Şaban KARAKAYA
Şaban KARAKAYA
saban@giresungundem.com
BETON APARTMANLAR DİKİLDİ  KOMŞULUK İLİŞKİLERİMİZ BİTTİ 
  • 0
  • 250
  • 28 Haziran 2021 Pazartesi
  • +
  • -

Yalnız bu kadarla kalsa iyi;

Mahalle kültürümüzde buharlaşıp gitti…

Halbuki ne kadarda güzeldi;

İçimiz-dışımız buram buram yoksullukta koksa da ne kadar güzeldi eskiden komşuluk ilişkileri…

Kimi komşular birbiriyle dargın olsalar da;

Zor günler kapıyı çalınca, birdenbire dargınlıkların ve kırgınlıklardın ötelenip, acıların ve üzüntülerin paylaşıldığı mahalle kültümüz ne kadarda çok güzeldi…

Düğünü olacak komşunun yardımına koşmalar…

Bayram günlerinde kapı-kapı dolaşılıp bayramlaşmalar…

Cenazesi olanın acısını gösterişten uzak paylaşmalar…

Komşulardan birisi o gün farklı bir yemek mi pişirdi?

Bir tadımlıkta olsa, mutlaka komşuya bir tabak götürüp verme alışkanlığı veya mahalle kültürü…

Komşunun çocuğu askere giderken aynı heyecanı yaşamak…

Askerden dönen komşunun çocuğunu güle-oynaya karşılamak…

Aynı mahallede yaşayan komşulardan birisi ister varsıl olsun, isterse yoksul…

O mahallenin ortak mutluluğu ve birbirine bağlılığı;

Var olan varsıllığında, yoksulluğunda paylaşımından belli olurdu…

Örneğin;

Her mahalle, diğer mahallelerle her konuda yarışırcasına rekabet halinde yaşardı…

Diyelim ki;

Filanca mahalle kendi futbol takımını kurdu…

Diğer mahalle hemen atağa kalkar, o mahalleden daha güçlü bir futbol takımı kurmaya çalışırdı…

Hatta ve hatta ‘rekabet’ bazen öylesine ileri boyutlara taşınırdı ki;

Falanca mahallenin delikanlıları, filanca mahallenin kızlarına ‘yan bakıyor, caka satıyor’ kıskançlığıyla savunmaya geçer ve başka mahallenin delikanlılarının kendi mahallesinde gezmesini istemezdi.

E, boşuna mı söylemişler;

“Her horoz, kendi çöplüğünde öter” diye…

Boşuna mı demişler;

“Her mahallenin bir delikanlısı ve kabadayısı vardır.” diye..

Eh, boşuna mı çıkıyordu;

Okullarda ve maçlarda mahalle kavgaları?

Ya; mahallenin kızına laf atma gerekçesiyle çıkıyordu..

Ya da; mahallesinde gariban birisini bir köşede sıkıştırdıkları veya gözdağı verdikleri için ‘mahalle kavgaları’ çıkarılıyordu…

Her neyse…

Mahalleler-arası kavgalarda olsa…

Baştan-tırnağa kadar rekabette koksa…

Yine de çok güzeldi, o mahalle kültürü ve komşuluk ilişkileri be!…

Şimdi, gökyüzünün derinliğine sipsivri uzanmış ve görüntüsü güzel apartman dairelerine asansörlerle çıkıp oturuyoruz da ne oluyor?

Aynı apartman ve sitede oturanların çoğu birbirine tanımıyor…

Aynı asansöre binseler, birbiriyle zoraki selamlaşıyor…

Bunu istatistiksel olarak ifade edecek olursak;

Bir site veya apartmanda yaşayan 20 aileden ancak iki veya üç-dört aile birbiriyle selamlaşıp, gidiş-geliş yapıyor…

Bu tükenmişliği özetleyerek sonlandıracak olursak;

Bozuk düzenin ortaya çıkardığı sınıfsal çelişkiler, tükenişler ve post modern yozlaşmalar, komşuluk ilişkilerimizi de tüketti…

Mahalle kültürümüzü de bitirdi…

Hem de öylesine bitirdi ki;

Teknolojik araçlar bizleri birbirimize daha çok yakınlaştıracağını sanıyorduk…

Gün geçtikçe daha da uzaklaştırdı…

Örneğin, evlerimize televizyonlar girdi;

Önce kapı komşumuzdan uzaklaşmaya başladık…

Görüntülü cep telefonlarına sahip olduk;

Uzakta yaşayanlarımızı -teknolojik olarak- görmeye başladık ve birbirimizden hepten uzaklaştık…

Eh, hadi bunları bir tarafa koyalım…

Ya son iki yıldır bizi en sevdiklerimizden uzaklaştıran;

Hatta öldüğünde bile son yolculuğunda yanında olmamızı yasaklayan şu ‘Pandemi’ denilen bulaşıcı hastalık nedeniyle birbirimizi hepten unutup ve uzaklaşır olduk…

Her neyse..

Daha fazla sıkıntı yaratmadan sohbetimizi burada sonlandıralım.

Hoş kalın,

Hoşça kalalım.

Ve en önemlisi de;

Sağlık ve esenlik içinde olalım…

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM