Fındık dalda tekleme, Hükümet fiyat verecek diye bekleme…

Fındık dalda tekleme, Hükümet fiyat verecek diye bekleme…

Mustafa Kemal Atatürk, 1 Kasım 1937 tarihinde TBMM’nin açılış konuşmasında der ki; “Önümüzdeki yıl içinde, fındık başta olmak üzere diğer belli başlı ürünlerimizi de ilgilendiren birlikler kurulmalıdır.”
Bunun üzerine 28 Temmuz 1938 tarihinde FİSKOBİRLİK (FKB)kurulur. Bir üretici kooperatifidir. Ne yazık ki diğer üretici kooperatifleri gibi FKB’de, 16 Mayıs 2000 yılında çıkarılan 4572 sayılı yasa ile yok edilme sürecine sokulmuştur.
24 Ocak 1980 kararları ile neo-liberal politikalar etkili olmaya başlamıştır.
Plan küresel bir plandır. Türk tarımını, ekonomisini ve üreticisini yok etme planıdır. Türkiye’yi kendilerine ‘müşteri’ etme planıdır.
4572 sayılı yasa, 24 Ocak 1980 kararlarına uygun olarak, Dünya Bankasının talebi üzerine Kemal Derviş’in çabaları ile çıkarılmıştır.
3 Kasım 2002 yılında iktidara gelen AKP’ de, ekonomik model olarak, küresel merkezlerin dayattığı ve bize ‘Derviş modeli’ olarak sunulan modeli benimsedi ve uyguladı.
FKB bitirildi. Gayrimenkullerine göz dikildi.
‘Geçiş dönemi’ sürecinde de üreticiye şirin görünmek adına iki strateji uygulandı.
– 2002’den bugüne Doğrudan Geli Desteği uygulaması
– TMO’ nun fındık alımı ile görevlendirilmesi…
Şimdi bu iki ‘geçiş dönemi’ stratejisinin de sonuna geliniyor.
‘Geçiş döneminde’ ülkemize yerleştirilen İtalyan FERRERO şirketi adım adım piyasanın en büyük gücü haline getirildi.
Adeta tekel yapıldı.
Rahmetli Güngör Uras, Milliyet Gazetesindeki köşesinde tam dört yıl önce , “…Dünya Bankası bir rapora dayalı olarak tarım satış kooperatiflerinin ve birliklerinin kapatılmasını emretti. Bu emir üzerine, ana tarım ürünlerini pazarlayan birlikler çökertildi. Bu çerçevede hükümet, 2006 yılında Fiskobirlik’i devre dışı bıraktı, TMO’yu fındık alımıyla görevlendirdi. Bir süre sonra TMO da fındık alımlarını sonlandırdı” diye yazmıştı.
Geldiğimiz durum da bu gerçeği göstermektedir.
TMO ‘geçiş döneminde’ göz boyama adına piyasaya sürülmüştü. Aldığı fındığın önemli bir kısmını da İtalyan şirkete zararına satıyordu.
Şirketin beğenmediği bozulan fındıkları ise yağlığa ayırıyordu…
“Görev zararını” ise hepimizin sırtına yüklüyordu.
Şimdi TMO’da piyasadan çekildi. Artık piyasaya tek başına FERRERO egemen. Ve cumhuriyet tarihinde ilk defa bu sene hükümet yetkilileri fındıkta taban fiyat açıklamadı.
Piyasanın oluşmasına etkide bulunmadı.
Fiyatı bu sene emperyal şirket FERRERO açıkladı. İki dolardan piyasayı oluşturdu. Halen bu fiyattan üretici ürününü satıyor.
Piyasada üreticiden fındık alan ‘esnaf’ adını verdiğimiz tüccarlarda yarın depolarındaki fındığı büyük oranda geçmişte TMO’nun yaptığı gibi FERRERO’ya devredecek.
Zaten çoğu İtalyan şirket adına fındık alıyor…
***
Geçen yıl ortalama üç dolar olan fındık fiyatının, bu sene iki dolara düşmesi ve fiyatın FERRERO tarafından açıklanması bazı cılız ve etkisiz tepkilere de neden oldu.
‘Cılız ve etkisiz’ deme nedenim şudur.
Fındık üreten il ve ilçelerin Ziraat Odası Başkanları tek tek basın açıklamaları ile FERRERO’ nun fiyat açıklamasına tepki gösterdiler. TMO’nun (dikkat edin FKB’nin değil!) fiyat açıklamasını ve piyasaya girmesini istediler.
Ancak hepsi bir araya gelerek etkili eylemler ile üreticinin sesi olamadılar…
Bu odaların başkanlarının çoğunun iktidara yakın isimlerden olması da ellerini zayıflatan bir unsurdur. O nedenle cılız sesler çıkarabildiler.
Basın açıklamaları ile işi geçiştirdiler…
Üretici sendikası TÜM KÖY SEN zayıf ve sesi de zayıf çıkıyor.
FKB’nin ses çıkaracak hali kalmadı.
MHP Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt yüksek sesle tepki gösteriyor. Fakat partisinin “millet ittifakı” ortağı olması ve eylemlerinin daha ziyade bir örgütlülükten çok kişisel şova dönük olması da altının çizilmesi gereken bir gerçektir.
Ya ana muhalefet partisi ne yapıyor?
Geçen yıl Ordu’dan Giresun’a kadar üç günlük “Fındıkta Adalet” yürüyüşü ve ardından Giresun’da miting yapan CHP’de bu sene sessiz.
Bölge milletvekilleri tıpkı Ziraat Odası Başkanları gibi basın açıklamaları ile işi geçiştiriyorlar.
Fındık konusunda TBMM’ye araştırma önergesi veren CHP’li vekilin, önergesinde FERRERO adı dahi geçmiyor!
AKP’li vekil, “Türkiye’nin bir fındık politikası yok” diye şikâyet ediyor.
Oysa 16 yıldır iktidar sizsiniz.
Geçmişte FKB Genel Müdürlüğü görevinde de bulundun.
Böyle bir şikâyete hiç hakkın yok.
***
Özetle üretici sahipsiz. Örgütü FKB’nin kolu kanadı kırılmış… Küreselleşme adına İtalyan FERRERO şirketi bölgeye yerleştirilmiş. Giderek daha etkin ve belirleyici olacaktır.
Boşuna mı FERRERO’nun merkezi Alba kenti, fındığın başkenti ile ‘kardeş şehir’ oldu! Boşuna mı sosyal, kültürel yatırımlar yapıyor?
‘Dünyaya entegre oluyoruz’ derken bizim Entegre tesisimiz atıl durumda kaldı!
Üretici sahipsiz ve örgütsüz… Ve de bilinçsiz…
O nedenle bir Giresun türküsünden uyarlayarak üreticilere şöyle seslenebiliriz.
Fındık dalda tekleme,
Hükümet fiyat verecek diye bekleme…

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?