Geçtiğimiz hafta CHP nin parti gurup toplantısı TSK nınAfrin operasyonu esnasında, Suriye’nin Afrin ilçesi Keltepemevkinde verdiğimiz dokuz şehidin arefesindeyapıldı.Kürsüde konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçtaroğlu:”Afrin’de şehitlerimiz var.Onların aziz hatıralarına binaen parti binalarımıza,ev ve iş yerlerimizle bürolarımıza bayrak asalım” diyor.
Bu güzel ve takdire değer çağrıya; Hükumetimizin Başbakanı Binali Yıldırım; Kılıçtaroğlu’naithafen:”Sen bayrağını cebine koyup Hakkari’ye giderken biz bayrağımız göğsümüzde,kalbimizde ve ofisimizde;Türkiye’nin her yerinde dalgalandırıyorduk”diye cevap veriyor.
Bayraklar bir milletin devlet olma,bağımsızolma,şerefliolma,dik ve bütün durma gibi milli bağımsızlık sembolüdür.Onu bez olmaktan, üzerinde taşıdığı şekil ve renklerin kutsallığı ayırır.Bayrak gönderlerde hür olarak dalgalandığı müddetçe kutsallaşır.
Sayın Başbakana bir kaç söz söylemeden önce,SayınKılıçtaroğlu’nun bu emrine karşı ilimiz Giresun’da bayraklar istenilen yerlere asılmış mıdır.Biz 54 konutluk bir sitede oturuyoruz.Bu sitede oturanlarda sadece dört evde bayrak asıldı.Bayrak asanların ikisi CHP seçmeni,ikisi de İYİ Parti sempatizanı oluyor.Giresun belediye olarak CHP ninelinde.Şehirde oturanların yarıya yakını CHP li.Ne yazık ki evlerine,iş yerlerine bayrak asanlar oranı yüzde bir bile olmadı.Halbuki CHP Genel Merkezi aynı gün binalarının gaburgasına dev bir Türk Bayrağı asarak örnek olmaya çalışmıştı.CHP Merkezindeki duyarlılık taşrada yoktu.Yani Genel Başkan Kemal Bey boşuna konuşmuş oluyor.Böyle bir çağrıyı Almanya,ABD gibi ülkelerin siyasi otoriterleri kendi halklarına yapmış olsalardı, şehirler gelincik tarlası gibi süslenirdi.CHP Genel Merkezi,bayrak sevgisinin seçmen nezdinde bu derece düşük olmasının tarihsel nedenlerini araştırsa hoş olacak.
Gelelim Sayın Binali Yıldırım’ın Kılıçtaroğlu’nun bu söylemi üzerine verdiği demecin yankılarına.
Eğer belleklerden silinmedi ise,Sayın Yıldırımın kast ettiği günlerde Fırat’ın doğusunda uzanan Kürt bölgelerine sadece CHP değil,AKP ve HDP dışında hiç bir siyasi parti geçemiyordu.Geçmek isteyen partilere yeterli güven verilemiyordu.Mitinglerinde MHP nin bir iki mitingi hariç Türk Bayrağı asılmıyordu.Hatta askerlik garnizonlarının girişlerindeki bayrak direklerinde dalgalanan bayrağımız bile indirilmeye çalışılıyordu.Diyarbakır,Şırnak,Hakkari ve ilçelerinde Nevruz mitinglerinde, PKK bayrakları, Apo afişleri ile kalabalık ve azgın nümayişler yapılıyordu.Daha da kötüsü devletin bazı yöneticileri Kürt bayrağı altında bölgenin bölücü sanatçıları ile birlikte “megri,megri”türkülerisöylüyordu.Bir kısım terörist Habur’da kurulan cadır mahkemesinde beraat ediyor; Öcalan posteri ve PKK bayrakları altında Diyarbakır’a kadar yürüyordu.Daha yakın tarihlere kadar hava alanı ve Ankara’daki devletin üst mevkisinde oturanların kapılarına Barzani’nin temsili Kürt bayrağı asılıyordu.Bu karışık ve puslu günlerde Hakkari’de miting yapmayı göze alan CHP yi tebrik etmek gerekir.
Bayrakla şehitler arasında kutsal bir bağlantı vardır.Şehit vatan için,bayrak için çarpışır.Yukarıda tanımını yaptığımız bayrak ve vatanı uğruna şehit düşer.
Vatan ve bağımsızlık uğruna şehadet şerbetini içen,gözünü kırpmadan düşmanın üzerine atılan,yirmili yaşlarındaki evlatlarımız, bu kınalı kuzularımız için,şehit olmaları halinde evimize,işyerlerimize,bürolarımıza bayrak asmak çok mu zor.
Şair ne güzel yazmış.”Kız kardeşimin gelinliği,şehidimin son örtüsü.”