Bugün Arefe!..

Bugün Arefe!..

“Rabbim! Beni ve soyumdan gelecekleri namazı kılanlardan eyle!
Dualarımı kabul eyle! Hesap günü beni, anne-babamı ve inananları bağışla!”
(İbrâhim, 14/40-41)
Bugün (20 Ağustos Pazartesi) Hicrî takvime göre Zilhicce`nin 9. Günü!
Bugün Teşrik Tekbirleri günü, dua ve istiğfar günü…
***
Arefe günü; Hacıların haccın şartlarından biri olan “Arafat’ta vakfeye”
durdukları, dil, ırk, renk, sınıf, zümre, rütbe-makam-mevki ayrımının olmadığı,
“Lebbeyk Allahumme Lebbeyk. Lebbeyke lâ şerike leke lebbeyk, İnnel hamde,
Venniğmete, leke Velmülke. Lâ şerike lek” (Buyur emret, ey varlığı mutlak lazım
olan Allah’ım, davetine isteyerek uydum, emrine hazırım ve ilahi iradene itaat
ederim. Senin benzerin ve ortağın yoktur.) nidalarıyla, bembeyaz ihramlarla
mahşeri hatırlatan, adeta mahşer provasının yapıldığı gündür!
Arefe, Hazreti Âdem (as) ile Hazreti Havva’nın Arafat’ta buluştukları gündür…
***
Teşrik Tekbirleri!..
Arefe denince aynı zamanda teşrik tekbirleri akla gelir…
Teşrik tekbirleri; Arefe günü sabah namazından başlayarak Kurban Bayramın
4. günü ikindi namazına kadar devam eder…
İmam-ı Azam Ebû Hanife mezhebine göre; farz namazların ardından teşrik
tekbiri getirmek vaciptir…
Namaz ister cemaatle kılınmış olsun, ister yalnız kılınsın… Namaz kılan ister
kadın ister erkek olsun, ister misar ister mukim olsun, ister şehirde ister köyde
bulunsun hüküm değişmez.
Arefe gününde Senin Peygamberlerin, Senin evliya kulların, Senin has
kulların, Senin salih kulların Senden neler istedilerse, bizler de onları Senden
istiyoruz… Bizlere ihsan eyle Allah’ım.
İnsanlığı tufanlardan kurtaran Hz. Nuh’un yakarışıyla yalvarıyoruz Sana Allah’ım.
“Bizi hayırlı menzillere kavuştur, bereketli yerlere konuk eyle Allah’ım! Sen
konuk edenlerin en hayırlısısın.” (Müminun 29)
Peygamberlerin atası, başlı başına bir ümmet olan Hz. İbrahim gibi yalvarıyoruz
Sana Allah’ım!
“Rabbim! Beni ve soyumdan gelecekleri namazı kılanlardan eyle!
Dualarımı kabul eyle! Hesap günü beni, anne-babamı ve inananları bağışla!”
(İbrâhim, 14/40-41)
Sabır timsali Hz. Eyyüb gibi dua ediyoruz Sana Allah’ım…“Şüphesiz ki ben
derde uğradım, sen ise Merhametlilerin en Merhametlisisin!” (Enbiya 21/83)
Bizlere, her türlü kötülükten, her türlü zarardan, her türlü şerden, her türlü hastalıktan
Eyyüp peygamber gibi güzel kurtuluş nasip eyle Allah’ım.
Yusuf’unun hasretinden gözlerini kaybeden Hz. Yakup’un dualarıyla niyaz
ediyoruz sana Allah’ım! “Ben kederimi ve hüznümü sadece Allah’a arz ederim.
Sizin bilmediğiniz şeyleri ben Allah’ın öğretmesiyle bilirim.” (Yusuf 12/86)
Bizleri sıkıntılarımızdan, keder ve hüzünlerimizden Sen kurtar Allah’ım.
Güzelliğin ve iffetin timsali Hz. Yusuf’un yakarışlarıyla yalvarıyoruz Sana
Allah’ım. Bizlere Müslüman olarak ruhumuzu teslim etmeyi lütfeyle Allah’ım. Bizleri
salih kullarının zümresine ilhak eyle Allah’ım.
