İstanbul’da Özel bir Lise Müdürü olan İbrahim Oktugan’ın ,Iraklı bir öğrenci tarafından öldürülmesine tepkiler sürüyor.Giresun Eğitim Fakültesi akedemisyen ve öğrencileri dün saldırıyı kınadılar.
Öldürülen İbrahim Oktugan için fakülte önünde anma töreni yapıldı.Saygı duruşu ve İstiklal marşımızın okunması ile başlayan etkinlikte saldırı kınandı.Törene; Profesör Mehmet Özmenli,Dekan Yardımcısı Bünyamin Çetinkaya,Türk Ocağı Başkanı ve öğretim üyesi Nazım Kuruca ile çok sayıda akademisyen de iştirak etti
Okunan bildiride ise şu ifadelere yer verildi
“Toplumumuzda artış gösteren şiddet olaylarının okullarımızda da görülmesini ve öğretmenlerimize yönelmesini büyük bir üzüntü ve endişe ile takip etmekteyiz. Öğretmen yetiştiren fakültenin mensupları olarak biz eğitimciler, şiddetin her türlüsüne karşı olduğumuzu ifade etmek istiyoruz. Bilindiği üzere İstanbul’da özel bir lisenin müdürü İbrahim Oktugan öğretmenimiz, 7 Mayıs 2024’de okulun eski öğrencisi tarafından düzenlenen silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetmiştir. Bu elim olayda hayatını kaybeden meslektaşımıza rahmet, ailesine ve eğitim camiamıza başsağlığı diliyoruz. Yine görevlerini fedakârca yaparken şehit olan/edilen tüm öğretmenlerimizi de saygıyla anıyoruz. Okullarımızın şiddet haberleriyle gündeme gelmesinde başta Milli Eğitim Bakanlığımız olmak üzere ilgili diğer kurumların ve hatta toplumun tüm kesimlerinin sorumluluğu bulunmaktadır.
Bu bağlamda şiddet açmazının ortadan kaldırılmasında hepimize büyük görevler düştüğünün farkındayız. Toplumların yolunu aydınlatan ve bütün meslek elemanlarını yetiştirenler öğretmenlerdir. Nitekim başöğretmenimiz Mustafa Kemal ATATÜRK’ün ‘’Milletleri kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir’’ söylemi, öğretmenlik mesleğinin önemini tüm gerçekliği ile ortaya koymaktadır. Bu nedenle öğretmenlerimize sıkılan kurşun ve atılan yumruk, ülkemizin ve milletimizin geleceğine indirilmiş bir darbedir.
Bu gerçeklik unutulmamalı ve el birliği ile zedelediğimiz öğretmenlik mesleğinin saygınlığı ivedilikle tekrar sağlanmalıdır. Toplumumuzda yaşanan şiddet olaylarının arka planı irdelenerek gerekçeleri ortaya çıkarılmalı ve gerekli çözümler için paydaşların işbirliği yapması kaçınılmazdır.
Bunun yanında adalet duygusu gelişmiş vicdanlı bireylerin yetiştirilmesi hepimizin önceliği olsa da temel hak ve özgürlüklerimiz, asla insanların vicdani kanaatlerine bırakılmamalıdır. Söz konusu anlayış doğrultusunda, öğretmenlere yönelik şiddetin önlenmesi için caydırıcı yasal düzenlemelerin yapılmasını ve meslektaşlarımızın can güvenliğinin sağlanmasını talep ediyoruz. Saygılarımızla.”
Haber: Mustafa Cici