ÇANAKKALE, PEYGAMBER OCAĞI VE ALMAN ASKERİ |
“Muzaffer olarak doğmuşuz bir kere. Bir karış toprak uğruna Kimimiz şehit oluruz. Kimimiz gazi. Hiç değişmez bu yazı. Dünyada her yer geçilir belki Lâkin geçilmez Çanakkale Boğazı…”
Öncelikle unutulmaz bir DESTAN olan “18 MART ÇANAKKALE ZAFERİ VE ŞEHİTLERİ ANMA GÜNÜ” nedeniyle tüm şehitlerimizi MİNNETLE anıyorum…
Uzun uzadıya ÇANAKKALE ZAFERİ’ni yazmak gibi bir niyetim yok. Zaten herkes yazıyor.
Benim değinmek istediğim konu başka!..
Çanakkale Savaşında ordumuzun komutanı kimdi?
Yanıt: ALMAN MAREŞAL OTTO LİMAN VON SANDERS PAŞA…
Gelelim bize!..
Bize göre ASKER OCAĞI=PEYGAMBER OCAĞI
Peygamber ocağında Alman askerinin ne işi var?
Önce askerlik ocağına neden PEYGAMBER OCAĞI deniliyor onu tarif edelim!..
“Askerlik Ocağı, Türkiye Cumhuriyeti Devletini içerideki ve dışarıdaki düşmanlardan korumak amacıyla asker, uzman, astsubay ve subay yetiştiren kurum için kullanılan bir deyimdir. Osmanlı İmparatorluğu zamanındaki adı YENİÇERİ OCAĞI ’dır. Halk dilinde PEYGAMBER OCAĞI’da denir. Türk Milletinin gönlünde özel bir yeri vardır.”
Böyle bir ocakta YABANCI ASKER, SUBAY, GENERAL, PAŞA vs vs ne arar?!..
Ne yapar?
O zamanki HALİFE buna nasıl izin verir?!..
Madem veriyorsa bu halife kimin halifesidir?
Yoksa bu OTTO LİMAN VON SANDERS PAŞA, müslüman oldu da bizim mi haberimiz yok?!..
YABANCI asker ve komutanlarla bir savaşta GALİP gelmek ya da DESTAN yazmak mümkün müydü?
Bu Alman askerlerde bir SEYİT ONBAŞI RUHU var mıydı?
Bu tür PARALI ASKERLER; Vatan, Millet, Bayrak, Peygamber ve Kur’an aşkıyla/ruhuyla savaşa bilir mi? Vs. vs..
NE YAMAN BİR ÇELİŞKİ
Anlamakta maalesef zorlanıyorum!..
Acaba bizim OSMANLI TORUNLARI acaba bu işe ne diyorlar?!..
Osmanlı’yı tarif etmek için bence fazla söze gerek yok. Liman von Sanders Paşa ve arkadaşları ile herşey belli zaten.
EN BÜYÜK GÜVENCEMİZ
İştebu yüzden bana göre Türkiye Cumhuriyeti’nin en büyük güvencesi. TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ yani MEHMETÇİK/ORDU’sudur!..
Onlar bizim VAZGEÇİLMEZ’imizdir ve onları LÜTFEN küçümsemeyelim, köşeye sıkıştırmayalım, ayırıştırmayalım, kutuplaştırmayalım ve dışlamayalım!..
DİPNOT 1:
OSMANLI’DA Alman Askerî Misyonu Balkan Savaşları’ndan sonra Osmanlı ve Alman hükümetleri arasında varılan anlaşma gereğince sonucunda 14 Aralık 1913 tarihinde Otto Liman von Sanders başkanlığında Osmanlı Ordusu’nu ıslah etmek amacıyla kurulan askeri kuruldur. 42 kişiden oluşmaktaydı. Savaş başlayınca misyonun mevcudu 70’e çıkarıldı. Savaşın sonuna kadar bu sayı 800’e ulaştı. Bu misyon dışında 23’ü general, 10’u amiral olmak üzere orduda 130, donanmada 60, toplamda 190 Alman subay görev aldı.
Şimdi varın düşünün OSMANLI’nın düştüğü ACİZİYETİ…
DİPNOT 2:
ATATÜRK’süz Çanakkale Zaferi Olmaz!
Kutlama mesajlarına ya da konuşmalarına bakıyorum da M. Kemal ATATÜRK’ün adı yok.
Sanki o kasıtlı olarak saf dışı bırakılmak isteniliyor.
İşte burası hem düşündürücü hem de üzücü!..
Bazı kişi, kurum ve kuruluşlar ATATÜRK’süz bir Çanakkale yaratmak istiyorlar!..
O çevreler şunu unutmasınlar;
ATATÜRK’süz bir ÇANAKKALE ZAFERİ ASLA OLAMAZ ve bizler de bunu ASLA KABUL etmeyiz-ettirmeyeceğiz!..