DİYANET İMAMLARINA

DİYANET İMAMLARINA

Bu Cuma günü,her yaz aynı vakitlerde Cuma namazı kıldığım ,cemaatinin de çoğunluğunu yakından tanıdığım ve alışık olduğum bir camiye gitmeye niyet ettim.Yolda ilçe merkezinde bulunan,yürüyerek kapısından geçtiğim kahvehane ve çay ocakları bahçelerinde oturanlara selam vererek ilerledim.Birinde yakinen tanıdığım bir arkadaşıma :

-Cumaya birlikte gidelim dedim.

-Ben artık Cuma Namazı kılmamaya karar verdim. Devir değişinceye kadar da kararlıyım.

İçimden: “Yanlış yaptın” dedim.”Sana ne milletin namazından niyazından. Nasılsa Her koyun kendi bacağından asılacak”.

Ezan okunurken camiye girdim. Koskoca caminin içinde iki sıra kadar cemaat oturuyordu.Ezan bitti.Bir kaç kişilik hareketlenme oldu.

Cuma hutbesi bitti. Cumanın farzına başladık.Caminin ancak yarıya yakın bir kısmı dolmuştu.

İnşaatında ve geçmiş yaz aylarında beş vakit namaz kılınan, Cuma namazı kılınan bu camide en az cemaati bu Cuma günü görüyordum. Hutbeyi okuyan,Diyanet İşleri Başkanlığından gelen direktiflerin dışına çıkamayan cami imamını dinlerken,bir taraftan da siyasi hutbeler sebebi ile cemaatleri azalan camilerimizin geleceğini düşünmeye başladım.

Her perşembe internet yolu ile gönderilen hutbelerin aynısını kopyalayan;Cuma günü de virgülüne kadar okuyan imamların hiç mi sucu yok.

Hadi diyelim Diyanet İşleri Başkanı siyasilerin altına sundukları milyarlık zırhlı araç hürmetine yanlı ve yandaş davranmak zorunda kalıyor. O zatı muhterem din adamı bile değil olabilir.Nihayetinde iktidarın atadığı bir bürokrattır.Hükümetler onu iktidarın nimetleri ile etkisiz hale getirmiş olabilirler.

Ama imamlık kutsal bir meslek. Allah, Peygamber ve Kuran adına iş yapıyorsunuz.Çoğunuz başka iktidar döneminde iş başı yaptınız.Bu hükümet döneminde vazifeye alınmış bile olsanız Kuran ve Sünnetlere uygun görev yapmalısınız.

Şahsi olarak siyasilere ,siyasi partilere sempati duyabilirsiniz.Herkesin bir siyasi görüşü çok normal.Halbuki mensup olduğunuz din ve kuralları 1500 sene önce inmiştir.O dinin Peygamberi veda hutbesinde “İnsanoğlunun bilmesi gereken her hususu tek tek ve defalarca anlattığını” ifade etmiştir.İmam olarak size düşen de Peygamberin bildirdiği kural ve kaideleri anlatmaktır.Yoksa iktidarda bulunanlar,bu gün güçlü görünebilir.Ancak yarın belki de esamesi okunmayınca siyasilere boyun eğmemeye dikkat edin.

İmam olarak haftalık gönderilen hutbeleri olduğu gibi okumak yerine,gözden geçirip,siyasi demeçleri ayıklayıp,İslamiyetin ve insanlığın aslına uygun olmayan kısımları çıkarıp öylece okumanız lazım.

Hem eskiler “Cemaat ne derse desin, imam bildiğini okur” derlerdi. Bakıyorsunuz bu günün imamları bildiklerini dahi okuyamaz duruma gelmişler.

İmam olarak son yıllarda çok eleştiri alıyorsunuz.Sizleri bu milletin en az yarısı iktidarın militanı olarak tanımlıyor.Devletimizin ve devleti idare eden hükümetin propaganda yapacak kaymakamı,valisi var.Bakanlıkları ve ilgili memurları var.Gazeteleri ve televizyonları var.Varsa iratlarını o kanallardan yapsınlar.Sizler Allah adına,peygamber adına,vatan ve kutsal değerler adına vazife yapınız.

Dolduruşa gelmeyin. Tuzağa düşmeyin.

Daha önce ibadetini camide yapmaya gayret eden; bugün camilere gelmekten sizlerin yüzünden vazgeçen; AKP dışındaki dindarların sorumlusu bari sizler olmayın.

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?