BEŞ, DÜNYA’DAN BÜYÜK MÜ?

BEŞ, DÜNYA’DAN BÜYÜK MÜ?

İkinci Dünya Savaşı bitiminde şekillenen ve 24 Ekim 1945’te kurulan Birleşmiş Milletler Teşkilatı’nın amacı, “…Uluslar arası barışı korumak, güvenliği sağlamak, savaşların çıkmasını önlemek, ülkelerarası işbirliğini geliştirmek, aralarındaki anlaşmazlıkları ortadan kaldırmak…” olarak belirlenmişti.

Sayın Cumhurbaşkanı uluslar arası toplantılarda yaptığı konuşmalarda, “…dünya 5’ten büyüktür..örgütün güvenlik konseyi yapısı değişmeli” söylemi ile, BM (Birleşmiş Milletler) yapılanmasını eleştirmekte.

O’nu haklı kılan, mevcut yapılanması ile kuruluşundan günümüze değin yaşanan uluslararası çatışmalara çözüm üretememesi, belirlenen hedefleri gerçekleştirememesi.

İsrail-Filistin, Sırp-Bosna, Körfez, Vietnam, Rusya-Afganistan, Irak’ı işgali, Libya, Suriye, BOP Projesi adı altında Tunus’tan Afganistan’a kadar olan ülkelerde karmaşa yaratılarak yeni devletçiklerin kurulma çabaları, Afrika Kıtası’nda yüz binlerce kişi hiç uğruna soykırıma uğrayıp açlıktan ölürlerken çözüm bulunamaması, yazılı metnin içersinde kalan hedeflerin gerçekleştirememesi, sadece çıkarlarını korumak amacında olunması başarıyı yakalamada engel olmuştur.

BM, dünya sorunlarının tartışılarak çözüm bulunduğu, devletlerin seslerini duyurduğu bir forum olarak bilinir.

Toplam 193 üyesi bulunan BM Konseyi’nde bulunan 15 ülkenin 5’i daimi üye.

Kalan 10’u ise, diğer ülkeler arasından seçilerek görev almakta.

Daimi üye olan ABD, Rusya, Çin, İngiltere ve Fransa’nın alınan kararları veto etme hakları bulunmakta.

Dünya nüfusu yaklaşık 7.5, BM daimi üyesi 5 ülkenin ki ise 1.8 milyar.

Sayın Cumhurbaşkanını, “beş ülke dünyanın kaderini değiştirmemeli” demekte.

Tamamen haklı ancak, yapılabilecek bir şey de yok.

Bozulmayan tek kural, ekonomiye hükmedenin, siyasette de söz sahibi olması.

Uluslar arasında kurulan düzen, güçlünün söz sahibi olduğu sistemdir.

Askeri, ekonomik, siyasi ve diğer tüm alanlarda güçlü olan ülkeler dünyaya öyle bir hükmederler ki, bilinen, yazılan tüm kurallar yok olur, kimse sesini çıkaramaz.

Kesin olanı iki artı iki dört eder, güçlünün elinde ise bazen beş olur ve herkes evet der.

Bu bir güç gösterisi olup, dünyaya egemen olma savaşımıdır.

Konseyin hedefi, BM’in amaç ve ilkelerine uygun biçimde dünya barışı ve güvenliğini korumak, anlaşmazlık durumunda araştırma yaparak çözüme ulaştırmaktı.

Yıllardır savaşın sürdüğü Suriye, Irak ve diğer yerlerde niçin ortada yoklar?

Gerçek olan, beş daimi üyenin, dünya silah ticaretinin tamamının ellerinde olduğudur.

Her alanda yayılmacı bir siyaset sürdürmekte olan bunlar, gelişememiş ülkelerin yer altı ve yerüstü zenginliklerini acımasızca sömüren emperyalist ülkelerdir.

Dünyanın, beşten büyük olduğunu herkes bilmekte.

Bilmek yetmemekte, önemli olanı uluslar arası güç oluşturmada.

Başarabilmek için güvenilir ve inandırıcı olmak gerek.

Bazı durumlarda, bir bile dünyadan büyük olabilmekte.

ABD tek başına karar verir, uygulamaya koyar ve diğerlerinin de desteğini alır.

Başarabilmenin tek seçeneği, insanına çağın koşullarına uygun eğitim verebilme, bilim, teknoloji, yönetim biçimi, siyaset, ekonomik alanlarda aklı kullanabilmektir.

O zaman dünyanın beşten büyük, ya da beşin dünyadan daha küçük olduğu görülür.

Aksi durumda hep küçücük kalırsınız.

Dağın yamacından aşağıya doğru akan suyun üst tarafında bulunan, daha altlarda su içen kuzuyu “suyumu kirletiyorsun” bahanesiyle yemeye karar veren kurda, kuzunun “senin niyetin beni yemek, bari suyu bahane etme” deyip kabullenmesi durumuna düşersin.

Onlar silah satarak, binlerce kilometre uzaklıkta bulunan ülkelere ait zenginlikleri sömürerek kendi insanlarını mutlu kılmak için acımazsızca saldıranlardır.

Güçlü olmak, gücü kullanmak böyledir.

Ziya Gökalp “Düşünmek ve söylemek kolay, fakat yaşamak, hele başarı ile sonuçlandırmak çok zordur” der.

 

Sosyal Medyada Paylaşın:
Önceki Yazı
Sonraki Yazı

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?