Cumhurbaşkanının, ‘..TEOG’u istemiyorum, kaldırılacak..’ sözlerinin üzerinden yedi ay geçtikten sonra, liselere geçiş uygulaması netleşmeye başladı.

Her zaman yapıldığı gibi hazırlıksız olan, ne yapabileceğini bilemeyen bakanlık, nihayet yeni uygulanacak sisteme ilişkin açıklama yaptı.

Adına ‘çember sistemi’ konulan yerleştirme, çocuğun evine en yakın okula devam edeceği yönündeydi.

Hafta içinde ortaya çıkan bakan sadece okul listelerini açıkladı.

Yaklaşık 1.3 milyon öğrenciyi ilgilendiren yerleştirme netleşmiş değil.

Birçok sorunun yanıtı yok, belirsizlik devam etmekte.

‘Kervan yolda düzelir’ yaklaşımı ile ‘körebe’ oynanmakta..

İlgili bakanın habersiz olduğu uygulamadan ne beklenir ki?

Bir şeyler eveleyip, geveleyerek sistemi savunmaya çalışmakta.

En yakışıksız olanı ise, bazı okullara ‘nitelikli okul’ adı verilerek ayrılması.

Bu okullara girebilmek sınava tabi.

Elbette sınav olacak ve olmalı da.

Sınavla öğrenci alacak olan 1367 okulda İHL ve meslek liseleri çoğunlukta.

Bu okullar seçilirken hangi ölçütlerin dikkate alındığı bilinmemekte.

Bir dönemlere damgasını vuran, öğrencileri üst okullara yerleştirmede başarılara imza atan Anadolu Liseleri epey gerilerde bırakıldı ve İHL’nin öğrenci sayıları artırıldı.

Ülke genelinde 220 Anadolu Lisesine karşılık, 298 İHL ‘nitelikli’ olarak belirlenmiş.

Eğitimde niteliğin tabela ile olmayacağını onların dışındaki herkes bilmekte.

Adına ‘nitelikli okul’ koysanız neye yarar ki?

Bu okulların öğrenci, öğretmen, yönetici, proje hazırlama, bilim, sanat, sosyal, sportif, kültürel alanlarda yeterli ve çok yönlü olması gerekir.

Tüm okullara ‘nitelikli okul’ demeye var mısınız?

Sınavı kazanamayan bir milyon öğrenciyi ne yapacaksınız?

Onları ‘niteliksiz okul’ olarak bildiğiniz yerlere mi yerleştireceksiniz?

Önemli olan verilen eğitimin niteliğinden söz edebilmek.

Böyle bir dertleri de yok.

‘Dindar ve kindar’ olacak ‘tek tip genç’ yetiştirmenin yolu bu olsa gerek.

Trafikte dönüşü olmayan ‘mecburi yön’ yazılan tabeladaki gibi.

Her yol İHL’ne çıkmakta.

1986-87 öğretim yılında açılan Giresun Hamdi Bozbağ Anadolu Lisesinde 25 yıl Okul Müdürü olarak görev yapan A.Hamdi Kara yönetiminde, diğer yönetici ve öğretmenleriyle beraber büyük başarılara imza atarak, mezun ettikleri öğrencilerin tamamını, (yaklaşık 4 bin) üniversiteye göndermişler, ülke genelinde ilk 20 başarılı okul sıralamasına girmişlerdi.

Giresun iline çok büyük hizmetler veren bu güzide kurum bakanlığın açıkladığı ‘nitelikli okul’ statüsüne alınmamış ancak, daha birkaç yıl önce açılan N. Canikli İHL ile Endüstri Meslek Lisesi bu kapsamda değerlendirilmiş.

H.Bozbağ Anadolu Lisesini yok say, başarılı olmadığı bilinen İHL’ne evet de.

Veli, öğretmen, ilçe ve il yöneticileri, hatta bakan da yeni sistemin uygulanması hakkında yeterli bilgiye sahip değiller.

Asıl hedefin düşünmeyen, sorgulamayan, eleştirmeyen, neden-sonuç bağlantısı kuramayan, aklını kolayca kiraya verebilen ‘dindar ve kindar’, ‘vur de vuralım, öl de ölelim’ naralarıyla kendinden geçen bir kuşak yetiştirilmesi olduğu ne zaman anlaşılacak ki?

Çoğunluğu duyarsız, ‘ninnilerle, minnilerle’ uyutulan veliler, rahatınızı bozmayın ve ‘Anderson’dan Masallar’ dinlemeye devam ediniz.