Şaban KARAKAYA
Şaban KARAKAYA
saban@giresungundem.com
İLKLERİN ALTINA İMZA ATARDI ÇOK RENKLİ BİR KİŞİLİĞİ VARDI
  • 0
  • 244
  • 08 Ağustos 2021 Pazar
  • +
  • -

Merhaba sevgili dostlar,

Merhaba değerli canlar,

Bugünkü sohbetimizde sizlere küçücük bir ilçede ‘kimsenin yapmadığı işleri’ yaparak ‘ilklerin’ altına imza atan…

Çok renkli bir kişiliği olan…

‘Sinemacı Aziz’ olarak bellenip tanınan…

Ve arkasında unutulmaz izler bırakarak, dün aramızdan ayrılan değerli bir büyüğümüzün yaşamından kısa kesitler sunmak istiyorum bugün sizlere…

Yıl; 1960’lı yılların başları…

Dereli ilçesi 4-5 yaşlarında…

Nüfus; 2500-3000 arasında filan…

Cadde ve sokaklar toprak ve aynı zamanda irili-ufaklı hendeklerle dolu…

İlçede henüz ensesi ve cüzdanı kalın ‘girişimci’ tüccar ve esnaf takımı yok…

Kısacası, herkes birbirinin benzeri işleri yapıyor…

Yani; Kimse cesaret edip de, ilçede olmayan işlerin ticaretini yapmaya cesaret edemiyor…

Ve ilçede neyi ‘satmak’ istiyorsa, dışarıdan getirip satıyor…

İşte sözünü ettiğimiz o günlerde ortaya ‘Aziz Bayrak’ isimli genç bir delikanlı çıkıyor…

Küçücük bir nüfusa sahip Dereli ilçesinde ‘Gazoz İmalathanesi’ açıyor…

Meyveli ve sade gazoz imalatı yapıyor…

Ve imalatını yaptığı gazozun adını da ‘Aksu Gazozu’ veriyor…

Kendi çabalarıyla ve emeğiyle sürdürdüğü bu imalat yolculuğu (büyük şirketlerle yarış edemediği için) iki-üç yıl sonra kapatmak zorunda kalıyor…

Gazoz imalathanesini kapatıyor ‘kapatmasına’ ama…

Aziz Bayrak, kimsenin cesaret edemediği işlerin peşinden koşmayı seviyor…

Farklılık yaratmayı sevdiği içindir ki;

Bu kez de ilçenin eksiği olan ‘sinema salonu’ açıyor…

Ve 12 Eylül yönetimi nitelikli filmleri yasaklayana kadar Dereli ilçesinde ‘sinemacılık’ yapıyor…

(halkın ‘sinemacı aziz’ yakıştırması ve unvanı da buradan geliyor)

Ve söz sinemadan açılmışken…

‘Sinemacı Aziz’in’ hafızalarımızdan silemediğimiz ‘sinema seyri’ ile ilgili anılarımızı sizlerle paylaşmak isterim…

Şöyle ki;

Sözünü ettiğim tarihlerde İlçede elektrik sıkıntısı vardı…

Yani hiç beklenmedik zamanlarda elektrik arızaları ortaya çıkardı…

Hele hele bu arıza sinemada tam filmin en heyecanlı yerinde olursa, izleyicilerde çileden çıkardı…

Diyelim ki;

Elektrik voltu düştü de, beyaz perdede görüntüler sislenmeye ve buğulanma yaparken, ses voltajı da düşmeye başladı, seyirci koro halinde;

“Ses ver Aziiiiz!”

“Ses ver makinist!”

Ve diyelim ki elektriğin daha gelme durumu yok…

Bu seferde filmin geriye kalan kısmını -bataryalı mikrofonla- anlatmaya çalışırdı Sinemacı Aziz….

( Eğer başrol oyuncusu eğer Ayhan Işık ise;)

“Bundan sonra Ayhan Işık, şurada sevgilisini kaçıranı dövecek ve sevdiği kızı kurtaracak” gibi (iyi niyetli) anlatımlarla film izlemeye gelen seyircisinin merakını gidermeye çalışırdı…

Sinemacı Aziz’in değişmez personelleri ise şunlardı;

Film makinesinin bulunduğu odada baş makinist; Şahin Tekin…

Yardımcı Makinist; Cengiz Tekin…

Kapıda Bilet Kontrol; Pala Mehmet (Demirci)

Sokaklarda ve mahallelerde (önüne ve arkasına film afişi takarak) dolaşan ve yeni gelen filmin tanıtımını yapan; Yetim Hasan’dı…

Kimsenin yapmadığı işleri yapmayı seven ‘Sinemacı Aziz’ 1964’lü yıllarda TİP (Türkiye İşçi Partisinin) ilçe başkanlığını da yapmıştır…

Ve sohbetimizi özetleyerek sonlandıracak olursak;

Biraz öncede söylediğim gibi 12 Eylül yönetiminin nitelikli filmleri yasaklayıp ve porno filmlerin önünü açınca, sinemacı Aziz Bayrak da sinemasının kapısına kilit vurmuştur…

Sinemayı kapattıktan sonra bir sürede ‘sıcak demircilik’ işi yapan ‘Sinemacı Aziz’ daha sonra işyerini çocuklarına devretmiş ve çok zaman geçmeden de kanser hastalığına yakalanmıştır…

Dün (7 Ağustos) günü ayrılan ve ardında unutulmaz ayak izleri bırakan ‘Sinemacı Aziz’ ebedi yolculuğuna çıkmıştır…

Işıklar içinde uyusun…

Mekanı cennet olsun…

 

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM