31 Mart seçimlerde PKK’nın siyasi kolu olduğu dillendirilen DEM 82 Belediye Başkanlığı kazanmıştır. Bu başkanlardan 27’si hakkında terör örgütü üyeliği, yardım yataklık veya terör propagandası yapma gibi suçlardan hakkında soruşturma ve kovuşturma bulunmaktadır.
Bu başkanlar’ın “Adli Sicil Belgesi” temiz çıktığından seçime katılmışlardır.
Seçimi kazanan bazı DEM Partili belediyeler Türk devletine meydan okurcasına terör örgütü propagandası başta olmak üzere, Türk bayrağına, İstiklal Marşı’mıza, Mustafa Kemal Atatürk’e ve cumhurbaşkanına hakarette sınır tanımaz hale gelmişlerdir.
Bunlara örnek verecek olursak;
Mardin Belediyesi’nde İstiklal Marşı okunması önerisi reddedilmiştir.
Bağlar Belediyesi PKK’lı kadın teröristler için heykel açılışı yapmıştır.
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Meclis salonunda, başkanlık makamında ve internet sitesindeki Türk bayrağı kaldırılmıştır.
Tunceli Belediyesi’nin sosyal medya hesabının adı Dersim Belediyesi olarak değiştirilmiştir.
Son olarak Hakkari Belediye Başkanı DEM Partili Mehmet Sıddık Akış PKK bağlantısı nedeniyle İçişleri Bakanlığınca görevden uzaklaştırılarak gözaltına alınmış, Yargılama sonunda da 19,5 yıl hapis cezasına çarptırılmıştır.
Görevden alınması ve yerine Kayyım atanması hukuk prosedürünün bir gereği olmasına rağmen, Güneydoğu başta olmak üzere Türkiye’nin birçok kentinde isyan provası niteliğinde gösteriler yapılmış ve halen yapılmaya devam etmemektedir.
Anlaşılıyor ki; bölücü örgüt, suça karışmış militanlarının ceza alması durumunda belediye başkanlığının sona ereceğini bilmesine rağmen, yargılama sonucunu beklemeden militanlarının başkan seçilmesini sağlayarak Türkiye’de kaos çıkarmak istemektedirler.
Bazıları; “Ne yaparlarsa yapsınlar mademki seçilmişler, o halde demokratik haklarını sonuna kadar kullanabilirler.” söylemleri mealinde hariçten gazel okumaktadırlar.
Afyonkarahisar’ın CHP’li Belediye Başkanı Burcu Köksal’ın adaylık sürecinde “Seçildiğimde Afyonkarahisar Belediyesi’nin kapıları DEM Parti hariç, bütün siyasi partilere açık olacak” sözü toplumun ekseriyeti tarafından kabul görmüş, başkanın partisinin baskılarına rağmen bu konudaki kararlılığı ve dirayeti de takdire şayan bulunmuştur.
Açılım sürecinde ve Kobani olaylarında bölücü örgüt militanlarına müsamahalı davranmanın bedelini çok ağır ödedik.
Hiç kimse, bölücü örgüt propagandası ve eylemleri yaparak kanunları alenen ve pervasızca çiğneyemez.
Bölücü örgüt PKK’nın hedeflerini gerçekleştirmek için devletimize kafa tutan,
hukuka aykırı bir şekilde bölücü terör örgüt lehine yönetim sergileyen ve milli değerlerimize hakaret eden belediye başkanları acilen görevden alınmalı ve yerlerine kayyum atanmalıdır.