Haksızlık karşısında zor durumda kalan Hz. Musa gibi yalvarıyoruz sana Allah’ım.
Bizlere öyle nimetler ver ki, bu nimetler sayesinde hiçbir zaman mücrimlere arka
çıkmayalım, onlarla aynı safta yer almayalım Allah’ım. İçimizdeki beyinsizlerin
yaptıkları yüzünden bizi helak etme Allah’ım.
Verdiğin güç ve kudreti karıncaları dahi ezmeden kullanan Hz. Süleyman’ın
dualarıyla yalvarıyoruz Sana Allah’ım! Bizleri, verdiğin nimetlere şükreden şakir
kullarından eyle. Bizlere Senin razı olacağın salih ameller işlemeyi ihsan eyle
Allah’ım.
Kelimetullah Hz. İsa gibi yalvarıyoruz Sana Allah’ım. Bize yüce katından rızıklar
ihsan eyle. Dünyamızı da ahiretimizi mamur eyle. Bizleri helal, bol rızıklarla
rızıklandır Allah’ım.
Habib-i Edibin, Resûl-i Ekrem Efendimiz Muhammed Mustafa’nın miraçtan hediye
olarak getirdiği dualarla yalvarıyoruz Sana Allah’ım… Rabbimiz! Eğer unutur, ya da
yanılırsak bizi sorumlu tutma… Rabbimiz, bize, bizden öncekilere yüklediğin
gibi ağır yükler yükleme… Rabbimiz, bize taşıyamayacağımız şeyleri de
yükleme. Bizi affet, bizi bağışla, bize acı! Sen bizim Mevlâ’mızsın. Kârler
topluluğuna karşı bize yardım eyle Allah’ım.
Hakkıyla ifade etmekten aciz kaldığımız hamdimizi, senâmızı, şükrümüzü,
duamızı Sana yöneltiyoruz. Sen kabul eyle Allah’ım.
Bugün Hz. İbrahim’in sadakatini, Hz. İsmail’in teslimiyetini, Hz. Hacer
validemizin sayetini bize de ihsan eyle. Bizleri İbrahim’in milletinden, Muhammed
Mustafa’nın ümmetinden bir lahza olsun ayırma Allah’ım.
Arif olmayı, hakikati bilmeyi, insan olmanın anlamını kavramayı, kendimizi
bulmayı, Seni tanımayı, imanda ve güzel ahlakta kemale ulaşmayı,
kardeşlerimizle kaynaşmayı, yekvücut tek yürek olmayı nasip eyle Allah’ım.
İçimizdeki bencilliği, öfkeyi, kibri, gururu, nefreti, ihtirası, hasedi, tne ve
fesadı gönül dünyamızdan atmayı, buna mukabil tevazuyu, diğerkâmlığı, sevgiyi,
hayırda yarışmayı ve cömertliği bizlere lütfeyle Allah’ım.
Kur’an-ı Kerim’inde “Müminler, ancak kardeştir” buyuruyorsun. Habibin
Muhammed Mustafa bizlerden “Kardeşlerim” diyerek özlemle söz ediyor. Ne yazık ki bizler, zihinleri bir, yürekleri bir, gayeleri bir, sevgileri bir, hüzünleri bir, kederleri bir,
acıları bir kardeşler topluluğu olamadık. İtiraf ediyoruz. Bizleri affeyle Allah’ım.
Efendimiz’in emrettiği gibi bir vücudun uzuvları, bir binanın tuğlaları gibi
olamadık. Kardeşlerimizin halleriyle hâllenemedik, dertleriyle dertlenemedik,
acılarını acımız, sevinçlerini sevincimiz bilemedik. İtiraf ediyoruz. Bizleri affeyle
Allah’ım.
Birbirimize kin güttük, nefret duyduk, üstünlük tasladık, buğzettik, ihanet ettik,
doğruluktan ayrıldık, şefkat ve merhametten uzaklaştık, tne ve fesat girdabına
sürüklendik, cehalet ve tefrika bataklığına saplandık, parçalandık, zayıadık, eridik.
