UMUDUN BAŞLANGICI; “HER ŞEY GÜZEL OLACAK”

UMUDUN BAŞLANGICI; “HER ŞEY GÜZEL OLACAK”

İmamoğlu’nun seçim otobüsüne yaklaşan gencin, “…Her şey güzel olacak, Ekrem abi. Seni seviyoruz…”sözüyle başlayan, umudun başlangıcı slogan hızla yayıldı.
Bazı koşullarda, beklenmedik bir anda ortaya çıkan gerçeklerin önüne geçilemez.
Bir genç, ‘her şey güzel olacak..’ diyerek ortaya çıkar, bu söz her tarafta yankılanır.
O’na göre sevgi ifadesinden ibaret olan bu söylem, umuda dönüşen slogan haline gelir.
Bu çocuklar, daima gerçek olan doğrulardan yana tavır koyar ve asla ikiyüzlü değiller.
Yarınların kendilerine ait olmasını istediklerinden, ‘kral çıplak’ diyebiliyorlar.
Onlara engel olan, önlerine duvar çeken bizleriz.
YSK’ nın verdiği karar hukuki ve vicdani yönden tartışılmakta.
İptal kararı neden ve gerekçelerinde hukukçuların anlaşamadığı, farklı görüşler ortaya koyduğu yerde bizlere söz düşmez ancak, güven duygusu tamamen sarsılmış durumda.
YSK’ya göre muhalefetin itirazı reddolunur, iktidarın ki ise hemen işleme konulur.
‘Olağan, olağanüstü itiraz, tam kanunsuzluk.. gibi kavramlar hukukçulara ait olsun.
Ancak; okuyan, düşünen, sorgulayan, olayların neden ve sonuçlarının kısmen de olsa analiz/sentezini yapan bireylerin anlayabileceği dilde açıklama yapılmamakta.
Anlaşılmayan aynı seçmen, aynı sandık, aynı zarf ve oylardan birisinin iptali.
İsteğimiz, ‘…Hiçbir şey olmasa bile kesinlikle bir şeyler oldu ama fark edemedik…’ diyen siyasetçi tiplemelerinin aklımızla dalga geçmeye çalışmamaları.
“Ben hak yemedim, hakkımı da yedirtmem…16 milyonun başkanı olacağım, onlara ait tek kuruşu birilerine yedirtmeyeceğim…” söyleminden rahatsız olanlar kimler?
Sadece, “tarikat, cemaat, dernek, vakıf ve diğerlerine yardım bitti…” denilmesi ile kimlerin kimyası ve ezberi bozuldu?
“İstanbul’u kazanan Türkiye’yi kazanır” sözünün içeriğini anladık ancak, ‘İstanbul’a mitil atacağız, karargah kuracağız..’ diyen MHP başkanının korkusu ne?
Vatandaşta karşılığını bulmayan, ‘ülkenin beka sorunu’ tutmadığına göre neyi anlatıp, hangi vaatleri dile getirerek oy isteyecekler?
Sandıklar açıldıktan hemen sonra, “3800 oy farkla biz kazandık..hayırlı olsun” demeci verenler kazansaydı, “atı alan Üsküdar’ı geçti,…sür eşeği Niğde’ye..” demeyecekler miydi? YSK’nın bu kararı ile demokrasi, hukuk, adalet..kısacası, Türkiye kaybetti denilmekte.
Ancak, ülkemiz siyaseti yeni bir yüz, söylem, yaklaşım gösteren bir kişi kazandı.
İnsanlara farklı ve içtenlikle dokundu, O herkesi, herkes de O’nu sevdi.
Beş ay öncesine kadar çevresi dışında kimsenin tanımadığı İmamoğlu devreye girdi.
Şimdilerde Edirne’den Hakkari’ye, İzmir’den Kars’a çocuklar bile tanımakta.
Hem İmamoğlu, hem de O’na güvenenler başardılar.
Çığ gibi büyüyüp, kendini alabildiğine aşarak bazılarının huzurunu epeyce kaçırdı.
23 Haziran seçimlerinin sonucu ne olursa olsun siyasi kazanımı elde etmeyi başardı.
Görünen, Türk siyaseti İmamoğlu ile yeniden yapılanacak, taşlar yerinden oynayarak; hantal, vasat, başarısız, nefret dili kullanan, toplumu ayrıştıran lider ve kadroları yerine, toplumu içtenlikle kucaklayan, sevgi dolu genç kadrolar siyasete egemen olacak.
O’nun, “konuşun, susmayın, korkmayın..” çağrısının karşılığı gelmeye başladı.
Daha düne kadar susanlar ses vermekte.
İnsanlar konuşmalı, gerçekleri görmeli ve dile getirerek korku duvarını aşabilmeli.
Ekonomi, siyasi, eğitim, hukuki ve diğer tüm alanlarda kriz yaşayan ülkemizde tüm işlemler ötelenmiş, aylardır seçimle yatıp kalkma görüntüsünde.
Hazırlık yapılmadan, alt yapısı tamamlanmadan geçilen başkanlık sistemi tutmadı.
Yaşananlar traji-komik bir durum ve ağlanacak halimize gülmekteyiz.
31 Mart seçimleri için, ‘Mart’ın sonu bahar’ denilmişti.
23 Haziran sonucunda ise, ‘HERŞEY GÜZEL OLACAK’

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?