“Çiçeğin dikeni var diye üzüleceğimize, dikenin çiçeği var diye sevinelim.” (Goethe)

Giresun Fındık Lisanslı Deposu ve Spot Borsası’nın açılışı Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi’nin katılımlarıyla 8 Eylül/Cuma günü törenle yapıldı.

Sayın Bakanlar, açılış konuşmalarında, genel olarak tarım ve fındık hakkında bugüne kadar bilinen bir takım istatistikî rakamları açıklıyorlar…

Özet olarak yeni bir bilgi: TMO’nun randevu sistemiyle süre sınırı olmaksızın, dönüm başına 130 kilo fındık alım taahhüdünün teyit edilmesi… Fiyat; levant 10 lira, Giresun fındığı 10,50 lira.

***

Açılış güzel… Konuşmalar güzel… Mesajlar güzel!..

Ancak anlaşılmayan, ya da gerekli açıklama yapılmayan bir husus var:

Türkiye fındık üretimi (rekolte) yıllık ortalama 550 bin ton… Açılışı yapılan deponun kapasitesi ise 17 bin ton.

“550 bin tonluk bir üretimin olduğu yerde 17 bin tonluk deponun, fındığa ve fındık fiyatlarına katkısı (bugün itibariyle) nasıl ve ne kadar olabilecektir?” doğrusu merak konusu!

Lisanslı depoculuğun anlatıldığına göre, fevkalade olumlu katkıları olacak gibi görülüyor. Özellikle fındık fiyatlarını olumsuz etkileyen “tüccara emanet”in yerine ikame bir sistem olabilir. Lakin bu kapasiteyle bugün itibariyle fazla etkili olabileceği pek ihtimal dâhilinde görülemiyor!

***

Fındıkta “lisanslı depo” denemesi bu ilk değil. Daha önceki yıllarda Ünye ve Düzce’de kuruldu, denendi ve başarılı olamadı. 

Bu defa, önceki denemeden de ders alarak, görülen ve yaşanan eksiklikler giderilerek daha profesyonel ve sistemli yeni bir deneme yapılmaktadır.Ancak, yine de pek fazla ümit var olmamak gerekir.

“Eh… İşte lisanslı depomuz ve borsamız da açıldı, fındığın kronikleşmiş düğümleri artık çözülecektir. Üreticilerin sıkıntıları giderilecektir” gibi, bir algıya kapılmamak gerekir!

Kaldı ki, açılışa katılan etkili ve yetkili Bakanlar da pek fazla ümit verici konuşma yapmadılar/yapamadılar… Belki onlar da gelecekten pek emin değiller!

***

Belki de şöyle düşünülmüş olabilir:

“Bu bir başlangıçtır… Bu bir denemedir… Bizler, bu pilot depo açılışıyla lisanslı depoluluğun ve borsanın nasıl işlediğini deneyerek göreceğiz. Etkisinin fındık piyasasına nasıl olacağını bizler de şimdilik pek bilmiyoruz… Sizler de bu yıl için fazla ümitlenmeyin!..”

***

“Fındığın Borsası artık Almanya’da değil, Giresun’da!..”

“Fındığın borsasının artık Almanya’da değil de Giresun’da” diye müjde veriliyor!..

İlk bakışta güzel bir mesaj… Yıllardır “Fındık Türkiye’de üretilir, lakin borsası Almanya’da kurulur!” diye eleştirilirdi. İşte fındık borsası artık Giresun’da!..

Bakalım bundan böyle borsa’nın Almanya’da değil de Giresun’da olmasının genelde Türkiye’ye özelde Giresun ve Giresunlulara, fındık üreticilerine, tüccar ve sanayicilerine ne gibi faydası olacaktır.

Açılış konuşmalarında bu mevzuuya da pek açıklık getirilmedi.

Bunu da herhalde zamanla göreceğiz!

***

Açılış konuşmalarında “Biz hem çiftçinin dostuyuz hem aradaki sanayicilerimizin ve pazarcı arkadaşlarımızın dostuyuz ve sonunda gerçek tüketicilerin hep yanında olacağız ve olmaya devam edeceğiz. Bu konuda hiç endişeniz olmasın, sakin olun, rahat olun, devlet, hükümet arkanızdadır.” deniliyor da;

Hükümetin üreticinin yanında ve arkasında olmasının üreticilere neler sağlayacağı, ne gibi katkıları olacağından bahsedilmiyor!

***

Milletvekillerinin paylaşımlarına bakıyorum, onlarda da bir açıklama yok!.. Paylaşılan sadece açılıştaki katılımcıların resimleri!

***

Hâsılı kelâm:

Giresun Fındık Lisanslı Deposu ve Spot Borsası’nın açılışı; güzel bir başlangıç, özellikle gelecek için ümit verici, faydası ve etkisi zamanla daha iyi görülecek güzel bir hizmet. Vesile olan ve emeği geçenlere teşekkürler… Hayırlı olsun.

Ancak bu yıl için, fazla iyimser ve ümit var olunmaması gerektiği kanaatini taşıyoruz. Açılışa katılan yetkili bakanların güven ve ümit verici açıklama yapmamış olmaları da maalesef endişelerimizi artıyor.

Görelim Mevla’m neyler, neylerse güzel eyler!

“Sözün en güzeli, söyleyenin doğru olarak söylediği, dinleyenin de yararlandığı sözdür.” (Aristo)

Vesselam…