İtiraf ediyoruz. Bizleri affeyle Allah’ım.
Kendimiz için istediğimizi mümin kardeşimiz için isteyemedik. Haset ettik.
Gıybet ve iftiraya bulaştık. Kul hakkına girdik. Kardeşimizden hoşgörüyü dahi
esirgedik. İtiraf ediyoruz. Bizleri affeyle Allah’ım.
Her vesileyle besmele çektik, her işimize Rahman ve Rahîm isimlerini başlangıç
eyledik, lâkin işlerimizi adalet, hakkaniyet, merhamet ve şefkatle icra edemedik.
Birbirimizden merhameti esirgedik. Hoyratlaştık. İtiraf ediyoruz. Bizleri affeyle
Allah’ım.
Ya Rabbî! Söz veriyoruz; bundan böyle, İslâm’ın izzet ve onuruna uygun
davranacağız, haksızlıklara ve zulme arka çıkmayacağız, insan haklarını koruyacağız,
mazlumun elinden tutacağız, dul, yetim ve kimsesizin hakkını gözeteceğiz,
yeryüzünü ıslah edeceğiz ve bozgunculuk çıkarmayacağız. İmanımıza sahip
çıkacağız, ibadetlerimizi aksatmayacağız, kötü huylardan uzaklaşmak ve iyi huylar
edinmek için gayret göstereceğiz… Sözümüzde durmayı ahdimize vefayı nasip eyle
Allah’ım. Bizleri sözünde durmayan, emanete ihanet eden, onurunu yitiren, münafık
kullarından eyleme Allah’ım.
Ya Rabbî! Bizleri, Müslüman olarak yarattığın gibi, Müslüman olarak kalmayı,
Müslüman’ca yaşamayı ve Müslüman olarak ölmeyi bizlere ve nesillerimize
nasip eyle Allah’ım.
Bizleri, “Bana Rabbim yeter” deyip darlıkta da bollukta da sana layıkıyla
şükreden kullarından eyle. Kitabında anlattığın gibi, gemiye bindiklerinde, fırtına
çıktığında, dalgalarla boğuşurken sana sığınıp sana yalvaran, dalgalar durulup gemi
sağ salim karaya oturduğunda verdiği sözleri unutanlardan eyleme. Bizleri razı
olduğun ihlaslı kullarından eyle. Samimiyet sınavından yüzümüzün akıyla
geçebilmeyi nasip eyle. Batıla değil Hakk’a, kesrete değil, vahdete çevir
yüzümüzü. Kalplerimizi kirlerinden arındır, kalbimizdeki hastalıklarımıza deva buyur,
bizi yalnız Sana kul eyle Allah’ım.
Ya Rabbi! Dünyanın her neresinde olursa olsun (Mynmar Arakan, Filistin Gazze,
Irak Bağdat, Musul Kerkük, Mısır Kahire, Suriye Şam Halep) ezilen, üzülen,
horlanan, işkence gören, açlık, kıtlık ve sefalet çeken mazlumlara, biçarelere
imdat eyle, himmetini, yardımını üzerlerinden esirgeme Allah’ım. Bizlere de
kardeşlerimizin halini anlayabilmeyi nasip eyle! Onların derdiyle hemhal olmayı,
maddi ve manevi her türlü desteğimizi Senin rızandan başka karşılık beklemeksizin
kardeşlerimize sunmayı nasip eyle.
Bizleri nimetlerine şükreden, takdirine rıza gösteren, belâ ve musibetlere
sabreden, korktuklarından emin, umduklarına nâil olan bahtiyar kullarından eyle
Allah’ım.
Ey kederleri gideren, gamları açan! Ey mazlumun duâsını kabul eden Allah’ım!
Bu mübarek Arefe gününü Senin rızan için sevgi ve muhabbet içinde
geçirmeyi ve ihya etmeyi, bizleri huzur içerisinde bayrama kavuşmayı ve rızana
uygun kurban kesmeyi nasip eyle!
“Rabbimiz! Bize dünyada iyilik ver, âhirette de iyilik ver ve bizi cehennem
azabından koru!” (Bakara, 2/201)

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?