Türk Tarihinin En Ünlü 5 Askeri

Türk Tarihinin En Ünlü 5 Askeri

Her ülkenin kurulmasında tarihi, sürecinde ve kurulduğu günden günümüze kadar geçen sürede yöneticilik yapan idarecilerin başarısı tarihe geçer. Türk tarihi pek çok başarılı devlete ve imparatorluğa ev sahipliği yaptı. Bu devletlerin başarısına başarı katan da Türk tarihine iz bırakan usta askerlerdi. Sizin için; Türk tarihinin gelmiş geçmiş en ünlü yöneticilerini sıralarsak bana göre ilk beş sırayı aşağıda ki isimler paylaşır.
1-Büyük Hun Hakanı Mete Han
2-Attila
3-Alpaslan
4-Fatih Sultan Mehmet
5-Mustafa kemal Atatürk

1- Asya Hun İmparatorluğu’nun kurucusu olan Teoman’ın oğludur. Osmanlı tarihçileri tarafından Oğuz Kağan olarak adlandırılmıştır. M.Ö. 209-174 tarihleri arasında hükümdarlık yapmıştır. Ünlü Oğuz Kağan Destanı, Mete Han’ın hayatını konu almıştır. Birçok göçebe kavmin kullandığı çavuş oku adı verilen ıslıklı okun mucidinin Mete Han olduğu kabul edilir. Mete Han, okunu çevirdiği yere emrindeki askerlerinin de saldırmasını emretmesiyle de bilinir. Eğer bir asker öldürürken tereddüt ederse onu da öldürtürdü. Bu konuda o kadar acımasız ve katıydı ki zamanı geldiğinde kendi babasını da öldürtmüştür. Mete Han günümüz ordularının temellerini atmıştır. Ordusunda onbaşı, yüzbaşı, binbaşı, tümen başı gibi rütbeler kullanmıştır. Günümüzde Türk Kara Kuvvetlerinin kuruluş yılı Mete Han’ın tahta geçtiği MÖ. 209 yılı olarak kabul edilmektedir. Asya milletlerini tek çatı altında toplayan ilk hükümdar olarak bilinir. Mete Han, MÖ 174 yılında öldüğünde, birçok kavimleri çatısı altında birleştiren büyük bir imparatorluğu ardında bıraktı. Bu imparatorluk yaklaşık 18 milyon km büyüklüğe sahipti. İmparatorluğunun sınırları doğudan batıya Japon Denizi’nden İdil Nehrine ve kuzeyden güneye Sibirya’dan Tibet ve Keşmir’e uzanıyordu. Çinliler tarafından acımasız ve çok güçlü bir asker olarak biliniyordu.
2- Attila Avrupa Hun İmparatorluğu’nun hükümdarı olan Attila, kimilerine göre barbar kimilerine göre kahramandı. 434–453 yılları arasında hüküm sürdü. Batı Roma İmparatorluğu’nu haraca bağlamasının önünü açan bir dizi savaş ve akınları yönetmiştir. Orta Çağ batı kaynaklarında acımasızlığı ile bilinir. Bu nedenle de Avrupa’da Attila’ya “Tanrının Kırbacı” denilmiştir. Attila’nın Avrupa’da yaptığı akınların ve çarpışmaların etkisi bugüne dek yansıyan, toplumların farklı coğrafyalarda göç ederek yer değiştirmelerine neden olmuştur. Ayrıca Attila, Batı Roma İmparatorluğu’na sefer düzenlerken Papa Büyük Leo’nun araya girmesiyle seferi durdurmuş ve Romalıları haraca bağlamıştır. Bu olay nedeniyle, papanın diz çöktüğü tek insanın, Attila olduğu anlatılmaktadır. Öte yandan barbarlığının aksine Attila’nın sarayında birçok Germen hükümdarı yaşamıştır. Alman efsanelerinde Attila, çok büyük ve iyiliksever bir hükümdardır. Attila, ünlü Alman Nibelungen Destanı’nda da anlatılır. Bu destanda Attila, Etzel adında büyük otoriteye sahip, barışsever ve yalnız asilere karşı kılıç kuşanan asil ruhlu bir hükümdardır. Şüphesiz Türk ve Avrupa tarihinin en önemli asker ve hükümdarlarından biridir.
