Cumhuriyet Halk Partisi Giresun Merkez İlçe Başkanı Hakan Türker, ülkemizde pek çok ürün gibi kağıdın tonunun 684 dolara ithal edilmeye başlanmasına tepki gösterdi. Ülkemizi yönetmekten aciz tek iradeye dayalı iktidar ise bu ekonomik krizi hayali veya direk sebebi olmayan olaylara bağlayarak milletimiz üzerinde farklı algılar oluşturma çabasında diyen Türker açıklamasında şunlara yer verdi: “Bilindiği üzere Türkiye’nin kağıt ihtiyacını fazlasıyla sağlayan, yüzlerce insanın ekmek kapısı olan, Giresun ekonomisine büyük katkı sunan Seka Kağıt Fabrikası vardı. Çoğumuzun ya ailesinden, ya da komşusundan birinin çalışıp emekli olduğu, şehrimiz ekonomisinin can damarı.
Ne oldu bu güzelim fabrikaya kısaca hatırlayalım; ülkemiz ekonomisinin can damarlarından Seka Kağıt fabrikasını 2003 yılında 5 milyon liraya iktidar yanlısı bir gazetenin yan kuruluşu Milda aldı. Kısacası bu fabrika Milda’ya peşkeş çekildi. Eş dost akraba şirketi akbaba gibi göz nurumuza üşüştüler.
5 yıl çalıştırma zorunluluğu olduğu halde çalıştırılmadı ve Milda makineleri 11 milyon liraya, 684 dönümlük araziyi de 68 milyon liraya Giresun Özel İdare’ye sattı. Fabrikanın makineleri deyim yerindeyse sadece hurdaları alıcısına iki kat gelir getirdi.
Bu peşkeşe özelleştirme şartlarına uymadığı halde, Özelleştirme Dairesi de sessiz kalıp, göz yumdu. Yani bilerek isteyerek, planlanarak Milda’nın haksız kazanç elde etmesi sağlandı.
Ve Milda bu 40 milyon lira da SSK, Aksa vb. gibi kurumlara da 40 milyon lira borç bırakarak gitti. 5 milyon liraya aldığı Seka üzerinden tam 79 milyon lira kazanarak gitti. Büyük vurgun devlet eliyle gerçekleştirilmiş oldu.
TÜRKİYE’DE İKTİDAR ELİYLE YAŞANAN VURGUNUN FOTOĞRAFIDIR SEKA!
Ülkemizin en değerli kuruluşu Seka satılıp, yerine TOKI konutları yapılırken Giresun milletvekilleri de sus pus olup, seyretti.
Defalarca dile getirdiğimiz betona değil, istihdama yatırım çığlıklarımız duyulmazdan gelindi, kulaklar kapatıldı. Sanki bu şehre bir sorumlulukları yokmuş gibi davrandılar!
Geldiğimiz noktada kriz derinleşerek sürüyor. Birçok şirket iflas bayrağını çekmek üzere. İstihdam, üretim yok, her şeyi ithal ediyoruz; şehrimiz ekonomisi ülke ekonomimizden ne yazık ki daha da kötü durumda, diğer yandan etler şarbonlu, tarım ürünleri kimyasal, gazeteler kağıtsızlıktan ya çıkamıyor, ya da küçülüyor, sesleri kısılıyor, tek taraflı, tek sesli objektiflikten uzak iktidar yanlısı olmaya zorlanıyor, iktidara yakın çoğunluğu oluşturan gruplar ise korunup kollanıyor, bu krizden neredeyse hiç etkilenmiyor, her şey güllük gülistanlık yayınlara devam ediyor.
Yapılacak tek şey; AKP hükümetinden ve tek adam rejiminden bir an önce kurtulmaktır. Halkımız bu gerçeği gün geçtikçe yaşayarak acı tecrübeler ile görmektedir.
CHP olarak bizlere düşen görev de, kenetlenerek yanlışların karşısında dimdik durmak ve bu eşsiz ülkeyi sermayecilerin ellerinden kurtararak, sosyal demokrasi ve sosyal adalet değerleri ile şaha kaldırmaktır.