafa Kemal Atatürk,bin yıllık geleneği alt-üst etmiş ve altın bir tepsi üzerinde kadınların da insanca yaşamaları için haklarını sunmuştur!

Cumhuriyet daha 9 yaşındadır…

Kadınlar, geleneksel alışkanlıklarını bir türlü bırakamamaktadır!

Ama Mustafa Kemal’in düşünce yastığında ise; çağdaş bir Türkiye yatmaktadır!

Ve Mustafa kemal bu; düşündüğünü mutlaka yaşamın pratiğine taşıyacaktır!

Ve taşımıştır…

Daha medeni yasa ülkeye; ha girdi, ha girecek derken, Yalova’nın Gacık Köyünden yürekli bir kadın atama yoluyla muhtar yapmıştır.

Bu atama yoluyla görev üstlenen ilk kadının adı;Meliha Manço’dur

Ve tarih; 1932’dir…

İlk kadın muhtarın yaşı ise; 22’dir… (ikinci görselde görünen)

Seçme ve seçilme yasası çıkarıldıktan sonra “seçim yoluyla” ilk seçilen kadın muhtarımız ise; Aydın’ın Karpuzlu İlçesi Merkez köyünden;Gül ESİN’dir…

Halk arasındaki adı: Gülkız Übbül’dür…

1933 yılında yapılan seçim sonucu 500 oy alarak, Türkiye’de seçim yoluyla muhtar olan ilk kadın muhtardır…

Muhtar seçildiğinde 32 yaşındadır…

Ve muhtar seçildiğinde onu ilk tebrik eden üst düzey yönetici; Mustafa Kemal’dır…

Gül Esin, muhtar olur-olmaz, çok önemli çalışmaların altına imza atmış ve çok radikal kararlar almıştır..

Örneğin, ilk iş olarak; Kahvelerde kumar oyununu kaldırmıştır.

Kadınların sosyal yaşamın içinde yer alması için uğraşmıştır…

Kız çocukları başta olmak üzere, tüm çocukların okula yazılması için gecesini-gündüzüne katmış ve çocukların ailesini iknaya çalışmıştır.

Kılık-kıyafet devriminin yerleşmesi için okulun öğretmeni ile birlikte öncülük yapmıştır…

O tarihlerde çok ön planda olan ‘kız kaçırma’ olaylarını önlemiş ve ‘nikah işlerini’ tıkır-tıkır işleyen bir hale dönüştürmüştür…

Daha yeni kurulan Halk-Evi çalışmalarına bizzat katkı sunmuştur.

Cumhuriyet’in seçim yoluyla ilk kadın muhtarı olan Gül ESİN, bu çalışmaları yaparken; Cumhuriyet 10 ve kendisi 32 yaşındadır…

Ve yıl: 1933’dür…

Yani demek ki bundan tam 84 yıl önce Gül ESİN bunları yapıyor.

Acaba bugünkü muhtarlarımız ne yapıyor?

84 yıl önce Gül ESİN’in yaptıklarının yarısı yapabiliyorlar mıdır dersiniz?

Ha şunu da belirtmeden geçmeyelim.

O tarihlerde (diğer muhtarlar da dahil) muhtar oldu diye ne belinde ‘beylik tabancası’ vardı, nede azda olsa maaş falan almıyorlardı…

Yaptıkları bütün çalışmaları gönüllülük esasına dayalı yapıyorlardı ve hatta mutfağından ve cebinden bile giderleri oluyordu…

Her neyse..

’19 Ekim Muhtarlar Günü’ nedeniyle, muhtarların bu özel günlerini en samimi bir biçimde tekrar kutlar ve çalışmalarının, yaşadığımız çağa daha uygun ve toplumsal içerikli olmasını dilerim….

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?