Dil eğitiminde en çok tercih edilen ülkelerin başında İngiltere gelir. Sadece Türkiye’den değil dünyanın birçok farklı noktasından buraya dil öğrenmek için gelen öğrencilere rastlamak mümkündür. Londra, Cambridge, Brighton, Oxford, Hastings, Liverpool ve daha ülkenin birçok yerinde dil eğitimi veren okullar ve diğer kurumlarla karşılaşmak mümkündür özellikle de İngilizcenin ana dil olması ve ülkenin finansal alanda gelişmiş olması, İngilizce ve üniversite eğitimini burada tamamlamak isteyen öğrencilerin sayısında artışın yaşanmasını etkiliyor. Aslında İngiltere çok da kozmopolit bir ülke değildir, özellikle de göçmenler konusunda çok katı kurallara sahip olması yüzünden eskiden beri kendine yönelik yani bir diğer deyişle içine kapanık bir ülkedir. Ama buraya gelen öğrenciler, ülkenin kozmopolit bir ülke haline gelmesini etkiliyorlar. Sanırım öğrencilerin gelmelerini ülke yönetimi de fazlasıyla istiyor. Hem ekonomik anlamda ticari bir sektör haline gelmesi hem de dil eğitimi verdikleri insanlara aynı zamanda kendi kültürlerini tanıtma eğiliminde olmaları gibi nedenler ülke yönetimi ve büyüklerinin İngiltere dil okulları konusunda destek vermelerini büyük ölçüde etkiliyor. Sanırım konu biraz fazla uzadı biz hangi şehirde daha kaliteli eğitim görülebileceği hakkında konuşacaktık fakat söz konusu İngilizce olunca ve bahsedilen ülke İngiltere olunca laf lafı açar da uzar. Çünkü her bir özelliğini ve ülkenin değerlerini anlatmak gerekir.

Kuzeyde dil eğitimi

Yukarıda sözü uzatırken bir yerde aslında ülkenin dil okulları bakımından en zengin olan şehirlerini yazmışım ama detaylara inmek için sanırım biraz daha farklı yerlere değinme gereği duymuş olmalıyım ki bu kadar yazıdan sonra ancak yer verebiliyorum. Neyse uzatmadan hemen anlatmaya başlayayım: Ülkeyi yönlere bölerek anlatmayı daha çok seviyorum. Biraz da havalı mı oluyor ne? Kuzeye git, Güneye git, 10 mil kuzeybatıda dostum demek sanırım kulağıma hoş geliyor. Neyse bırakalım yaramazlığı da konuyu değiştirmeden hemen girelim. Ülkenin kuzeyinde Liverpool, Manchester ve Leeds kentleri var. Buralarda okumak için farklı nedenleriniz olabilir. Mesela doğasının güzelliği veya etkinlikler bakımından zengin olması gibi nedenlerden dolayı ülkenin kuzey bölümünü tercih edebilirsiniz. Ama buraya gitmeden önce bilmeniz gereken en önemli şey, özellikle de Liverpool’da okuyacaksanız sosyal hayatta öğreneceğiniz İngilizce ile okulda öğreneceğiniz arasında bir hayli fark olacak. Çünkü aksan olarak o kadar değişik konuşuyorlar ki yabancı bir dil olması hele de yabancı bir aksan olması sizi şaşırtabilir. Düşünsenize biz “Slm”nin ne anlama geldiğini biliyoruz da anlıyoruz, henüz yeni Türkçe öğrenmiş biri nereden bilsin ne olduğunu? İşte Liverpool de bu konuda böyle bir yerdir. Birine bir iyilik yaptığınızda “TA” yani “Thansk” diyebilir, siz bilmediğiniz için anlamakta güçlük çekersiniz ama yine de İngiltere dil okulları şehir aksanına göre eğitim vermiyor tabi ki…

Kayıt için acele etmeyin

Kayıt için acele etmeyin demek aslında bir nevi geç kalmaya davetiye çıkartmak gibi olur ama demek istediğim “çok acele edip yanlış karar vermeyin” demektir. Çünkü okullar, şehirler, konaklama yerleri vs. derken İngiltere dil okulları hakkında araştırma yaparken öğrenmeniz gereken birçok detay olacaktır. Bunların her birini öğrenmek için ise geniş bir zamana ihtiyacınız var demektir. İşi aceleye getirmek yerine dil öğrenmeye karar verdikten hemen sonra işe koyulmanız daha etik olur. En az 2-3 ay araştırın veya daha kolay şekilde yurtdışı eğitim danışmanlarından bilgi alın ve böyle karar verin. Bu konuda da size yardımcı olabileceğimizi söyleyeyim ve konuyu kapatayım. Daha fazla bilgiye https://alternatifecs.com/ingiltere-dil-okullari/ sayfasından ulaşabilirsiniz. Kalın sağlıcakla…