Başkan Karan, Rekabet kurulunun devreye sokulmasını istedi.

Giresun Ziraat Odası Başkanı Nurittin Karan, fındık fiyatında yaşanan istikrarsızlığın tekelleşmeden kaynaklandığını belirterek, rekabet kurulu tarafından acilen buna bir önlem alınması gerektiğini ifade etti.

Karan, fındıkta o buradan geçmiş, şu oradan geçmiş derken, tekelci zihniyetin yazdığı planı bir bir hayata geçirdiğini, kaybedenin Türk üreticisi ve fındığı olduğuna dikkat çekti.

Fındıkta yaşanan sorunların günü birlik pansuman çözüm ve havanda su döğmekle çözülemeyeceğini vurgulayan Karan, fındığının geleceğinin karanlık, üreticinin umutsuz olduğunu savundu.

Serbest piyasada fındık fiyatında oynanan oyunların ayyuka çıktığını ancak bunu halen göremeyen bir rekabet kurulu bulunduğunu belirten Karan, “Fındık sektöründe yaşanan fiyat istikrarsızlığının ana kaynağı sektördeki tekelleşme ve sonunda yaratılan sömürü kartelidir. Bu kartel gün geçmiyor ki, yeni bir senaryo üretmekten geri kalmıyor. Daha önceki yıllardaki alım politikasını değiştirerek, sektörde ticaret yapan manavları devre dışı bırakmak için filmi yeni baştan yazmaya devam ediyor. Manavların kamyonlarını üç günde deposuna boşaltması, ödemeyi yavaşlatması ve fiyatı düşürmesi bu filimin bir parçasıdır. Bu filmleri köydeki çiftçi görebilirken, acaba rekabet kurulu bunu görüp, tespit edemiyor mu? Yada tespit etmek istemiyor mu? Türk fındığı ve üreticisinin geleceği için artık bu tekelci zihniyete son verilmelidir” dedi.

“ÖNCE ÜRETİCİ ÜRÜNÜNE SAHİP ÇIKMALIDIR”

Karan, tekelci zihniyete karşı üreticilere büyük bir görev düştüğünü aktararak şöyle konuştu;

“Üretici olarak tekelci zihniyete karşı ilk olarak biz fırsat vermemeliyiz. Çünkü üreten biziz. Üretici güçlü ve ürününe sahip çıkarsa hiçbir kuvvet emeğimizi yok pahasına alamaz. Ama biz tekelin değirmenine su taşırsak, kolumuz kanadımız kırıl ve şu anki duruma düşeriz. Söyleye söyleye dilimizde tüy bitti ama halen emanetin önüne geçemedik. Emanete bırakan bir kilo fındığın dahi tekelcilerin deposuna gittiği unutmamalıyız. Üretici olarak emanete fındık bırakmaya devam ettiğimiz sürece sömürülmeye ve ezilmeye mahkûmuz. Emanete fındık bırakan üreticilerimiz şunu iyi bilsinler ki, teslim ettiği günkü fiyattan daha yukarı da bir fiyata ürününü bozduramayacaktır. Sadece tekilcilerin ihtiyacını karşılayacaktır. Ayrıca emanete bırakılan her fındık, diğer üreticilerin hakkını gasp etmek demektir.”