Yılbaşının yaklaştığı bugünlerde Noel kutlamaları için hazırlık stantları da başlamış bulunmaktadır.
Ülkemizde de Bartol Hristiyan inancını uygulamak için genç çam ağacı fidanları kesilerek vitrinlere yerleştirilmesi yavaş yavaş yaygınlaşıyor..
Bir taraftan ülkemizi ağaçlandırma için fidan dikimleri devam ederken, diğer taraftan da fidan katletmeleri devam etmektedir.
Müslüman Türkiye’de Hristiyan örf ve adetlerini taklit etmek için kesilen çam fidanlarının sayısı milyarları bulunmaktadır.
Her yıl milyarları tutan fidanlar bir hiç uğuruna kesiliyor. Bu da yetmiyormuş gibi çoğu yer çeşitli şekillerde süslenip ışıklandırmakla da ayrı bir israf daha yapılıyor.
Yılbaşında yapılan mutfak masrafları da yapılan hesaplamaya göre 150 milyar Türk Lirasını açmaktadır.
Yumurtlamaya hazırlanan piliçler insafsızca kesilip ,içkilere meze olmaya hazırlanırken, bu fuzuli hazırlıklar ve ülkemizde faaliyetlerini giderek artıran hıristiyan misyonerlerin hedeflerine giderek yaklaştığının bir göstergesi değil midir.?
Ey Müslüman Türk kardeşim..
Senin nüfus cüzdanında dini “İslam “yazıyor..
Sen Müslümansın..
Müslüman gibi yaşayacaksın.
Ama şimdi Kimliğimizdeki dini islam kelimesi olmadığına göre herhalde sorun yok.
Sen başkaları gibi olamazsın..
Senin kitabında yılbaşı içkili danslı müzikli kutlanmıyor..
Batı’nın saçmalıklarına değil bilim ve tekniklerine bakarak hayatını ona göre düzelt.
Hayatımızdan bir yıl da kayboldu.. Bunun üzüntüsü olmalıyken, saçma sapan eğlencelere itibar etmek bizim kitabımızda yazmıyor ..

Yılbaşı için o kadar fidan kesilirse kuraklık artmıyor mu?Zaten fidan dikme kültürümüz yok..Her yıl bu kadar fidan kesilirse gelecek nesillere çöl olmuş bir ülke bırakılmaz mı?

Kestiğiniz kadar fidan dikmezseniz susuzluk artmaz mı?

Bir şeyi keserken yerine ne koyuyorsunuz?