3- Alp Arslan Büyük Selçuklu Devleti’nin ikinci sultanı olan Türk hükümdardır. 1063-1072 yılları arasında hükümdar olmuştur. Ancak Türk tarihine damga vurmasının en büyük sebebi, Alp Arslan’ın Türklerin Orta Asya’dan Anadolu’ya gelişlerini ve mücadelesini yöneten askeri komutan olmasıdır. İlk seferinde Bizans’ın elinden Kars ve çevresini almıştır. Alp Arslan 1071 yılında, Türk tarihinin en önemli zaferlerinden biri olan Malazgirt Meydan Muharebesi’ni kazanmış ve Türklere Anadolu’nun kapılarını açmıştır. Ayrıca bu savaşta dünya savaş tarihine geçen turan taktiğini uygulayarak, sayıca üstün olan ordulara karşı zafer kazanmıştır. Askeri dehasıyla bilinen Alp Arslan, Türk, İslam, Avrupa tarihi açısından da Anadolu’ya yapılan Türk akınlarının Malazgirt ile sonuçlandırarak tarihe geçmiştir. Anadolu ve Avrupa’daki güç dengelerini değiştiren büyük bir olaya imza atmıştı.
4- Fatih Sultan Mehmet
1444-1446 ve 1451-1481 yılları olmak üzere iki dönem hüküm sürdü. Ancak ikinci dönem asıl büyük işler başardığı zaman periyodudur. Osmanlı İmparatorluğu’nun yedinci padişahı olan Fatih Sultan Mehmet, Dünya tarihinin en büyük asker ve imparatorlarındandır. Sadece 21 yaşındayken bir türlü ele geçirilemeyen İstanbul’u fethederek 1000 yıllık Bizans İmparatorluğu’na son verdi ve bu olay birçok tarihçi tarafından Orta Çağ’ın sonu Yeni Çağ’ın başlangıcı olarak kabul edilmiştir. Ayrıca Trabzon İmparatorluğu’na da son vererek Anadolu’nun tamamen Türk hâkimiyetine girmesini sağlamıştır. Askeri zekası ve stratejik fikirleriyle hükmettiği dönem boyunca Osmanlı’nın denizde de güçlü olmasını sağlamıştır. O dönemin denizde en başarılı devleti olan Venedikliler de Osmanlı’dan korkmuştur.
5- Mustafa Kemal Atatürk
Birinci Dünya Savaşı’nda pek çok devlet tarafından paylaşılan Osmanlı İmparatorluğu’nun topraklarının büyük bir kısmını her şeyin bittiği anda geri alan Mustafa Kemal Atatürk, önemli bir devlet adamı olmadan önce başarılı bir askerdi. Birinci Dünya Savaşı’nın ardından başlattığı Kurtuluş Savaşı’nda pek çok cephede arkadaşlarıyla birlikte yer aldı. Çanakkale Savaşı’nda Mustafa Kemal Arıburnu’na çıkan ANZAC (Avustralya ve Yeni Zelanda Kolordusu) birliklerinin yarımada içine ilerlemesini CONKBAYIRIN da durdurdu. Bu başarı üzerine 1 Haziran 1915’te Miralaylığa yükseldi. Çanakkale zaferi Türkler için yeni bir umut oldu. Daha sonra Türk Orduları Başkomutanı olarak Sakarya Meydan Muharebesi’ndeki başarısından dolayı 19 Eylül 1921 tarihinde “Gazi” unvanını aldı ve mareşalliğe yükseldi. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasının ardındaki savaşlarda Atatürk’ün askeri dehasının dışında binlerce askerin de azmi ve gücü vardı. Ancak Atatürk’ün liderlik özelliği, askeri stratejileri ve zekâsıyla yönlendirmesi Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasındaki en önemli etkenlerden olmuştur.
Osmanlı Devleti, teokratik ve monarşi bir devlet yapısına sahipti. Ancak Osmanlı Devleti’nin teokratik niteliği, Arap devletlerindeki yönetim biçiminden oldukça farklı olup, kendine özgü nitelikler taşımaktaydı. Bunun en belirgin nedeni, tipik bir İslam devleti olmakla birlikte Osmanlı Devleti’nin, Orta Asya ve İran kültür ve medeniyetlerinin etkisi altında gelişmiş olan Anadolu Selçukluları ve İlhanlılar gibi daha çok Arap dünyası dışındaki devletlerin mirasçısı olarak devlet sistemini geliştirmesiydi. Ayrıca topraklarının büyük bir bölümünün Hıristiyan memleketleri üzerinde gelişmiş olması ve fethettiği Hıristiyan memleketlerdeki bazı eski uygulamaları yürürlükten kaldırmayıp fetihten sonra da sürdürmesi, Osmanlı Devleti’nin diğer İslam devletlerindeki yönetim biçiminden oldukça farklı nitelikler göstermesine neden olmuştur. Buda göstermekteki Türklerin toplum anlayışı İslami eşitlik anlayışına dayanmaktadır.

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?