İtalya’nın Fındığımızı Tehlikeli Gıda Ürünleri Listesinin İlk Sırasına Alması Sonrası Yaşanan Tartışmaya, CHP Giresun Milletvekili Bülent Bektaşoğlu TBMM’ye Verdiği Önergeyle Katıldı Ve Bakan Çelik’e Çağrı Yaptı…
İtalya Ulusal Çiftçiler Konfederasyonu (Coldiretti) adlı kuruluşun, Türk fındığını, ülkeye giren en tehlikeli 10 gıda listesinin ilk sırasına almasının yankıları sürerken, CHP Giresun Milletvekili Bülent Bektaşoğlu,konuyu soru önergesiyle TBMM gündemine taşıdı.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik’in yanıtlaması istemiyle 8 soru soran Bektaşoğlu, “Ülkemizi, Avrupa’nın gıda güvenliğini tehlikeye düşüren, doğa, insan ve diğer canlıların yaşamlarını, ihraç ettiği tarım ürünleriyle tehdit eden bir ülke konumundan çıkarmak için ne yapmayı düşünmektesiniz?” dedi.
Bektaşoğlu,Türkiye’nin daha önce de benzer durumlarla karşılaştığını hatırlattı ve “bu son gelişmeyle birlikte, süratle bakanlığınız ve diğer ilgili bakanlıklar üzerinden fındığı düştüğü bu durumdan, dalların ölümüne yol açan Küllenme hastalığından kurtarmak için; akademik, bilimsel, eğitim, ARGE, laboratuvar, reklam-tanıtımın da içinde olduğu ve bütçe kaynaklarıyla desteklenen bir acil eylem planları hazırlayarak, somut bir çaba ve çalışma içine girecek misiniz” diye sordu.
“ÜLKEMİZ PRESTİJ VE İMAJ KAYBEDECEKTİR”
Listede fındığımızın ‘aflotoksin’ değerlerindeki yükseklik nedeniyle yer almasının, son yıllarda yaşanan küllenme hastalığından kaynaklandığını ifade eden CHP Milletvekili Bektaşoğlu, bu durumun fındığın paydaşları arasında kaygı ve endişelere neden olacağına dikkat çekerek” ekonomik kayıplarının yanı sıra, ülkemizin de ciddi boyutta bir prestij ve imaj kaybı da yaşayacağı muhakkaktır. Bunu ortadan kaldırmanın yolu fındıkta küllenme başta olmak üzere, çeşitli hastalıklardan veya doğa olaylarından kaynaklı ürün, randıman ve verimlilik kaybını ortadan kaldırmaktır” dedi.
“AFLOTOKSİNLİ FINDIKLAR YAĞLIĞA AYRILSIN,MAĞDURİYET KARŞILANSIN”
Bülent Bektaşoğlu’nun Bakan Faruk Çelik’e yönelttiği diğer sorular ise şöyle:
* “Fındığın Aflotoksin oranını tetikleyen ve AB ülkelerindeki kabul edilebilir sınır değerlerinin üzerinde olmasına neden olan ve 3 yıldır verdiği zararlar giderek artan küllenme hastalığını önlemek için bakanlığınızın, Tarım İl Müdürlükleri aracılığıyla yaptığı eğitim çalışmaları dışında bir mücadele çalışması var mıdır? Bu kapsamda yaşlı fındık bahçelerini tespit ederek yenileştirme ve gençleştirme çalışması yapacak mısınız?
*Her sezon üretim oranı giderek artan Aflotoksin değeri yüksek fındıklar ihraç edilemeyeceğine ve mamul olarak da kullanılamayacağına göre, örneğin; yağlığa ayırarak değerlendirmek için ve ayrıca bu şekilde ürünlere sahip üreticinin uğradığı maddi zararı da telafi etmeyi sağlayacak bir sistem kurmayı, bununla ilgili bir kurumu görevlendirmeyi düşünmekte misiniz?
*Dünya tüketiminin %75’inden fazla bir bölümünü karşıladığımız ve ülkemize yılda ortalama 2,5 milyar dolar döviz girdisi sağlayan tek tarım ürünü olan fındığı her hangi bir ürün gibi değil de ‘Milli Bir Ürün’ statüsünde değerlendirerek üretiminden ihracatına kadar geçen süreçte yaşanılan sorunları ortadan kaldıracak bir devlet politikası oluşturacak mısınız?
*Aflotoksin sadece dalda oluşmayacağına göre, fındığın harmanlama, depolama, çuvallama ve taşıma sürecini, kontrolünü ve denetimini, kodekse uygun labaratuvar incelemesini daha etkin biçimde nasıl ve hangi kurum yapmalıdır?
Küllenme hastalığı ve buna bağlı olarak Aflotoksin değerleri yüksek fındıkların kabul edilmemesi nedeniyle ülkemizin uğradığı ihracat geliri kaybı ne kadardır?
*Aflotoksini bahane eden bazı yabancı ve yerli alıcıların spekülasyonlar yaratarak Türk fındığını değersizleştirme ve ucuzlatma oyunu kurup, bunun yerine çeşitli fonlarla desteklenen öz kaynaklarıyla başka ülkelerde fındık üretimini özendirici yatırım çalışmaları yaptıkları yönünde bir tespitiniz var mıdır, fındıktaki üretim üstünlüğümüzü ortadan kaldıracak bu çalışmalara karşı alternatif bir çalışmanız olacak mıdır?”